ESKİŞEHİR (İHA) - 199.37 IQ ile dünyanın en üstün zekalı kadını unvanını taşıyan Dağıstan Devlet Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Nadia Camukova, Eskişehir'de konferans verdi. Camukova, 1.5 yaşında kitap okumaya, 3.5 yaşında ilkokula başladığını söyledi.
7 dil bilen Camukova, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen "Dünya Bilim Kurgusu ve Türkiye" konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Konferansında Türkçe konuşan, Eskişehir'i görmek, Eskişehirliler'i tanımak ve kendisini daha zenginleştirmek için geldiğini anlatan Profesör Nadia Camukova, "Eğitim, insanların alabileceği bilgiyi vermek, aldıkları bilgiyi kullanabilmektir. Okuma-yazmayı öğrenmek eğitim değildir. Onlar eğitimin ilk aşamasıdır. Eğitimin kötüsü olamaz. Türkiye de eğitimdeki eksikliklerini tamamlar" dedi.
Camukova, hafızasında 3 bin kitap olduğu şeklindeki soruyu ise, "Ben okuduğum kitapları saymadım. Bir zamanlar günde bir kitap okurdum. Buradaki arkadaşlar, matematik hesapları iyi olsa gerek, çarpmış, çıkartmışlar. 1.5 yaşında kitap okumaya başlamışım, 3.5 yaşında ilkokula gitmişim, kitap okumaya o dönemde başladığımı sanıyorum" diye konuştu.
Genç nesillerin temiz, arındırılmış bir şekilde yetiştirilmeleri gerektiğini kaydeden Nadia Camukova, "Genç nesillerin önlerinde yapacakları çok şey var. Gelecek onlara ait, geleceğin sorumluları onlar. Hazır olmalarını istiyorum" şeklinde konuştu.
Prof. Camukova, günümüzde insanların planlarını beş yüz-bin yıllık yapmak zorunda olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
"Eğitim daha ağır şekilde kendini tanıtmalı, dünyamızda ve geleceğimizde yer almalıdır. Bizim bir geçmişimiz, tarihimiz var. Her insanın olduğu gibi. Ama bizim ki, (dünyanın doğusu) daha derin, ağır bir tarihtir. Daha zor şartları kaldırarak ayakta kalmamızı sağlamış olan bir tarihtir. Geçmiş, omuzlarımızın arkasında bıraktığımız, dönüp baktığımız zaman görebileceğimiz ve şu anda biliyor olduğumuz bir şeydir. Atalarımızın bize bıraktığı hepimiz bir mirasız. Atalarımızın miraslarından gelen ruhları 'Beni nasıl temsil ettin?' dediği zaman yüzümüz kızarmayacak, bizden sonra gelecek nesillerin 'Bana ne bıraktın?' diye sorduğunda ruhumuz kaçacak yer aramayacak bir şekilde hayatımızı devam ettirmek zorundayız. Bu, şu anın sorumluları biziz demek oluyor. Hepimizin sorumluluk taşıması, bu anlayış içinde olması gerekiyor."
Dünyada en yüksek nokta olarak siyasetin görüldüğünü vurgulayan Nadia Camukova, "Halbuki şöyle bir baktığımız zaman, her konuda en yüksek olan noktalar vardır. En yüksek nokta, bana kalırsa eğitimdir. En yüksek nokta, sanatçıya kaldığı zaman bir sanattır. En yüksek nokta kültürle uğraşan bir insana kaldığı zaman kesinlikle kültürdür. Bunlar hepsi bana göre birer çarktır. Bu çarklar birbirlerine bağlıdır, bu çarklar birbirinin desteğiyle dönmektedir. Ancak, bu çarkların hepsinin desteğiyle dönen bir çark vardır. O, siyaset çarkıdır. 'Siyaset çarkı niye dönüyor ki?' Bu kadar çark kendi içlerinde dönüp, kendi güçlerini harcayarak siyaset çarkını döndürmek zorunda mı? Evet zorunda. Çünkü, siyaset çarkının yanı sıra siyaset çarkı başka bir çarkı döndürüyor. O çark, strateji çarkı. Bütün siyasetler bunu döndürüyor. Bütün siyasetler hiç farkında olmadan, düşünmeden kendi düşüncelerine kapılarak, bu tarafını düşünmeden dünya çarkını döndürüyor" dedi.
Camukova'nın konferansını, Vali Yardımcısı Dağıstan Kılıçarslan, Tepebaşı Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Ekrem Toklucu, çok sayıda yetkili ve vatandaş takip etti.