Eğitim Bir-sen Başkanlar Kurulu Toplantısı Yapıldı

Rize’nin İkizdere İlçesi’nde yapılan ve üç gün süren Eğitim-Bir-Sen Başkanlar Kurulu toplantısı sona erdi.

Eğitim Bir-Sen Manisa Şubesi Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu’nun da katıldığı toplantıda önemli kararlar alındı. Alınan kararlarla ilgili olarak bir basın açıklamasında bulunan Sofuoğlu, Milli iradenin yanında, şer ittifakının karşısında olunacağının vurgulandığını, bütün vatandaşları bir ve eşit gören, doğuştan gelen hakları sınırlamayıp teminat altına alan; din ve vicdan özgürlüğüne yönelik mevcut sınırlamaları sona erdiren, yakın siyasi dönemin en büyük projesi yeni Anayasa’nın bir an önce hayata geçirilmesi çağrısında bulunulduğunu söyledi.

Kamuda tek tipçi ve şekli uygulamalardan vazgeçilerek, başta başörtüsünün önündeki engeller olmak üzere kravat takma, takım elbise ve üniforma gibi zorunluluklara son veren yasal düzenlemelerin acilen yapılması gerekliliğinin altını çizen Sofuoğlu, YÖK Kanunu’nun bir an evvel çıkarılması, eğitim çalışanlarını mağdur eden yönetmeliklerin ivedilikle değiştirilmesi gerektiğini kaydetti. Sofuoğlu, Başkanlar Kurulu toplantısında alınan kararları şöyle açıkladı: “Taksim Gezi Parkı olayları olarak adlandırılan, arkasında dış güçler ile ülkemizdeki faiz lobisinin bulunduğu deşifre olan; Türkiye’yi karıştırma ve istikrarsızlığa sürükleme projesini asla tasvip etmiyor, paramiliter yapılar, marjinal unsurlar ve 28 Şubat’taki 5’li çetenin misyonuna ve mirasına soyunan KESK ve DİSK başta olmak üzere, sendikaların da içerisinde bulunduğu şer ittifakını halkımızın dikkatlerine sunuyor, milli iradenin yanında, şer ittifakının karşısında olduğumuzu deklare ediyoruz. Hükümleri ve ruhuyla insanı esas alan, bütün vatandaşları kucaklayan, tanımlama dayatması yerine tanıma erdemi içeren, ülkenin bütün vatandaşlarını Türkiyelilik çerçevesi içerisinde bir ve eşit gören, doğuştan gelen hakları sınırlamayıp teminat altına alan; din ve vicdan özgürlüğüne yönelik mevcut sınırlamaları sona erdiren, yakın siyasi dönemin en büyük projesi yeni Anayasa bir an önce hayata geçirilmelidir. Kamuda kılık ve kıyafet dayatmasının ortadan kaldırılması için topladığımız 12 milyon 300 bin imzanın ve sivil itaatsizlikle ortaya koyduğumuz kararlılığın gereği yapılmalı, kamuda şekli yaklaşımlardan, tek tipçi uygulamalardan vazgeçilmeli, başta başörtüsünün önündeki engeller olmak üzere kravat takma, takım elbise ve üniforma gibi zorunluluklara son veren yasal düzenlemeler acilen yapılmalıdır. Ortadoğu’da devam eden çatışma ve gerilimlerde emperyalist güçlerin nihai hedefi, Şii-Sünni çatışması üretmek, Ortadoğu başta olmak üzere, İslam coğrafyasına tamiri mümkün olmayan bedeller ödetmektir. Türkiye başta olmak üzere bölge halkları, Irak ve Afganistan örneğini dikkate alarak, oynanan bu kirli oyunu birlikte bozmalıdır. Suriye’de kan akıtmaya ve katliam yapmaya devam eden Esad yönetimindeki Baas rejimini kınıyoruz. Katliamları destekleyen gerek ülkemizdeki gerekse dünyadaki destekçilerin niyetlerinin Suriye halkının huzuru değil, emperyalist unsurların menfaatleri olduğunun anlaşılmasını bekliyor, bütün ülke ve uluslararası kuruluşları katliamı durdurmak için birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Üniversite çalışanlarının ekonomik ve sosyal haklarında iyileştirmeler yapılmalıdır. YÖK Kanunu bir an önce çıkarılmalıdır. Yüksek öğretimde çalışanları temsilen sendikalar demokratik yönetimin gereği olarak bütün yönetsel süreçlerde paydaş olarak görülmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın son dönemde yaptığı veya acil yapması gerektiği halde yapmadığı düzenlemeler eğitim çalışanlarını mağdur etmektedir. Görevde yükselme ve unvan değişikliği yönetmeliği, yönetici atama yönetmeliği, öğretmen atama ve yer değiştirme yönetmeliği, norm kadro yönetmeliği ile ilgili değişiklikler acilen yapılmalıdır. Öğretmen kariyer basamaklarında yükselmeye ilişkin gerekli yasal değişiklikler bir an önce yapılmalı ve süreç yeniden başlatılmalıdır. Yardımcı hizmetler sınıfı ve genel idare hizmetleri sınıfı çalışanlarının atama ve yer değiştirmelerine ilişkin esaslar bir an önce belirlenmeli; görev tanımları yapılmalı, mali ve sosyal haklarında iyileştirmeler yapılmalıdır. 4/C’li personel bir an önce kadroya geçirilmelidir. 4+4+4 yeni eğitim sisteminin güçlendirilmesi ve sistemin amacına ulaşması, ikili öğretim yapan eğitim kurumunun kalmaması için yeni derslik üretimine ağırlık verilmeli, 2013-2014 eğitim öğretim yılı başlamadan en az 100 bin yeni öğretmen ataması gerçekleştirilmelidir. Son yıllarda bütçeden eğitime ayrılan payın artması ve ilk sırada olması takdir ettiğimiz bir durumdur. Fakat hâlâ öğretmenin bütçesine aktarılan payda sorun bulunmakta, öğretmen ve öğretim elemanlarının ek ödeme mağduriyeti sürmektedir. Kalkınan Türkiye’nin IMF’ye borcunu ödediği gibi, 666 sayılı KHK mağduru öğretmen ve öğretim elemanlarına da hak ettikleri ek ödeme verilmelidir. Ek Ders Esasları’nda öğretmenlerin sınav görevlerine ilişkin ücretleri de dahil olmak üzere adaletsizlikler bulunmaktadır. Ek Ders Esasları’ndaki adaletsizliklerin giderilmesi için sosyal paydaşların itiraz ve kabulleri dikkate alınarak, bu konuda acilen yeni bir düzenleme yapılmalıdır. İstihdamda güçlük çekilen yörelerde görev yapan eğitim çalışanlarına yönelik teşvikler öngörülmelidir. İsteksiz, gönülsüz ve mecburiyete dayalı olarak görev yapan çalışanların gönüllülük ve isteklilik katsayısının ve toplumsal hayata katkı ve katılımlarının artırılması için çalışma şartları iyileştirilmeli ve kendilerine ek tazminat ödenmelidir. İnsanların temel tercihlerini sınırlayan demokratik eğitim hakkının önündeki engeller kaldırılmalı, insan iradesine ve tercihine ipotek koyan eğitimdeki ‘karma’ mecburiyetine son verilmelidir.”