Ayşe Tükrükçü’yü ilk bu projeyle tanıdık. Bu güzel proje ve gerçekten onlarca gönüllü sokaklarda kazan kazan çorba pişirip evsizlere ikram ediyorlardı. Çorbada biraz da olsa tuzu olan insanlar, onlar da dünyanın en şanslı insanıydı zaten.
İnsanın ismini okuyunca bile gözleri doluyor. Gözleri doluyor dolmasına ama yüreği de umutla doluyor...
Hayata Sarıl Derneği’nin hayata geçireceği bu proje ile parası karşılığı yemek yiyenler, ödediği paralarla sokaklardaki onlarca hatta yüzlerce kimsesiz insanın karnının doymasına vesile olacak! Olabilir mi bundan daha güzel bir şey?
Ayşe Hanım’ı anlatan çok kısa bir yazıyı sizinle paylaşmak istiyoruz: “Kolay bir yaşamı olmamış Ayşe Tükrükçü'nün... Aile içi şiddet, taciz, genelev, evlilik, sokakta kalma, hastanelerin acil servislerinde yatma, hasta bakıcılık, bulaşıkçılık derken Şefkat-Der gönüllüsü olmuş Ayşe Hanım. Ardından da 2014 yılından bugüne gelen, sokakta yaşayanlara geceleri çorba ikram eden “Çorbada Tuzun Olsun” adlı projeyi başlatmış. Bu projeyle pek çok karın doyurmuş, kimilerini bayağı zor durumlardan kurtarmış, ödüller almış, pek çok kişiye de birilerine yardım etme mutluluğunu yaşatmış.”
Geçtiğimiz sene “Geri Verme” temasında yapılan etkinliklerde Ayşe Hanım bol bol konuştu. Konuşmasının özeti ve nokta atışı ise dünyaca ünlü şeflere sorduğu şu sorusu oldu -ki her şeyi özetliyor-. “Evsizlere yemek verecek, onları ve genelevden çıkmak isteyenleri çalıştıracak bir lokanta açacağım. Var mısınız desteğe?"
Konuşmalarından ve bu girişimden oldukça etkilenen Grundig, Ayşe Hanım’a desteği kabul etti ve kolları sıvadı. Darısı her markanın hatta hepimizin başına diyelim...
Kaynak: blog.kia