Ekonomi reformlarla düzeldi

ANKARA (İHA) - Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Türkiye'de ekonomik göstergelerdeki iyileşmelerin yürütülen mali disiplin ve reformların sonucu olduğunu söyledi. Unakıtan, "Bu ikisinin birlikte devam etmesi lazım ki Türkiye'deki başarılar kalıcı olsun aksi takdirde saman alevi gibi geçer gider" dedi.

Maliye Bakanı Unakıtan, Dedeman Otel'de düzenlenen Türkiye Avrupa Birliği Mali İşbirliği çerçevesinde Maliye Bakanlığı ile Fransa Ekonomi Maliye ve Sanayi Bakanlı tarafından ortak yürütülecek olan "Türk Kamu İç Mali Kontrol Sisteminin Uluslararası Standartlar ve AB Uygulamaları ile Uyumlaştırılması" projesinin açılış toplantısına katıldı. Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in de katıldığı toplantının açılış konuşmasını yapan Unakıtan, Türkiye'de çok hızlı bir değişim yaşandığını, makro ekonomik göstergelerde iyileşmeler olduğunu belirterek, "Akşam yattım, sabah kalktım Türkiye'de her şey düzeldi. Yok öyle bir şey. Bu işleri yaparsanız, bu reformları yaparsanız Türkiye iyileşiyor. Türkiye'de kamu maliyesi bozulmaksızın ve mali disiplinden taviz verilmeksizin uygulama devam edecek hem de yapısal reformlar devam edecek. Bu ikisinin birlikte devam etmesi lazım ki Türkiye'deki başarılar kalıcı olsun. Aksi takdirde saman alevi gibi geçer gider" dedi.

Reklam
Reklam

Geçmişte ekonominin yüzde 43-45'ini oluşturan kamu maliyesinin bugün ise yüzde 35'ler düzeyine düşürüldüğünü söyleyen Unakıtan, ekonominin bu kadar büyük bir kısmını kapsayan kamu maliyesinin yönetiminin çok önemli olduğunu vurguladı. Unakıtan, 2000 ve 2001 krizlerinin de kamu mali yönetimindeki başarısızlıklardan kaynaklandığını savundu. Unakıtan, "Kamu mali yönetimindeki disiplin ortadan kalkmış, unutulmuş, göz ardı edilmiş" dedi.

Kamu mali yönetimindeki başarısızlığın bedelini ağır faiz yükü olarak milletin ödediğini vurgulayan Unakıtan, "Milletin üzerine öyle ağır faiz yükleri bindirildi ki senede 40 milyar dolar faiz ödeme mecburiyetiyle karşı karşıya kaldı bu millet. Sebebi kamu mali yönetimindeki başarısızlıktır" dedi. Hükümetlerin en önemli işlevlerinden birisinin kamu mali yönetimini iyi idare etmek olduğunu vurgulayan Unakıtan, "Eğer devletin gelirini, masraflarını iyi idare edemezsen, bütçenin disiplinini iyi idare edemezsen çek kuyruğunu gitsin ondan hayır gelmez. O devletten de hayır gelmez, hükümetten de hayır gelmez. Nitekim gelmedi de" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

"KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROL YASASI REFORM NİTELİĞİNDE BİR YASA"

Türkiye'nin kamu maliyesini iyi yönetebilmek için ileri ülkeleri model alması gerektiğini ifade eden Unakıtan, eşleştirme çalışmalarının da buna hizmet ettiğini söyledi.

Türkiye'de kamu maliyesinin 70 seneyi aşkın bir zamandır Fransa modeline uygun olan Muhasebe-i Umumiye Kanunu'yla yönetildiğini ifade eden Unakıtan, günün koşullarına uygun olarak Kamu Mali Yönetimi ve Kontrolü Yasası'nı çıkardıklarını söyledi. Unakıtan, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası'nın 3 yıllık bütçe dönemine geçilmesinden dolayı daha da önemli olduğunu ifade etti.

Unakıtan, Türkiye'nin 3 yıllık bütçeyle 3 yıl içinde ne yapacağını ilan edeceğini belirterek, "Türkiye açısından bu çok önemli bir istikrarı ortaya koyuyor. Güveni getirmiş oluyor" dedi. Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası'yla mali yönetimi idarelere devrettiklerini ve iç denetim mekanizmaları getirdiklerini anlatan Unakıtan, Maliye Bakanlığı'nın ise yönlendirme, denetleme ve gözetleme işlevi göreceğini kaydetti.

Reklam
Reklam

Unakıtan, Türkiye'nin AB'den müzakere tarihi aldığını ve 3 Ekim'de müzakerelere başlanacağını da anımsatarak, "Tarihi aldık müzakereyi de en iyi şekilde yaparız.

Müzakerecinin kim olduğu da önemli değil. Bu millet ne müzakereciler çıkarır" dedi. Türkiye'nin eski Türkiye olmadığına dikkat çeken Unakıtan, Türkiye'nin iyi yönetilmesi gereken ve bunu hak eden bir ülke olduğunu söyledi. Unakıtan, Dünyada Türkiye'den başka hiçbir ülkenin bu kadar faiz yükünün altından alnını akıyla çıkamayacağına dikkat çekerek konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu dev adımları devam ettireceğiz. Ben şahsen buna inanıyorum. Türk milleti kendine güvensin yeter ki bu reformların hepsini başarır. Türk milleti AB'ye girmeye karar verdi. Anketlerde bu milletin yüzde 75'inin AB'ye girmek istedi. 40 seneden beri Türkiye AB'den müzakere tarihi almak istiyordu ama 17 Aralık'ta Türk milleti istediği için bu tarih alındı. Ancak gerçek süreç bundan sonra başlıyor. Türkiye bu süre içinde kimin ne dediğine bakmadan kendine güvenmeli. Bu hükümet ve bu millet kendine güveniyor, hazırlıklarını yapıyor ve göreceksiniz AB sürecini çok daha çabuk tamamlayacağız."

Reklam
Reklam

Toplantıda bir konuşma yapan Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer ise, iç denetim mekanizmasının önemine işaret ederek, böyle bir sistemin kurulması durumunda hataların önceden görülebileceğini söyledi. Dinçer, iç denetim anlayışının geleneksel yönetim anlayışından modern yönetim anlayışına geçişi ifade ettiğini savunarak, yönetim sisteminin sübjektiflikten uzak, düşünce yapılarına, diline, dinine inançlarına göre değil sadece çalışmalarına göre belirlenmesi gerektiğini söyledi.