Ege'deki Kürt kökenli Güneydoğulular: Ayrımcılık kimden gelirse gelsin terördür

Ege Bölgesi'nde bulunan Doğu ve Güneydoğu kökenli vatandaşların kurduğu 45 dernek, ortak açıklamayla terörü kınadı. Bir basın toplantısı düzenleyerek dernekler adına konuşan Ege Bölgesi Ağrı Dernekleri Federasyonu Başkanı Hasan Karadağ, "Kim ayrımcılık yaparsa bölücüdür. Ayrımcılık Kürtler’den de gelse terördür, Türkler’den de gelse terördür." dedi. İzmir'in Karşıyaka ilçesindeki federasyon genel merkezinde yapılan toplantıda şiddet ve terör, Van depremiyle ilgili olarak da bölücülüğü çağrıştıran sosyal medya yorumlarıyla sunucular Müge Anlı ve Duygu Canbaş kınandı.
Şiddet ve savaşın her türlüsünü insanlık suçu olarak değerlendirdiklerini belirten Federasyon Başkanı Karadağ, şunları söyledi: "Şiddet kimden gelirse gelsin sorunun çözümüne katkı sağlamayacak, daha da derinleştirecektir. Her ne kadar bazı toplumsal kesimler, demokratik açılım sürecinde yaşanan dönüşleri ‘Bir yol kazası’ olarak nitelese de bize göre bu dönüşlerin sürdürülmesi umudun ifadesidir. Silahların şartsız olarak bir an evvel susması, müzakere yoluyla ölümlerin durdurulması gerekmektedir. Ölüm kime gelirse gelsin ve kimden gelirse gelsin adı ölümdür ve her türlüsünün yüzü soğuktur. Bu sorunu bizim neslimiz yaşadı, bari çocuklarımız yaşamasın. Her türlü ayrımcılıktan uzak, bu sorunun çözümüne katkıda bulunacak kim varsa görevden kaçmamalıdır. Neyi paylaşamıyoruz? Nedir bu öfke? Birbirimizden ne istiyoruz? Bazı insanların kazancı, şiddetin üzerine kurulmuş. Her dönemde bir senaryo hazırlıyorlar, toplumu karşı karşıya getiriyorlar. Türk-Kürt dediler, Alevi-Sünni dediler, laik-antilaik dediler ama bu memleketi parçalayamadılar, parçalayamazlar. Bu vatanı beraber kurduk, bin senedir etle tırnak gibi olduk."
Van depremine yönelik yorumların da içlerini sızlattığını ifade eden Hasan Karadağ, "Kimse boşuna uğraşmasın, bu kargaşa kimseye fayda getirmez. Sonu hüsrandır. Bu güzel vatanımızı kim bölmek isterse, kim ayrımcılık yaparsa bölücüdür. Ayrımcılık Kürtler’den de gelse terördür, Türkler’den de gelse terördür. Sosyal ve görsel medyada hepimizin yüreğini acıtan, boğazımızda hıçkırık olarak düğümlenen Van depremiyle ilgili insanlık dışı yorumları da şiddetle lanetliyoruz." şeklinde konuştu. Bazı televizyon programlarının kendilerini üzdüğünü belirten Karadağ, şunları kaydetti: “Bizi üzen diğer konu ise böyle günlerde toplumu birlik ve beraberliğe sevk edecek mesajlarıyla sakinleştirmesi ve yönlendirmesi gereken, kendisine sözüm ona 'aydın' diyen ama verdikleri mesajlarla ve yaptıkları eylemlerle halklar arasındaki kardeşliği zedelemeye yönelik nifak tohumları ekenler olmasıdır. Acı ve gözyaşı üzerinden ayrımcılık yapmaya çalışmak, en basit tabiriyle aşağılık bir insanlık suçudur. Bazı medya mensupları, Allah'ın takdirine karşı çıkıyor. 'Siz teröre destek verdiniz, Allah da bu belayı sizin başınıza verdi' şeklindeki çirkin ifadelerin, halklar arasındaki kardeşliği zedelemekten, ayrılık tohumlarını büyütmekten başka bir işe yaramayacağı açıktır. Medya mensupları, toplumun aynasıdır. Kin, nefret ve öfke, kimseye bir şey kazandırmaz. Birbirimizi sevelim, sayalım, değer verelim. Gelecek nesillere örnek olalım. Dünyaya örnek olalım. Toplumsal barış için herkes elini taşın altına koymalı. Başta büyük medya kuruluşları ve siyasetçiler olmak üzere, her kesimin söylemleri ve eylemleri bu amaca hizmet etmelidir. Art niyetle, ırka dayalı milliyetçilikle, mezhepçilikle kimse bir şey kazanamaz. Etnik farklılıklar, ülkemizin zenginliğidir.