Eğitim Bir-Sen, 19 Mayıs kutlamalarını halka açma çalışmalara destek verdi

Eğitim Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarını halka açma yönündeki çalışmalarını desteklediklerini bildirdi. Sofuoğlu, yönetmeliğe uygun davranılması yönünde valiliklere gönderilen genelgeyi de isabetli bulduklarını ifade etti.
Kutlamaların Ankara dışında sadece okullarda düzenlenmesine yönelik 81 ile gönderilen genelgeyle ilgili bir açıklama yapan Sofuoğlu, bu sayede millî bayramların işkence olmaktan çıkacağını ve insanların sadece statlara sıkışmaktan kurtulacağını söyledi: “Bu bayram, öğrencileri zorla stadyumlara doldurma anlayışından kurtarılmalı, gönüllülük esasına dayalı ve halkımızın gönülden kutlayacağı bir şekle dönüştürülmelidir.”
Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Sofuoğlu, yarıyıl tatilinden hemen sonra törenlere hazırlanmak için derslerin aksatıldığını, velilere büyük mali külfetler getirildiğini, bu yüzden de 19 Mayıs’tan sonra okulların bitimine az bir süre kalması sebebiyle öğrencilerin ikinci dönemde sağlıklı bir eğitim alamadığını anlattı. Sınıflarda öğrencilerin yarısının olmaması, olanlarla da bahçedeki bando sesleri yüzünden ders yapılamaması, öğrenci ve öğretmenlerin motivasyonunun düşmesinin eğitim sürecinde büyük sıkıntılara yol açtığını kaydetti.
Atatürk'ün Samsun'a çıktığı tarih olan 19 Mayıs'ın Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanmasına dair kanunun 1938 yılında çıkarıldığını hatırlatan Mehmet Emin Sofuoğlu, “Atatürk'ün bu tarihin önemine işaret etmesi 1936 yılındadır ancak öğrencilerin statlarda bunu toplu halde kutlamasının altında, 1932 yılında Başbakan İsmet İnönü başkanlığında bir heyetin, Moskova ve İtalya'ya yaptığı seyahatlerde gördükleri 1 Mayıs kutlamaları ve gençlerin toplu, tek tip eğitimleriyle ilgili metotların yattığı bilinmektedir. 1930'ların İtalya ve Rusya’sında kalan faşist gençlik eğitimi uygulamalarını yıllarca bu ülkede önemli bir devrim gibi uygulayanların, bu bakımdan zalim Saddam veya faşist Mussolini’den ne farkları vardır? O yıllardaki otoriter, faşist ve militarist yönetim anlayışının kutlama şekillerini, modern dünyanın eğitim anlayışlarında nereye koyabiliriz?” dedi. Yıllarca faşist ve militarist anlayışlarla eğitim öğretimi kimlerin gericileştirmeye, tek tipleştirmeye çalıştığını herkesin gayet iyi bildiğini söyleyen Sofuoğlu, şunları kaydetti: “Bu zihniyetin ülkeye ekonomik, sosyal, kültürel ve manevi olarak nelere mal olduğu, şimdilerde ayan beyan ortaya çıktı. Terör örgütü üyeliği suçlamasıyla yargılananlara, bu milletin kutsallarına düşman olup her fırsatta hakaret etmeyi erdem sayanlara soruyorum: Statlarda toplu jimnastik hareketleri yapılarak mı cumhuriyet ayakta tutulacak? Kimsenin, millî bayramlarımızı işkenceye çevirmeye hakkı yoktur. Kimsenin, cumhuriyet ve Atatürk maskeleri ardına sığınıp faşistlerin 80 yıl önce uyguladığı anlamsız ve saçma birtakım ritüelleri, 21. yüzyılın modern zamanlarında gençlere dayatarak ideolojik egolarını tatmin etme hakkı yoktur.