Ekrem İmamoğlu'ndan seçim değerlendirmesi

CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu: - "(Büyükçekmece'ye ilişkin iddialar) Hukuken böyle bir hakları yok, beyan ettikleri gibi bir nüfus hareketi yok. Altını çizerek söylüyorum, yalan. İnsanları rencide edecek şekilde bir süreç yaşatıyorlar Büyükçekmece'ye. Bunun sonucunda Büyükçekmece'nin sürecini şaibeli hale getirip buradan bir yol haritası oluşturma çabası var" - "YSK, 'Hayali seçmen yoktur, seçmen kaydırma yoktur, listelerimiz nettir.' demiş. İlgili bakanlıklar 'İşimiz pırıl pırıl, seçim sistemimiz güvenilir, listelerle ilgili hiçbir sorun yoktur.' demiş. Tamamıyla güvenceyi veren devletin tüm unsurları şimdi ne arıyor?"

İSTANBUL (AA) - CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Büyükçekmece'ye ilişkin iddiaları "Hukuken böyle bir hakları yok, beyan ettikleri gibi bir nüfus hareketi yok. Altını çizerek söylüyorum, yalan. İnsanları rencide edecek şekilde bir süreç yaşatıyorlar Büyükçekmece'ye. Bunun sonucunda Büyükçekmece'nin sürecini şaibeli hale getirip buradan bir yol haritası oluşturma çabası var." şeklinde değerlendirdi.

İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu ve kızı Beren İmamoğlu ile Sarıyer'in Garipçe Köyü'nü ziyaret etti. İmamoğlu, vatandaşlarla sohbet etti ve fotoğraf çektirdi.

Reklam
Reklam

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı Mevlüt Uysal'ın dün Büyükçekmece'ye ilişkin açıklamalarına ilişkin şöyle konuştu:

"Seçim sürecinin takvimleri var; seçmen listelerinin asılması, itirazlar, netleşmesiyle ilgisi süreçler çok net. Seçimden sonra geriye dönük işlem yapılmaması konusunda da net bir karar var, hiç tereddüt içermeyen net bir karar. Dolayısıyla önce işin hukuki tarafının böyle olduğunu bilmek lazım. İkinci kısmı, elbette insan vicdani olarak doğruluğunu sorgular. Üzülerek ve de biraz utanarak şunu söylüyorum, bir belediye başkanının yaptığı açıklamaları çok talihsizlik olarak görüyorum. Hem de bu görevi yıllardır yapan birisi, verileri yanlış kullanarak toplumu yanıltma adına yapmış olduğu beyanları üzülerek, utanarak dinledim. Haziran seçimi ile 31 Mart arasındaki seçmen farkı 2 bin 300 civarında."

İstanbul'un, seçmen hareketliliği olan bir şehir olduğunu dile getiren İmamoğlu, şunları söyledi:

