'Düşünceye Özgürlük' gözleniyor

BERLİN (İHA) - PEN Yazarlar Derneği'nin yan kolu olarak kurulan Hapisteki Yazarlar Komitesi (Writers in Prison Comitee), bugün 32 yaşına giriyor. 11 Eylül'den sonra yazar ve gazetecilere baskıların arttığını kaydeden komite, şiddet propagandası ya da ırkçılık yapanlara destek vermiyor.

Yazar ve gazetecileri kovuşturan ülkelerin listesi ise oldukça uzun. Muhalif yazar ve gazeteciler, hapis cezaları, işkence veya mahkemelerle susturulmaya çalışılıyor. 11 Eylül'den bu yana 15 yazar öldürüldü ve birçok ülkede sansür de olağanüstü arttı.
Bu artışın daha çok Afrika'da olduğunu söyleyen komitenin Almanya'daki temsilcisi Karin Clark, karşılaştıkları baskıların kısa gözaltılar, yargılama tehditleri şeklinde gerçekleştiğini anlatıyor ve "Bu yöntemler, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu birçok ülkede kullanılıyor. Ayrıca Güney Amerika'da da vakalar arttı. Bu bölgede ayrıca ilginç bir gelişme de birçok meslektaşımızı, internette yazdıklarından dolayı davalar ve hapis cezalarının bekliyor olması" diyor.

Reklam
Reklam

YAZARLAR KORUNMAYA ÇALIŞILIYOR Tehdit altındaki yazarlar, derneğin onur üyesi yapılarak korunmaya çalışılıyor. Clark, bu yöntemle yetkili makamlara, tutuklunun unutulmadığı ve sorumluların attıkları adımların da hala izlenmekte olduğu mesajı verilebildiğini söylüyor. Zaman zaman tutuklu olan yazarlara ulaşmakta zorluk çektiklerini belirten Clark, hapisteki her yazara bir şekilde ulaşmaya çalıştıklarını ve mektup yazdıklarını ifade ediyor.

Örgütün, tutuklu yazarların ailelerine yardımcı olmaya çalıştığını, resmi makamlara da ulaşmaya çalışarak çağrıda bulunduklarını belirten Clark, baskı karşısında nasıl mücadele ettiklerini şöyle anlatıyor:

"Bir olanak da 'rapid action', yani yıldırım eylemi adı verilen, kovuşturmayı yapan ülkenin yöneticilerine, ülkesine göre, ya bu durumu protesto etmek ya da çağrıda bulunmak. Bu kişilerle nasıl konuşulabileceğine ve hangi tavrın daha iyi anlaşılacağına bağlı."

Yine bir başka yöntem de duruşmalara gayrı resmi bir gözlemci göndermek. Hakimlerin, salonda bulunanlar arasında her şeyi izleyip, yurtdışında rapor verecek birinin bulunduğunu bilmeleri durumunda, genellikle duruşma daha farklı oluyor.

Reklam
Reklam