ANKARA (İHA) - Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Türkiye'de siyasi ve ekonomik istikrarın sağlandığını kaydederek, Türkiye'nin spekülatif sıcak parayı değil doğrudan yabancı yatırımı elde ettiği sürece kriz yaşamayacağını söyledi. Çağlayan, ASO seçimlerinden sonra ilk kez düzenlenen Oda Meclisi Toplantısı'nda Türkiye'deki ekonomik durumu değerlendirdi.
Çağlayan, Türkiye'de siyasi iktidarla yakalanan bir ekonomik istikrarın bulunduğunu belirterek, ekonominin elde edilen rakamlardan yola çıkarak oldukça olumlu olduğunu söyledi. Türk ekonomisinin önemli başlıklarına ilişkin son rakamsal verileri Oda Meclisi üyeleri ile paylaşan Çağlayan, ekonominin en önemli konularından biri olan enflasyonda Türkiye'nin hayal bile edemeyeceği bir noktada olduğunu söyledi. Enflasyon düşüşünün kalıcı olduğunun altını çizen Çağlayan, Şubat ayı TÜFE oranının yüzde 0,11, TÜFE oranının da yüzde 0,02 olduğunu ve bu rakamlardan yola çıkarak hükümetin böyle giderse 2005 yılı enflasyon hedefinin de altında bir rakam yakalanacağının görüldüğünü bildirdi. Faizlerdeki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunan Çağlayan, iyiye giden ekonomik göstergelere ve Yeni Türk lirasının değer kazanmasına karşın halen faizlerin yüksek olduğunu söyledi. Faizlerin genel olarak düşme eğiliminde olmasına rağmen reel faizlerin halen yüksek olduğunu kaydeden Çağlayan, Türkiye'nin enflasyon rakamı kadar reel faiz oranı olduğuna dikkat çekti. Sanayide de son dönemlerde kaydedilen verileri açıklayan Çağlayan, Ocak ayında sanayi üretimi genelinde yüzde 8 artış kaydedildiğini bildirdi. Toplam sanayi üretiminde yüzde 7,1, tekstilde yüzde 13, plastik ve kauçuk üretiminde yüzde 12 ve büro makineleri üretiminde de yüzde 36 düşüş kaydedildiğini vurgulayan Çağlayan, bunun sebebinin Yeni Türk lirasının değer kazanmasına yönelik sanayicideki güvenin artışının etken olduğunu belirtti. Bütçe konusunda da olumlu gelişmeler olduğunu ifade eden Çağlayan, bu yılın ilk aylarında elde edilen rakamlarda bütçe açığının 1,3 milyar Yeni Türk lirası olduğunu, bunun geçen yıl 6,5 milyar Yeni Türk lirası olarak kaydedilmiş olduğunu hatırlattı.
Çağlayan, ekonomide halen kaygı verici olarak ifade edilebilecek konunun cari ve dış cari açıkları olduğunu söyledi. Türkiye'ye yabancı sermayenin çekilmesi ile bu sorunların da önüne geçilebileceğini belirten Çağlayan, öncelikle yabancı sermayeyi zorlaştıran bürokratik engellerin ortadan kaldırılması gerektiğine dikkat çekti. Çağlayan, Yeni Türk lirasının değer kazandığına yönelik ifadesinde bu kazanımın yüzde 8 olarak kaydedildiğini duyurdu. Türkiye'nin AB'den aldığı üyelik takvimi ile dünya çapındaki saygınlığının arttığını belirten Çağlayan, "Türkiye'de artık kriz olmayacak. Türkiye bu kelimeyi artık lügatından çıkardı" dedi. Çağlayan bu konu için bir uyarıda da bulunarak, kriz ortamına geri dönülmemesi için öncelikle Türkiye'nin spekülatif sıcak para yerine doğrudan yabancı yatırımları çekmesi gerektiğinin de altını çizdi.
Çağlayan, Oda Meclisi üyelerine hitaben yaptığı konuşmada Bankacılık Yasa Tasarısı'na ilişkin görüşlerini de açıkladı. Çağlayan, bu tasarı ile ilgili hükümetin iyi niyetine rağmen IMF'nin Türkiye'den garip bir isteği olduğunu söyledi. Bu istekte batan bankaların direk tavsiye edilmesi yerine fona devredilmesi konusunun IMF tarafından gündeme getirildiğini hatırlatan Çağlayan, bu isteğin altında bankalara örtülü Devlet garantisinin yattığını söyledi. "Temennim, Allah Türkiye'yi IMF'den kurtarsın" diyen Çağlayan, IMF'nin bu talebinde hiçbir haklılık yanı olmadığını ifade etti.
Çağlayan, Oda Meclisi Toplantısı öncesinde gazetecilerin, İstanbul Ticaret Odası'ndaki (İTO) seçimlere siyasetin karıştığına dair iddialara ilişkin sorularını da cevapladı. Çağlayan, İSO'da son derece demokratik bir seçim yapıldığını ve siyasi olarak bu konuya bakmadığını söyledi. Odalara kayıt ve üye olma, seçme ve seçilme hakkına sahip olmak için öncelikle ticaret erbabı olmak gerektiğinin altını çizen Çağlayan, İSO'daki seçimleri bir siyasi değil ticaret erbabının kendi içindeki bir yarışı olarak gördüğünü söyledi.