İzmir Ödemiş'ten bağımsız milletvekili adayı Opr. Dr. Mehmet Bayındır, adaylığını açıklarkenki sıra dışı tercihleriyle ilgi odağı oldu. Ulus Meydanına beyaz at üstünde, efelerle çıkan Bayındır, 2007'de bağımsız milletvekili adayı olduğunu hatırlatıp "O zaman bunun provasını yaptık. O zamanki şartlarda sevgili hemşehrilerimiz bize oldukça büyük destek verdiler" dedi ve TBMM'ye gitme kararı aldığını açıkladı. Seçmenden destek isterken Bayındır "Milletvekili seçimi için tanımadığı, bilmediği ve sonra ulaşamayacağı adaylar yerine kendi bölgesinden tanıdığı ve bildiği, seçilince kolay ulaşabileceği adaya oy vermesinin daha akıllıca bir iş olacaktır" dedi.
14 Mayıs'ta yapılması planlanan genel seçimler öncesinde, Ödemiş'te siyasetin renkli isimlerinden olan Opr. Dr. Mehmet Bayındır bağımsız milletvekili adaylığını, Ulus Meydanı'nda sıra dışı bir şekilde açıkladı. Beyaz bir at sırtında, efelerle alana çıkan Bayındır, 'Efeler meclise', 'Siyaset hasta, çare ameliyat' sloganlarıyla karşılandı. İzmir 2. Bölge'den bağımsız milletvekili adaylığını duyuran Ödemişli Bayındır, deprem felaketi nedeniyle üzüntüsünü dile getirip, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.
Bayındır, adaylığını normalde zeybek oynayarak 1.5 ay önce açıklamayı planladığını ancak Türkiye'nin içinden geçtiği zor günler nedeniyle ertelemek durumunda kaldığını söyledi. İstiklal Marşı'nın 10 kıtasını okuyarak açıklamasına devam eden Bayındır şöyle konuştu:
"Sevgili hemşerilerimiz, ülkemiz çok büyük sıkıntılar içerisinde. Bunun için herkes yakından ilgilenmek durumunda. Gücünü halkımızdan alan meclisimizi güçlendirmek zorundayız. Bunun için yıllardır yapmış olduğum ve yapmaya çalıştığım hizmetleri neticesinde, bilgi birikimim ve tecrübelerimle sizlere daha çok hizmet verebilmek amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine gitmeye karar verdim."
Bayındır, 2007'de bağımsız milletvekili adayı olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
"O zaman bunun provasını yaptık. O zamanki şartlarda sevgili hemşerilerimiz bize oldukça büyük destek verdiler. 367 krizi nedeniyle, erken seçime gidilmesine bağlı zaman kısıtlı olmasına rağmen, 23 bin civarında oy almama rağmen seçilemedim. Ancak bu büyük destek, bize moral motivasyon yönünden güç verdi. Sonraki seçimlerde yine çalıştık ve bugünlere geldik. Bugün de yine huzurlarınızda bağımsız milletvekilliği adaylığım için bulunmaktayım."
Bir doktor olarak, 'Türkiye'de siyaset hasta' benzetmesinde bulunan Bayındır, şöyle devam etti:
"Çaresinin ise mutlaka ameliyat olduğunu düşünüyoruz. Böyle bir teşhis koyduk. Bu teşhis sonucu yediğimiz gıdalar onikiparmak bağırsağına geçemiyor, orada bir darlık var. Bunu siyasete çevirirsek, siyasette de şu an tıkanıklıklar var. Bunun nedeni Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu'ndaki eksiklikler. Halkımızın oylarıyla milletvekillerimiz doğrudan seçilemiyor. Halkımız muhtarı kendisi seçiyor, Cumhurbaşkanını doğrudan kendisi seçiyor ama bir türlü milletvekilini, kendisi seçemiyor. Önümüzde konulan adayları seçmek zorunda kalıyoruz. Bunun neticesinde de halkın iradesi meclise tam yansımıyor. Meclise tam yansımadığı içinde halkın sorunları mecliste ele alınıp sonuca kavuşturulamıyor."
Halkın iradesinin tam olarak meclise yansıması için bazı hususlar belirlediğini vurgulayan Bayındır şöyle dedi:
"Bu doğrultuda partilere Hazine yardımının kesilmesini istiyorum. Partilere hazine yardımı kesilmesi gerek ki herkes eşit şartlarda yarışabilsin. Milletin vergileriyle Hazine'de biriken paralar siyasi partilere aktarılıyor ve siyasileştiklerinde hepsi bunu alamadığı için eşitsizlik oluyor. Ayrıca siyasetin parasız olması gerekir. Şu anda parası olan siyaset yapabiliyor. Parası olmayan liyakat sahibi kişiler siyasete giremiyor. Bunun bir örneğini teşkil etmek üzere yola çıktım."
Türkiye'de siyasi partilerin demokrasinin vazgeçilmez unsuru olduğunu vurgulayan Bayındır, "Demokrasinin vazgeçilmezi olan siyasi partilerimiz önce kendi içerisinde demokrat olması gerekiyor. Fakat, günümüzde bunu bir türlü gerçekleştiremedik. Bu yapabilmek içinde yine halka açık bir seçim sistemi ve Siyasi Partiler Kanunu gerekiyor. Burada ayrıca temayüller yapılıyor. Temayül yerine zorunlu ön seçim ve tercihli oy verme yöntemi gelmesi gerekiyor. Bunun için bizim şu an yaptığımız hareket bunların gerçekleşmesi için bir altyapı oluşturacak. Şayet bağımsız olarak seçildiğimiz takdirde mecliste diyeceğiz ki 'Bakınız vatandaşımız partisini seviyor. Partisine oy veriyor ama partisinin içerisinde de kedi istediği kişileri yönetici, milletvekili ve belediye başkanı yapmak istiyor.' İşte bu aslında bütün Türkiye'de herkesin kabul ettiği ortak bir arzudur. Bu yıllardır konuşuluyor hatta parti tüzüklerine giriyor ama bunlar uygulamaya konmuyor. Bunu kanunlarla düzenlenmesi gerekiyor. Halkımızın huzurunda bunu tartışmaya açacağız" diye konuştu.
Seçim Kanunu değişir tercihli oy verme sistemi gelirse parti teşkilatlarının güçleneceğini de savunan Bayındır, "Güçlü partiler sonucunda güçlü vekiller ve başkanlar göreve gelecek. Yine güçlü vekiller sayesinde güçlü Türkiye Büyük Millet Meclisi olacak. Güçlü Türkiye Büyük Millet Meclisi demek güçlü muhalefet ve güçlü iktidar demektir. Sonuçta Türkiye kazanıyor, güçlü Türkiye oluyor. Onun için inşallah bu seçimde hep beraber Mehmet Bayındır'ı bağımsız olarak Meclise göndermek durumundayız" dedi.
Seçimlerde Cumhurbaşkanı için ayrı milletvekili için ayrı oy kullanılacağına dikkati çeken Bayındır, "Bu seçmen için büyük bir fırsat, bunu değerlendirelim. O nedenle, Cumhurbaşkanlığı için herkes kendi partisinin adayına oy versin ama milletvekili seçimi için tanımadığı bilmediği ve sonra ulaşamayacağı adaylar yerine kendi bölgesinden tanıdığı ve bildiği seçilince kolay ulaşabileceği adaya oy vermesi daha akıllıca bir iş olacaktır" diyerek destek istedi.
(DHA)