Emre Ekrem / Mynet Güney Afrika'da ortaya çıkan ve kısa sürede Türkiye dahil birçok ülkeye yayılan koronavirüsün Omicron varyantıyla ilgili çalışmalar ve araştırmalar devam ediyor. İstanbul'da 1, İzmir'de ise 5 olmak üzere 6 kişide görülen vakalar sonrası vatandaşlarda endişe hakim olurken, uzmanlardan da peş peşe açıklamalar gelmeye devam ediyor. Omicron'la ilgili çalışmalar hâlen devam ederken, diğer varyantlara göre en büyük farkın, daha hızlı yayılması olarak görülüyor. Kısa sürede çok sayıda ülkeye yayılan ve vaka artışına neden olan Omicron varyantı, bazı ülkelerde tedbirleri de beraberinde getirdi.
Dün gerçekleştirilen Bilim Kurulu toplantısının ardından da açıklama yapan Bakan Koca, Omicron tedbiri ile ilgili olarak, "Belirlenmiş aşı takvimi üzerinden üç aydan uzun süre geçen vatandaşlarımız hatırlatma dozunu olabilirler." ifadelerini kullanmıştı.
Varyantın ortaya çıktığı ilk günden bu yana açıklamalar peş peşe gelirken, Türkiye'de de vatandaşların aklında birçok soru bulunuyor. Bu soruların başında, aşının ne kadar etkili olduğu ve kısıtlamaların yeniden gündeme gelip gelmeyeceği yer alıyor.
Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Omicron'un diğer varyantlardan farkıyla ilgili şöyle konuştu:
Omicron varyantıyla ilgili olarak bildiğimiz iki temel özellik var. Bir tanesi, daha kolay bulaştığı, daha hızlı yayıldığı. İkincisi ise gerek aşıyla gerek hastalığı geçirerek kazanılan bağışıklıktan bir derece kendini kurtarabilme özelliği. Bu iki özellik aslında Omicron'a diğer varyantlara göre bir avantaj sağlıyor. Bu avantaj nedeniyle Omicron varyantının önümüzdeki süreç içerisinde tüm dünyada hızla yayılacağını ve diğer varyantların yerini alacağını tahmin ediyoruz. Nitekim gelişmeler de bunu destekliyor. Omicron varyantının hızlı bir şekilde dünyanın pek çok ülkesinde görülmeye başlandığını ve vaka sayılarının da hızlı bir şekilde arttığını öğreniyoruz. Bunlar da bu mutasyonal bilgilerimizi, mutasyonlardan elde ettiğimiz öngörülerimizi destekliyor.
Omicron'la ilgili henüz kesin bilgilerin olmadığını ifade eden Özlü, "Omicron varyantıyla ilgili olarak henüz kesin bilmediğimiz, hastalık yapma özelliğinin yani virülans diyoruz biz tıpta. Hastalık oluşturma gücü diyebiliriz. Bunun nasıl etkilendiğini bilmiyoruz. Yani önceki varyantalara göre virülansı arttı mı azaldı mı yoksa aynı mı duruyor? Bu konuda henüz kesin bilgiler yok. Genel itibarıyla daha hafif seyrettiği yönünde bilgiler var ama bunlar kesin bilgiler değil." dedi.
Omicron'un hastalık yapma potansiyelinin artması durumunda endişelerini dile getiren Prof. Dr. Özlü şöyle devam etti:
Tabii virülans önemli. Eğer bu Omicron varyantının hastalık yapma potansiyeli değişmemişse ya da artmışsa daha kötüsü. O zaman çok ciddi bir durumla karşı karşıyayız demektir. Hem hızlı bulaşan, hızlı yayılan, daha önce oluşan bağışıklıklardan kendini kurtaran bir virüs, hem de hasta eden ağır hastalığa yol açan ölümlere yol açan bir virüs. Bu durumda yeniden bir dalgalanma söz konusu olacak demektir. Eğer virülansı azalmışsa, o zaman tabii bulaşma ve yayılma konusunda yine aynı senaryo geçerli olacaktır ama daha az kişi hastaneye yatacak, daha az kişi ölecektir. Bu da hastalığın biraz daha hafif bir forma dönüşmesi anlamına gelir. Çünkü avantajlı olan varyant hakim hale gelir genel itibarıyla.
Omicron'un, Delta varyantıyla birlikte görülmeye başlandığını ve etkisini artırdığını ifade eden Özlü, "Dünyada Delta varyantı hakim durumdaydı ama Omicron ve Delta şu anda birlikte görülmeye başlandı. Takip etmek lazım, göreceğiz sonuçları. İlk veriler yanıltıcı olabilir. Şu anda Omicron'a bağlı hastalığın hafif seyrettiğine dair veriler var ama genelde aşılanma oranları yüksek olan topluluklarda hastalık zaten hafif seyretmeye başlamıştı. O bakımdan bu bilgiler henüz kesin bilgiler değil. Dikkatle izlenmesi gerekiyor. Tabii en önemli korku ya da endişe bu varyantın hızlı yayılması nedeniyle toplumda çok sayıda vakanın ortaya çıkması ve tekrar kısıtlamalar ve yasakların geri gelme olasılığı. Nitekim Avrupa'da pek çok ülkede yeni yeni kısıtlamalar gelmeye başladı.
Aşının Omicron varyantına karşı etkisine de değinen Prof. Dr. Tevfik Özlü şunları söyledi:
En iyisi tabii aşılanmak. Mevcut aşılar Omicron'a karşı hâlâ etkili gibi duruyor ama tam bağışık olmak lazım. Yani tek doz aşı yaptırmış olmak, iki doz aşı yaptırmış olmak da şu anda yeterli görünmüyor. Rapel dozu (hatırlatma aşısı) yaptırmış olmanız lazım. Eğer 3 doz aşılıysanız gerçekten büyük oranda sizi koruyor. Her ne kadar Omicron, aşıdan elde edilen bağışıklığın zayıfladığı bir varyant ama zayıf da olsa aşıların hâlâ çalıştığını biliyoruz. O bakımdan aşılanmak önemli tedbir ama aşılanmanın ötesinde de bulaşmayı yayılmayı engellemek için kalabalık ve kapalı alanlara girmemek mümkün olduğu kadar, diğer insanlara mesafemizi korumak, sosyal alanlarda maskemizi takmak bunlar çok etkili tedbirler. Bunlara şu anda azami derece uymak gerekiyor ama genel itibarıyla baktığımda toplumda bu tedbirlere uyumun azaldığını görüyorum. İnsanlar sanki salgın durmuş gibi hareket ediyor. Bu tabii yayılmayı hızlandıracaktır. Dikkatli olmamız lazım, aşılarımızı olmamız lazım.