Enstitü bu araştırmaları 2008 yılından beri yapıyor, 8 yıl içerisinde Türkiye 132. sıradan 145. sıraya kadar geriledi.
Bu sıralama, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum, sınır güvenliği, ülkede faaliyet gösteren terör örgütleri, memur ve polislerin can güvenliği, bireysel silahlanma, ağır silah taşıma gibi kriterler göz önüne alınarak yapılıyor. 2016 yılı için açıklanan huzur endeksinde birinci sırada İzlanda yer alırken 2008'de 99. sırada bulunan Suriye ise şu anda listenin dibinde yer alıyor.
Son 3 senede yaşanan olayları bir göz önüne getirecek olursak listenin bu kadar altında yer almamız pek de şaşırtıcı değil. 11 Mayıs 2013 tarihinde El Nusra örgütü Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bombalı saldırı düzenledi, Reyhanlı katliamında 53 vatandaşımız hayatını kaybetti. 28 Mayıs 2013 tarihinde başlayan ve Haziran boyunca süren Gezi Eylemleri sırasında milyonlarca insan hükümeti protesto etmek amacıyla sokaklara döküldü, bu olaylar neticesinde 11 vatandaşımız canını kaybetti. Bu olaylardan tam 1 sene sonra 13 Mayıs 2014 tarihinde ülke tarihinin belki de en acı olaylarından biri yaşandı, Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında 301 madenci hayatını kaybetti. 5 Haziran 2015 tarihinde HDP’nin Diyarbakır mitinginde yapılan bombalı saldırı sonucu 5 kişi hayatını kaybetti 400 kişi yaralandı. 20 Temmuz 2015 tarihinde Şanlıurfa’nın Suruç İlçesinde düzenlenen canlı bomba saldırısında 34 genç hayatını kaybetti. 10 Ekim 2015 tarihinde Barış Mitingi için Ankara’da toplanmaya başlayan topluluğa bombalı saldırı düzenlendi saldırıda 97 vatandaşımız hayatını kaybetti. 12 Ocak 2016 tarihinde İstanbul Sultanahmet’te düzenlenen canlı bomba saldırısında 13 kişi hayatını kaybetti. 17 Şubat 2016 tarihinde yine Ankara’da düzenlenen canlı bomba saldırısında 29 vatandaşımız hayatını kaybetti. Bu saldırının üzerinden çok geçmeden 13 Mart 2016 tarihinde yine Ankara Güvenpark’ta canlı bomba saldırısı düzenlendi ve 38 vatandaşımız hayatını kaybetti. 19 Mart 2016 tarihinde ise İstanbul Taksim’de bir canlı bomba saldırısı daha oldu. Saldırı sonucu; 3'ü Amerikan-İsrail vatandaşı, 1'i İran vatandaşı ve 1'i saldırgan olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti, 36 kişi yaralandı. Son olarak 7 Haziran 2016 tarihinde İstanbul Vezneciler’de bombalı saldırı düzenlendi ve 11 kişi hayatını kaybetti.
Vision of Humanity komitesinin araştırmasında notlarımızın en düşük olduğu alanlar komşu ülkelerle ilişki, can güvenliği, suç oranının yükselmesi ve terörizm etkisi olarak görülüyor.
Listenin en altında Suriye, Güney Sudan ve Irak yer alıyor.
Suriye uzun süredir devam eden iç savaş dolayısıyla dünyanın en huzursuz ülkesi konumunda. Oysa bundan 8 sene önce durum bu kadar kötü değildi. Hatta o dönemde yine Vision of Humanity’nin araştırmasında Suryie 99. Sırada yer alırken Türkiye 132. Sırada yer alıyordu. Arap Baharı ile başlayan süreçte kısa bir süre sonra muhalif grupların silahlanması ve iç savaşın başlaması, El Nusra, ÖSO gibi grupların silahlandırılması, IŞİD’in ortaya çıkması gibi olaylar neticesinde Suriye listenin dibine kadar geriledi.
Aynı listede bir zamanlar Türkiye'nin üzerindeki Suriye ile Türkiye’yi karşılaştırdığımızda, işsizlik oranının bizden %91.8 daha fazla olduğunu, yaşam süresinin ise ortalama 5 yıl daha az olduğunu görüyoruz. Yani Suriye’de doğmuş olsaydınız ortalama bir Türkiye vatandaşından 5 yıl daha az yaşamanız olasıydı.
Araştırmaya göre Güney Sudan, huzur endeksine göre 162. sırada. Güney Sudan, uzun süren Sudan İç Savaşı sonunda 9 Temmuz 2011'de bağımsızlığını ilan etti. Güney Sudan, bağımsız olmasından hemen sonra birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Ekonomisi neredeyse tamamen petrol sektörüne bağlı ülkede fakirlik hüküm sürüyor. Ülkenin büyük kısmında alt yapı eksikliği var. Vision of Humanity’nin huzur endeksine göre en altlarda yer almasının sebebi ise cinayet oranlarının yüksekliği, suç oranının artması, politik terör ve evsiz insanların çokluğu.
