İSTANBUL (İHA) - Siyasi strateji uzmanı Erhan Göksel, Başbakan Bülent Ecevit'in 41 DSP'liyi gözden çıkardığını öne sürerek, Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ı görevden uzaklaştırma hareketinin, Başbakan Yardımcısı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin suskunluğunu bozmasına sebep olduğunu belirtti. Göksel, erken seçimin, 'AB'ye hayır' diyenlerle 'evet' diyenlerin hesaplaşması olacağını savundu.
Ankara'daki son siyasi gelişmeleri İHA'ya değerlendiren Erhan Göksel, "Ecevitler bir kaç hafta önce düğmeye bastıklarında, 3-5 kişinin ayrılacağını zannettiler. Ancak, 'evdeki hesap çarşıya uymadı' görüntüsü var. Bugün ise Başbakan Bülent Ecevit, 41 DSP'liyi gözden çıkardı" dedi.
10 yıl önce Meclis'e 7 milletvekiliyle giren Ecevit'in, partisini kolay kolay bırakmaya niyeti olmadığını ileri süren Göksel, "Herşey, Devlet Bahçeli'nin pazar günü çıkışı ile su yüzüne çıktı. DSP'de başlatılan Özkan'ı görevden uzaklaştırma hareketi, Sayın Bahçeli'nin suskunluğunu bozmasına neden oldu. Oysa, hükümetin 3 yıldır iktidarda kalmasının bir numaralı faktörü Hüsamettin Özkan'dı" diye konuştu.
"Özkan'ın hükümetten gidişi, MHP'siz bir hükümet formülünü ağırlıklı olarak gündeme getirecekti" diyen Göksel, şöyle devam etti: "Bahçeli bunun önünü kesmiştir. Bugün MHP, kapılarını açsa ve uğraşsa, milletvekili sayısını 130'un üzerine çıkarır. Öte yandan, DSP'deki duruma rağmen Türkiye seçime bu hükümetle gidebilir" dedi.
AB VE SEÇİM Avrupa Birliği'nin bu durumda, seçimden sonraki hükümete süre vereceğini anlatan siyaset stratejisti Erhan Göksel, "Erken seçim, AB'ye hayır diyenlerle evet diyenlerin seçimi olacaktır. Meclis, AB için değil, ancak seçim nedeniyle toplanabilir. AB konusunda müzakerelerin aksamasına yol açacaktır. Öte yandan, seçim yasalarının çıkması çok güç. Bu nedenle mevcut seçim sistemi ile sandığa gidilecek" diye konuştu.
PARTİLERİN GENEL DURUMU Erhan Göksel'in, hükümet ortağı MHP'nin, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin son açıklamalarıyla seçim barajı altında kalmaktan kurtulduğunu öne sürerek, "DSP'deki istifaların ardından hiç bir parti lideri, Devlet Bahçeli'yi kayda almadan hareket edemez. Siyasetin ipleri MHP'nin elindedir" görüşünü savundu. MHP yönetiminin, son açıklamayla, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in seçimle ilgili taleplerini doğrular nitelikte girişimde bulunduğunu kaydeden Göksel, Kemal Derviş'in bu noktada hiçbir yere hareket etmeme ihtimalinin kuvvetli olduğunu bildirdi.
AK Parti'nin hazırlıksız yakalandığını ileri süren Göksel, "Teşkilatlanma çalışmaları devam ederken Recep Tayyip Erdoğan'ın hukuki durumu belirsizliğini koruyor. Bu da partinin oylarını yarı yarıya etkiler" dedi. Göksel, Saadet Partisi'nin ise etkin muhalefet yapması gerektiğini vurguladı.
ANAP yönetiminin ise, kongre sürecinin önünü kesmek için, seçimin eylülde yapılması için bastıracağını öne süren Göksel, DYP yönetiminin ise özellikle belli fikirler çevresinde hareket ettiğini, şu dakikada bile MHP Genel Başkanı'nın blöf yapıp yapmadığının tartıştığını vurgulayarak, "Büyük bir partinin bu gibi tartışmaları aşması gerekir" dedi.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in tavrının çok önemli olduğunu ifade eden Göksel, "Ecevit'in, Hüsamettin Özkan'dan boşalan yeri verme ihtimali var. Ancak Sayın Cem'in Sayın Özkan'la görüşmesi de solda yeni bir oluşumun etkili olup olmayacağını tayin edecektir" diye konuştu.