Reklam
Reklam

"Kendi ilçesi Başakşehir'e baksın ya da Çekmeköy'e, Sancaktepe'ye baksın. Nüfus hareketliliğinin yeni konutların yoğun olduğu bölgelerde daha yoğun olduğunu da hepimiz biliriz. Büyükçekmece nüfus hareketliliği bakımından İstanbul’un makul ilçelerinden biri, çok yoğun nüfus hareketliliği yok. Örneğin Esenyurt gibi çok yoğun nüfus hareketliliği yaşamayan ilçelerden birisidir. Bir, hukuken böyle bir geriye dönük hesap sorma ve böyle bir süreci yönetme hakkına sahip değil. İkincisi, mevcutta söylediği gibi sayısal nüfus hareketliliği yok. İnsanları aldatmayalım. Daha acı bir şey. Ne kadar yakın çevresi varsa Ocak ayının başında oraya nakletmişsin. Bunlar belli. Nakledilmiş. Kendi mi gelmiş, peşinden severek mi gelmiş bilmem ama birbirini çok seven insanlar gidip aynı adrese 11-12 kişi seçmen nakli yaptırıyorsa üzücü. İsim isim vermeyeceğim belli zaten isimleri. Hatta o tarihte kaç yüz kişinin Başakşehir'den nakledildiği de belli. Belki o dönemde ilçe seçim bununla ilgili bir sıkıntı görmemiş, iptal etmemiş. CHP'nin itirazları var AK Parti'nin de var. Kaybettiğiniz bir seçim üzerinden uydurma, yanlış beyanlar üzerinden süreci manipüle etme, insanların şüphe duymalarını sağlamak. Daha kötüsü ne biliyor musunuz? Şu an Büyükçekmece sokaklarında polisimizi de meşgul ederek, emniyeti de kendi sorumluluklarından geri çekerek ev ev, adres adres dolaşıp... Bu ne kadar ayıp bir şey. Hukuken böyle bir hakları yok, beyan ettikleri gibi bir nüfus hareketi yok. Altını çizerek söylüyorum yalan. İnsanları rencide edecek şekilde bir süreç yaşatıyorlar Büyükçekmece'ye. Bunun sonucunda Büyükçekmece'nin sürecini şaibeli hale getirip buradan bir yol haritası oluşturma çabası var."

Reklam
Reklam

İmamoğlu, Yüksek Seçim Kurulunun 1999'da, bir başvuru üzerine 230. maddeye dayanarak, "İlçe seçim birleştirme tutanağı düzenlendikten sonra 7 gün geçtiği için yaptığınız itiraz geçersizdir." kararı verdiğini hatırlaterek "Elimizdeki tüm verilerle, vicdani olarak da 'Acaba var mı?' dedirtecek hiçbir şey yok. Büyük bir yanlış içine düştüklerini, Ankara'yı, Sayın Cumhurbaşkanını, Sayın Binali Yıldırım'ı yanılttıklarını görüyorum. Bu ve bunun gibi insanların kendi kişisel bekaları ve sonuçta seçimde aldıkları başarısızlıktan ötürü partilerini, kurumlarını ve de kurumun başında olan insanları, Sayın Cumhurbaşkanını, Sayın Binali Yıldırım'ı bu şekilde rencide etmeye, mağdur etmeye hakları yok. Türk halkını meşgul ediyor, bizi dünyaya rezil ediyorlar." diye konuştu.

- "Seçimi kirletmenin bir anlamı yok"

"16 milyon insanın hakkını koruduğumuzu düşünüyorum" diyen Ekrem İmamoğlu, "145 yıldır demokrasi mücadelesi veriyoruz." açıklamasına yönelik soruya da "Yaklaşık 145 yıl dediğim şey çok net. Türkiye topraklarımızda Osmanlı döneminin sandıkla ve seçimle tanıştığı gün 1. Meşrutiyet'tir, yani 143 yılın biraz fazlası, yaklaşık derken kastım o." karşılığını verdi.

Reklam
Reklam

İmamoğlu, Büyükçekmece'ye ilişkin, "YSK, 'Hayali seçmen yoktur, seçmen kaydırma yoktur, listelerimiz nettir.' demiş. İlgili bakanlıklar 'İşimiz pırıl pırıl, seçim sistemimiz güvenilir, listelerle ilgili hiçbir sorun yoktur.' demiş. Tamamıyla güvenceyi veren devletin tüm unsurları şimdi ne arıyor? 'Terör örgütü' vesaire işin bir başka boyutu, araştırın, sorumlusu kimse hesap versin. Ne tesadüftür ki bahsedilen ilçede ilçe seçim müdürü de Sayın Cumhurbaşkanıyla akrabalığı, yakınlığı olan bir ailenin ferdi. Bütün bunlar hesap versin, vermesin demiyoruz ki. Orada 25 yıllık tecrübesiyle 30. yılına yürüyen bir belediye başkanının kazandığı bir seçimi kirletmenin bir anlamı yok. Iğdır'da verilen karar net ve somut bir karardır. Aynı tarzda yapılan itiraza verilen bir karardır." diye değerlendirdi.