Vakıftan yapılan açıklamada, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) tarafından ilan edilen "15 Ramazan Dünya Yetimler Günü"nün bu yıl 8. kez tüm İslam dünyasında yetim çocuklara yönelik farkındalığın artırılması, yetim üreten savaş, yoksulluk, hastalık ve insan eliyle gerçekleşen diğer afetlerin en aza indirilmesi amacıyla idrak edildiği aktarıldı.
Açıklamada, neredeyse tüm devletlerin kabul ve taahhüt ettiği Çocuk Hakları Bildirgesi'yle ülkelerin, çocukların yaşama ve eğitim ile sağlık hizmetlerinden adil şekilde yararlanma haklarının olduğunu, çocukların din, dil, ırk ve mensubiyet ayrımı gözetmeksizin eşit şartlarda imkanlardan yararlanabileceklerini kabul ettiği kaydedildi.
Savaş, yoksulluk, insan eliyle gerçekleşen afetler, yetersiz beslenme, salgın hastalıklar ve tıbbi yetersizlikler nedeniyle çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimlerini tamamlayamadığı ve haklarının bir bir yok edildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bugün sayıları yüz milyonları aşan yetimlerimiz savunmasız, korumasız ve karamsar bir pencereden dünyanın sisli manzarasını seyretmekte. Henüz geç olmadan, insanlığı Suriye'de kendi devleti tarafından yetim bırakılmış çocuklara şemsiye olmaya, Doğu Türkistanlı çocukların sesini duymaya, Filistin'de öz yurdunda parya olan çocukların yanında olmaya, Arakan'da yıllar yılı vatansızlık ve göçebeliğin karanlığında kaybolan çocukları görmeye velhasıl dünyayı 400 milyon yetime hami olmaya davet ediyoruz. Uluslar üstü sözleşmeler, kanunlar ve kocaman cümlelerle kabul ve taahhüt edilen çocuk hakları konusunda ne yazık ki dünya ödevlerini yapmamıştır. Çocuk hakları konusunda dünya sınıfta kalmıştır."
Açıklamada, "Çocuk Hakları Karnemiz" başlığıyla veriler paylaşılarak, "Dünyadaki yaklaşık 2,5 milyar çocuğun en az 1 milyarı yetim, öksüz yahut sosyal yetimlerden oluşmaktadır. Yani dünya, çocuklarının önemli bir kısmını yetim bırakmıştır." denildi.
Suriye iç savaşının yaklaşık 1 milyon çocuğu yetim bıraktığı aktarılan açıklamada, dünyada yaklaşık 395 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığına dikkati çekildi.
Her yıl yaklaşık 1 milyon kişinin su ve hijyen kaynaklı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiği, her 2 dakikada bir çocuğun da aynı sebeplerden yaşama veda ettiği ifade edilen açıklamada, Suriye'deki iç savaş süresince Avrupa'ya geçiş esnasında 10 bin çocuğun kaybolduğu kaydedildi.
Doğu Türkistan'da ebeveynleri toplama kamplarına atılan çocukların kimlik bilgilerinin değiştirildiği ve Çinli ailelere evlatlık verildikleri belirtilen açıklamada, kreş ve yetimhanelerde Çinli görevlilerin denetimindeki çocukların birçok olumsuzlukla karşılaştıkları ifade edildi.