Partisinin genel merkezinde bir basın toplantısı düzenleyen DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Sağlam, Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda altın madalya kazanan Süreyya Ayhan'ı kutlayarak, "Süreyya Ayhan'ı siyaset yapanlar ve buna soyunanların örnek almasını istiyorum. Kızımızla gurur duyuyoruz" diye konuştu.
Türk ekonomisinin daralan bir ekonomi haline geldiğine, Gayri Safi Milli Hasıla'nın da yüzde 25 küçüldüğüne işaret eden Sağlam, ülkeyi bu duruma üçlü koalisyon hükümetinin getirdiğini ileri sürdü. Sağlam, "Sayın Ecevit, siyasi meşruiyetini yitirdiğini bile bile kör topal ülkeyi götürmeye devam ediyor" dedi. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin AB'ye uyum yasalarını destekleyen 6 siyasi partinin PKK'nın yanında yer aldığına ilişkin açıklamasına tepki gösteren Sağlam, Bahçeli'nin suçladığı 6 partinin ikisiyle hükümette yer aldığını belirterek, "Böyle bir çelişki, 'söylediğini bilmemekle' tanımlanabilir. Bu, Cumhuriyet tarihinin en büyük gafıdır. Bunun mantığı ve izahı yoktur" ifadelerini kullandı.
Ülkenin mevcut siyasi bölünmüşlüğün toparlanmaya ihtiyacı olduğunu, yeni ve eski "batıkçılara" ihtiyaç olmadığını savunan Sağlam, bu bölünmüşlüğü de milletin giderebileceğini kaydetti. Sağlam, siyasette inançların, milli değerlerin ve uygarlık hedeflerinin istismar edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Gazetecilerin, Kemal Derviş'in milletvekili olması için bir problem olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine Sağlam, "Bence aday olabilir, ama bunu Yüksek Seçim Kurulu (YSK) bilebilir. Bildiğim kadarıyla milletvekili adaylığında hukuki bir sakınca yok" karşılığını verdi.
Sağlam, "YTP'yi nasıl değerlendiriyorsunuz?" yönündeki bir soruya, "Bunlar şimdi kurtarıcı gibi tekrar çıkıyorlar. Kullanılmış arabalar Türk toplumuna yeni arabalar olarak lanse edilmeye çalışılıyor. Bence bunlar yanlış, bu arkadaşlarımız Türkiye'nin bu hale gelmesinde sorumluluk almış insanlardır. Ne kadar başarılı olmuşlar ki şimdiden sonra Türkiye'ye kurtarıcı olacaklar" şeklinde yanıt verdi. Sağlam, bir başka soru üzerine şunları söyledi:
"Türkiye'de bölünmüş olan siyasetin bütünleşmesi için birtakım çabalar olursa, DYP olarak biz bu çabalara destek veririz dedim. Bunun için ANAP ve diğer siyasi partilerle görüşmedeki temel maksat, üstte bir birleşme, bütünleşme, ittifak değil, halkın ittifakına götürücü, yani tercih sistemi ve iki turlu seçim gibi teklifleri görüşmek üzere bir araya gelmelidir. Bunlar halka hizmet yarışı bakımından siyasi partilerin birleştirilmesinin yollarıdır. ANAP ve DSP, seçim yapılmamasından yanaydı ama seçim istiyormuş gibi göründüler. Biz seçim istediğimizi yüzlerce defa söyledik. Burada seçimi engelleyici birtakım ittifakları yahut yüzde 10 barajı aşamayacak birtakım partileri, kanuna karşı hile yapmak suretiyle Meclis'e sokmanın yollarıdır kastettiğimiz, bunlara karşıyız. Halkın bütünleşmesine bir itirazımız yok."