Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği "ekonomik seferberliği" akademik camia da yakından izliyor.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) İşletme Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ramazan Aktaş, AA muhabirine, ekonomideki yeni döneme ilişkin değerlendirmede bulundu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) politika faiz artışının piyasanın beklentisi doğrultusunda gerçekleştiğini ifade eden Aktaş, piyasanın verdiği tepkinin de "istenilenin yapıldığı yönünde" olduğunu söyledi. Aktaş, "Kurlar, faiz aşağı yönde, borsada da ciddi yükseliş var. Piyasanın beklentisi doğrultusunda bir karar alındığını söyleyebiliriz." diye konuştu.
Bundan sonraki sürecin karar almaktan daha önemli olduğunu vurgulayan Aktaş, ekonominin normalleşmesi için gerekli adımların da atılması gerektiğini dile getirdi.
Aktaş, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgın süreci ve yaşanan gelişmelere bağlı olarak enflasyon ve faizlerin yüksek seyrettiğine dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Büyüme hızı istenen düzeyde değil. İkinci dalgadan dolayı bu yılki büyüme negatif gerçekleşebilir. Bunun için kurdaki artışı durdurup, finansal istikrarı sağladıktan sonra yeni bir ekonomi politikasına ihtiyacımız var. Bir hikaye yazılması lazım. Bu hikayenin de piyasaları ikna etmesi gerekiyor. En önemlisi de demokratikleşmedeki adımlarla bunların gerçekleştirilmesi."
İç politikadaki yüksek tansiyonun düşürülmesi ve komşularla ilişkilerin yumuşatılması gerektiğini ifade eden Aktaş, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin normalleştirilmesi ve herşeyden önce şeffaflık konusunda piyasaya güven verilerek yatırım ikliminin kolaylaştırılması gerektiğini bildirdi.
Aktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son konuşmasında bunların farkında olduğunu söylediğini ve gerekli mesajları verdiğini vurguladı.
Buradaki önemli noktanın, mesajların uygulamaya geçirilmesi olduğunu belirten Aktaş, şu ifadeleri kullandı:
"Bu olursa normalleşme de olacaktır. Yeni ekonomi politikasında en önemli sorun cari açık. Bunu azaltıcı tedbirler neler olacak? Bu konuda kapsamlı bir program sunulmalı. Cari açığın ve bütçe açığının kapatılması lazım. Bütçe konusunda disiplin nasıl sağlanacak? Bu iki konudaki endişelerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu da 'Ha' deyince olacak değil. Bu işin üzerine kararlılıkla gidileceğinin gösterilmesi lazım. İnsanlar bunları duyuyor ama buna ilişkin neler yapılacağını ayrıntılı şekilde görmek istiyor. Bunu yapacak ekibin de insanlara güven vermesi gerekiyor."
Aktaş, TCMB'nin bağımsızlığı konusunda da imajın güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Türkiye'de bu önerileri gerçekleştirebilecek kadroların mevcut olduğuna işaret eden Aktaş, uygulama programının açıklanarak, bunun üzerine gidilmesi gerektiğini söyledi.
Aktaş, Türkiye'nin tasarruf açığı veren bir ülke olması nedeniyle bu uygulamaların sonuçlarının kısa vadede alınamayabileceğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Yabancıların parasına ihtiyacımız var ancak bu portföy yatırımı şeklinde olmamalı. Faiz artırımı dediğiniz şey, portföy yatırımı sağlar, borsaya para girer. Devlet iç borçlanma senetlerine para gelir. Halbuki bizim istediğimiz şey, yatırımcı gelsin, elini taşın altına koysun, fabrika açsın, üretim yapsın. Çin, Güney Kore hatta şu anda Hindistan bunu nasıl yapıyorsa bizim de gelişmekte olan ülke olarak bunu yapmaya ihtiyacımız var. Cari işlemler fazlası verir duruma gelmemiz lazım. Buna yönelik bir program belirlenmeli. Kadrolara, liyakat sahibi işi bilen insanları getirip gerekli yetkiyi verdiğinizde yapılamayacak iş yoktur. Bunu geçmişte yaptık, yeniden yapabiliriz."
KAYNAK:AA