Yazı dizisinde yer alan Robert Kunzig imzalı makalede, son yıllarda katlanan nüfus artışı ve dünya kaynaklarının hızlı, hoyrat tüketimine dikkat çekilerek, bilimin ''insan ve gezegen arasındaki rekabetin''sonuçlarını kestiremediği, cevabın insanoğlunun ''henüz almadığı kararlara, oluşturmadığı fikirlere bağlı'' olduğu vurgulandı.
Makalede öne çıkan bazı bilgi ve değerlendirmeler şöyle:
- Tarihçiler, dünya nüfusunun 14. yüzyıldaki Kara Veba salgınından beri azalmadığını düşünüyor.
- 17. yüzyılda dünyada sadece yarım milyar kadar insan olduğunu tahmin ediliyor. Binlerce yıl boyunca oldukça yavaş yükseldikten sonra, nüfus artışı o dönemde ivme kazanmaya başladı. 1930 yılı civarında nüfus 2 milyarı buldu. O zamandan beri de nüfus artışı akıl almaz bir hızla yükseliyor. Yirminci yüzyıldan önce hiçbir insan, kendi ömrü süresince insan nüfusunun ikiye katlandığına tanık olmamıştı, bugünse üçe katlandığını görmüş olanlar var. BM Nüfus Birimine göre, 2011 sonlarında dünya nüfusu 7 milyara ulaşacak.
YERALTI SUYU AZALIYOR, TOPRAK EROZYONA UĞRUYOR, BUZULLAR ERİYOR
- Nüfusta patlama yavaşlamış olsa da sona ermekten çok uzak. Artık ortalama yaşam süresindeki artışa ek olarak, dünyanın dört bir yanında çocuk sahibi olabilecek yaşta kadınların sayısı (1,8 milyar) öyle yüksek ki, küresel nüfus en az bir 20-30 yıl daha artmaya devam edecek.
- Nüfus artışı hala yılda 80 milyon kişi. Bu düşünüldüğünde, endişelenmemek zor. Şu an dünyamızdaki yeraltı suyu seviyesi alçalıyor, toprak erozyona uğruyor, buzullar eriyor, balık stokları yok oluyor. Her gün neredeyse bir milyar insan aç kalıyor. Bundan 20-30 yıl sonra, çoğu yoksul ülkelerde olmak üzere besleyecek yaklaşık 2 milyar boğaz ortaya çıkacak. Peki nasıl olacak?
''6 KİŞİDEN 1'İ HİNDİSTAN'DA OLACAK''
- BM, dünyanın 2030 yılına kadar nüfusun yenilenme düzeyine ulaşacağını öngörüyor. Kötü haberse 2030 yılına daha 20 yıl var ve o dönemde, tarihte görülmüş en kalabalık ergen nesli çocuk sahibi olacak yaşa gelecek.
Bu nesildeki kadınların her biri sadece 2 çocuk doğursa bile, nüfus kendi ivmesiyle en az çeyrek yüzyıl boyunca artış eğiliminde olacak. Bizi bir felaket mi bekliyor, yoksa o günlere gelindiğinde insanlar insanca, çevrelerini tahrip etmeden yaşıyor olabilecek mi? Kesin olan tek şey var: 6 kişiden 1'i Hindistan'da yaşıyor olacak.
''1 MİLYARDAN FAZLA İNSAN 'ORTA SINIF' OLACAK
- Dünya gayrisafi yurtiçi hasılası, 1980-2009 arasında iki kattan daha çok arttı. Son dönemdeki yükseliş, büyük oranda Çin ve Hindistan'daki ekonomik kalkınmanın bir sonucu ve yükselişi yönlendirmeye de devam edecek. Küresel ekonomik büyüme ve bunun getirdiği daha iyi yaşam standartları, kaynakların rekor düzeyde tüketildiği anlamına geliyor.
- Dünya Bankasının tahminlerine göre, 2030'da gelişmekte olan dünyada bir milyardan fazla insan, ''küresel orta sınıfa'' dahil olacak. 2005 yılında bu oran sadece 400 milyondu. Bu iyi bir şey. Ama bu insanlar, bugünkü Amerikalılarla aynı oranda et yer ve benzinli arabalar kullanırlarsa, gezegen için hiç de iyi olmayacak.
- 2030 yılında ortaya çıkacak yeni orta sınıfın doğmasını engellemek için artık çok geç, ama onların ve bizlerin yiyecek ve enerjiyi nasıl üretip tükettiğimizi değiştirmek için o kadar da değil.