İlk olarak Yunanistan'da yetiştirilmeye başlayan safran, sağlık sektöründen ziyade birçok farklı alanda kullanılmıştır: Parfümeri, tekstil ve ilaç gibi... Hasat zamanı son derece zordur ve yüksek miktarda emek ister. Hal böyle olunca, bu durum maliyetine de yansır.
Crosus sativus bitkisinden elde edilen safran, karotenoidler bakımından zengindir. Bu içerik sayesinde anti kansorejen etki gösterir. Safran üzerine yapılan çalışmalar; prostat, meme kanseri, akciğer kanseri ve lösemi hücrelerinin büyümesine karşı baskı gerçekleştirerek kanserli hücrelerin büyümesini engeller. İçeriğindeki yüksek antioksidan sayesinde kanserli hücrelerin öldürülmesine olanak sağlar.
Rahim hareketlerini artırarak regl gecikmelerini engeller. Adet döneminde yaşanan semptomları en aza indirir. Böylelikle regl dönemi çok daha sancısız geçer.
Orta şiddetli depresyonda sürecinde faydalı olabileceği söylenmekte ancak bununla ilgili kesin bilgilere ulaşılmamıştır. Araştırmalar bu noktada devam etmektedir. Safran, geleneksel Pers tıbbında anti-depresan olarak kullanılırdı.
İştah kontrolü sağlar. İştahı düzenleyici etkisi sayesinde kilo korunmasına yardımcı olur. Eğer kilo vermeyi deniyorsanız bunun için safran özünden faydalanabilirsiniz. Diyetisyenlerin önerdiği safran özü atıştırma ataklarını yüzde 55 azaltmaktadır.
Hafızayı güçlendirici etkisi vardır. Gerçekleştirilen deneyler sonucunda safranın demans ve alzheimer'a karşı koruma sağlar. Yapılan klinik çalışmasında orta dereceli alzheimer hastalarında kullanılmış ve bir alzheimer ilacı kadar etkili olduğu gözlenmiştir.
Düzenli kullanımında afrodizyak etkisi gösterir.