SİNOP (İHA) - Memur-Sen'e bağlı Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğiti-Bir-Sen) Genel Basın Yayın Sekreteri Şaban Abak, İlahiyat Fakültesi mezunlarının öğretmenlik haklarının ellerinden alındığını belirterek, YÖK'ün Türkiye'de genel manada özellikle İslam dini ile özel bir sorunu olduğunu ileri sürdü.
Memur-Sen'e bağlı Eğitim-Bir-Sen Sinop Şubesi tarafından, Öğretmenevi'nde çalışma toplantısı düzenlendi. Sendikaya bağlı üyelerin hazır bulunduğu toplantıya, Eğitim Bir Sen Teşkilatlanma Sekreteri Erol Battal ile sendikanın Genel Basın Yayın Sekreteri Şeben Abak'ta katıldı.
Toplantıda konuşan Eğiti-Bir-Sen Genel Basın Yayın Sekreteri Şaban Abak, İlahiyat Fakültesi mezunlarının öğretmenlik haklarının ellerinden alınmasını sert dille eleştirdi. Abak, "Biz eğitim çalışanlarının gündemindeki en önemli ve en güncel konu, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği hakkının ilahiyat fakültelerinden alınıp eğitim fakültelerine devredilmesidir. Sendika olarak bizi bu konu son derece rahatsız etmektedir. Esasen bu uygulamanın altında Türkiye'deki din eğitiminin baltalanması, mümkünse yok edilmesi arzusu yatmaktadır" dedi.
"SANKİ İNTİKAM ALINMAK İSTENİYOR"
Kur'an kurslarının önüne engeller konularak, neredeyse ergenlik yaşı öncesi çocukların temel din kültürü ve Kur'an öğrenmelerinin önüne geçildiğini, daha sonra da 8 yıllık zorunlu eğitimle birlikte İmam Hatipler'in orta kısımlarının kapatıldığını belirten Şaban Abak, "İmam Hatip Liseleri'nin katsayı haksızlığı ve zulmüyle adeta öğrencisiz kalması sağlandı ve mezunların üniversiteye girmelerinin önü kesildi. Tamamının ilahiyat fakültelerine yığılmaları istendi. İlahiyat fakültelerindeki yığılma sebebi ile puan olarak adeta tıp fakültelerinin düzeyine yükseldi. Şimdi ilahiyat fakültelerinden din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliğinin de alınması ile sanki bir intikam alınıyor.
YÖK'ün Türkiye'de genel manada özellikle İslam dini ile özel bir sorunu olduğunu düşünüyoruz. YÖK yöneticilerinin milletimizin temel değerlerine, temel inanç ve kültür değerlerine yönelik bu hasımane tutumlarını biran önce gözden geçirmelerini ve değiştirmelerini bekliyoruz. Eğer onlar kendilerini değiştirmezlerse, demokratik süreçlerle milletimiz mutlaka bu tür oligarşik müesseseleri değiştirecektir. Kendi içinde kapalı bir yapı arz eden bu tür müesseseler bir süre sonra devlet içinde devlete dönüşüyor. Millet iradesinin üzerinde millet iradesinden bağımsız, dolayısı ile milletten müstağni hale dönüşüyorlar. Bu, özerklik kavramının istismarıdır" diye konuştu.
Abak ayrıca, TBMM'nin mutlaka Anayasa'nın 130 ve 131. maddelerini değiştirmek sureti ile köklü bir üniversite reformuna gitmesi gerektiğini sözlerine ekledi.