Eğer Türkiye’de değil Güney Sudan’da yaşasaydık AIDS/HIV virüsü kapma ihtimalimiz 27 kat daha fazla olacaktı, bebeklik döneminde ölme ihtimalimiz 3,2 kat; cinayete kurban gitme olasılığımız ise 3,3 kat daha fazla olacaktı.
Listenin 161. sırasında ise Irak yer alıyor. 2003 yılında tüm dünyanın gözü önünde Amerika Birleşik Devletleri tarafından işgal edilen Irak, o günden bugüne durulmadı. Amerika Birleşik Devletleri ülkeden çekilmeye başlasa da arkasında büyük bir yıkım ve parçalanmış bir ülke bıraktı. Bütün bunların yanı sıra Irak birçok terör örgütünün de hala faaliyet gösterdiği bir ülke. Huzur endeksinin sonunda yer almasının sebeplerinden bazıları ise, cinayet oranının yüksekliği, terörizmin ülke üzerindeki etkisi, silaha erişimin kolaylığı, can güvenliğinin düşüklüğü, memur ve polislerin can güvenliklerinin sağlanamaması.
Türkiye’de değil Irak’ta doğsaydık işsiz kalma olasılığımız %72,04 daha fazlaydı. Bebeklik döneminde ölme olasılığımız %75,13 daha yüksek bir ihtimaldi. Yaklaşık 2 yıl daha az yaşayacaktık ve cinayet dolayısıyla ölme olasılığımız %86,05 daha fazla olacaktı.
Huzur İzlanda
Listenin tepesinde ise İzlanda yer alıyor. İzlanda 2008 yılından beri yapılan Vision of Humanity huzur endeksinde birinciliği hiç kimseye kaptırmamış. Avrupa’nın epey açıklarında küçük bir ada ülkesi olan İzlanda’nın nüfusu 320 bin civarında. Birinci sırada yer alıyor ve uzun süredir bu payeyi kimseye vermiyor çünkü İzlanda’da sosyal güvenlik en üst düzeyde, memurların ve polislerin ölüm oranı düşük. Ayrıca cinayet oranı en düşük ülkelerden birisi, komşu ülkelerle arası iyi ve askeri harcamaları en düşük ülke.
Türkiye’yi İzlanda’yı karşılaştırdığımıza karşımıza çıkan tablo ise şöyle: 8 yıl daha fazla yaşayacaktık, şimdi kazandığımızdan 3 kat daha fazla para kazanacaktık ve %7.57 oranında daha fazla boş zamanımız olacaktı. Bebeklik çağında ölme ihtimalimiz %85,3; cinayet dolayısıyla ölme ihtimalimiz %93,02 daha az olacaktı.
Dünya huzur endeksine göre en huzurlu ikinci ülke ise Danimarka. İskandinav ülkesi olan Danimarka, diğer İskandinav ülkelerini de geride bırakarak ikinciliği kapıyor. Askeri harcamaları en düşük ülkelerden birisi olan Danimarka, suç oranının ve şiddet suçlarının da en düşük olduğu ülkelerden birisi. Aynı zamanda silahlara erişimin de en düşük düzeyde olduğu bir ülke.
Eğer Türkiye'de değil Danimarka'da doğsaydık ortalama 6 yıl daha fazla yaşayacaktık. Bunun haricinde işsiz olma ihtimalimiz %35,48 daha az olacaktı ve kazandığımızdan 2,5 kat daha fazlasını kazanacaktık. Buna rağmen %29,84 oranında daha fazla boş zamanımız olacaktı. Danimarka’da bebeklik döneminde ölme olasılığımız %80,87; cinayet dolayısıyla ölme ihtimalimiz %83,72 daha az olacaktı.
Listenin üçüncü sırasında ise Avusturya yer alıyor. Avrupa’nın göbeğinde yer alan Avusturya, askeri harcamaları en düşük ülkelerden birisi. Silaha erişimin de en zor olduğu ülkelerden bir başkası Avusturya’da suç oranı da bir o kadar düşük.
Avusturya ve Türkiye istatistiklerini karşılaştırınca önümüze düşen bazı veriler ise şöyle: Ortalama 7 yıl daha fazla yaşayacaktık. 3 kat daha fazla para kazanacaktık. Bunun yanı sıra %12i8 daha fazla boş zamanımız olacaktı. Bebeklik döneminde ölme olasılığımız %80,59, cinayet nedeniyle ölme olasılığımız ise %83,7 daha az olacaktı.
Kaynaklar: visionofhumanity.org, ifitweremyhome.com