Bu fotoğraf savaşın geldiği boyutu ortaya koyuyor. İsrail'in Filistinlileri canlı kalkan olarak kullandığına dair bir haber de bugün Anadolu Ajansı'na düştü.
İsrail'in gözaltına aldığı Gazzeli Samir en-Neccar, Huzaa beldesine düzenlenen saldırılar sırasında zorla canlı kalkan olarak kullanıldığını söyledi. Canlı kalkan olmya zorlandığı ve Gazze'nin güneyine yakın İsrail askeri kampında geçirdiği 9 günün ayrıntılarını paylaşan 23 yaşındaki Neccar, Gazze'nin Han Yunus kentine bağlı Huzaa beldesindeki evine düzenlenen baskın sırasında gözaltına alındığını belirtti. İsrail askerlerinin daha sonra el ve ayaklarını bağlayarak kendisini tanklardan birinin üstüne oturttuğunu, başına da poşet geçirdiklerini ifade eden Neccar, yüzü kapatılmadan önce 4 kişinin daha çevredeki tankların üzerine oturtulmuş olduğunu farkettiğini söyledi.
"Tankın üzerine konulduktan birkaç dakika sonra hareket etmeye başladım. Müthiş bir korku duyuyordum. Her taraftan silah sesleri geliyordu. İsrail askerleri ise tankın içindeydi. Direnişçilerin silahıyla vurulabilirdim" diyerek yaşadığı koku dolu anları anlatan Neccar, "kendisinin ve canlı kalkan olarak kullanılan diğer Filistinlilerin beldeye batı tarafından ilerleyen tankların üzerinde 4 saat yardım çığlıkları attıklarını" ifade etti. Patlama ve bomba seslerinin durmadığı 4 saatin ardından tankların bir bölgede konuşlandığını kaydeden Neccar, "Filistinli silahlı grupların tuzaklarından korkan askerlerinin çevredeki evleri kontrol etmek için silah tehdidi altında kendisini öne geçirip arkadan yürüdüklerini" belirtti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze'deki Filistinlilerin Hamas ve direniş örgütleri tarafından canlı kalkan olarak kullanıldığı yönündeki açıklamalarına da değinen Neccar, "Asıl İsrail askerleri bizi canlı kalkan olarak kullandı. Hiçbir zaman unutamayacağım korkunç ve acı bir tecrübeydi" diye konuştu.
RAMAZAN AYINDA 3 GÜN YEMEK VERMEDİLER
Çektiği eziyetlerin bununla kalmadığını, diğer Filistinlilerle sınıra kadar 3 kilometre yol yürütüldükten sonra otobüslere bindirilerek sorgu merkezine götürüldüğünü ve orada sözlü, maddi ve psikolojik işkencelere maruz kaldığını söyleyen Neccar şunları kaydetti: "Tutuklu kaldığım süre boyunca sorgulandım ve şiddetli dayağa maruz kaldım. Ramazan ayındaydık, 3 gün yemek getirmediler. Direnişle ilgili sorular sordular. Hiçbir alakam olmadığını anlayınca serbest bıraktılar. Ne var ki kardeşim hala ellerinde." Serbest bırakıldıktan sonra İsrail kontrolünde olduğu için evine dönemediğini bir arkadaşının evine gittiğini belirten Neccar, ailesinin akrabaları ile sığınma merkezlerine dağıldığını söyledi. İsrail askerleri geçen hafta Han Yunus kentine yüzlerce hava saldırısı düzenlemiş, özellikle Huzaa beldesine tanklarla da karadan saldırı gerçekleştirilmişti. Saldırıların ardından Han Yunus kentindeki Huzaa beldesinden geriye, yıkılmış evler, camiler ve enkaz yığınları kaldı.