Ekşi Sözlük Yazarlarından Gülmekten Sandalyeden Düşüren Diyaloglar (3. Bölüm)

Serinin 3. bölümü ile yine yeniden gülmekten yorulacaksınız :)

''Kısa mesafe mi? Uzun mesafe mi?''

Taksi durdurup durdurup; ''abi orası kısa mesafe'', ''köprüyü geçemem, uzak'' laflarına maruz kalan dayım ile, durdurduğu başka bir taksici arasında geçen diyalog:

dayım: (kapıyı açar) nereye gitmek istersin?
taksici: !? anlamadım abi:/
dayım: nereye gitmek istersin dedim? taksi durduruyorum yarım saattir, yok o mesafe kısa, yok o uzun deyip duruyorlar. sana en uygun nereyse orayı söyle de, ben de oradan giderim artık bir şekilde.

Reklam
Reklam

(yazar: derinlemesine yuzeysel)

Duyduğunuzu sandığınız şey aslında çok farklı bir şey olabiliyor bazen :(

Müşteri gelir;

m:merhaba
o:merhaba buyrun hoşgeldiniz.
m:selami akgün
o:aleykümselâm
m:!!!
m: adımı söylüyorum.

tüm şube yarıldı. herkes masanın altında, ben de gülmek istiyorum ama yemiyor tabi adam kızgın bir boğa gibiydi hayır gelip adını neden söylüyorsun. adın madem bu kadar ofsayt söyleme kardeşim. sonra da sinirlenmenin ne alemi var..

(yazar: oleander)Amca sert ama haklı...

Sabah otobüste bizzat şahit olduğum diyalog:

Reklam
Reklam

halktan bir amca: arka taraflar boş, ilerleyelim bak sıkıştık burda, ablacım ilerleyiver!
kokoş abla: siz kime bağırıyorsunuz? lütfen ses tonunuza hakim olun. karşınızda bir bayan var sonuçta vıdı vıdı vıdı vıdı...
halktan amca: ne dedik, alt tarafı ilerle dedik konsolos musun amuğagoooiyiim!

Kokoş abla ve tüm otobüs mavi ekran verir. dayanamayıp haykıra haykıra güldüğüm de doğrudur...

(yazar: betty puf puf)Baba anneden aldığı pası iyi değerlendiriyor :)

baba gazete okur, anne örgü takılır. televizyonda romantik dizilerimizden biri oynamaktadır. film esnasında yakışıklı erkek, hanım kızımıza "seni seviyorum" der. çok duygulanan anne bir yandan örgü örer bir yandan da söylenir;

Reklam
Reklam

-aah ah. bizde eskiden duyardık böyle laflar...

bunun üzerine, kendisine laf atıldığını anlayan baba, gazetesinin köşesini eğer ve cevap verir.

+adam olana laf bir kere söylenir...

(yazar: derindusunur) Seç beğen al... Seç beğen al :)

çevik kuvvet otobüsü bir bayanın arabasına çarpmıştır.

bayan: polis çağıralım...
içeriden bir polis: buyur abla istediğini seç...

(yazar: denize karsi icen keci)''Sen el alemin 'skini' ile ne yapacaksın!?''

arkadaş yeni gelir, benim odaya geçeriz. benim oda da salonun hemen yanı bu arada.

(*arkadaş yeni indirdiğim **windows skini

Reklam
Reklam

*ni görerek)

-vaayy hacı, skin çok tatlıymış yaa.
-eheh, yeni buldum ya ben de.
-bana da versene bunu, küçük bişeyse yolla şimdi benim adrese.
-büyük biraz abi yaa, sonra halletsek?

(babam bi anda, korku dolu gözlerle odaya dalar)

-ne oluyo oğlum burada?!

(yazar: thorn pyros)I Ih... Bu çocuk olmamış :\

avukat kardeşimin başından geçiyor, geçen sene;

yer: rize
mekan: kardeşin ofisi

m: avukat hanım, ben aileme dava açmak istiyorum
k: konu nedir?
m: evlatlık olduğumu ve bunu benden gizlediklerini düşünüyorum.
k: bunu ailenizle paylaştınız mı?
m: evet söyledim
k: ne dediler?
m: oğlum gerizekalı mısın? 5 çocuktan sonra neden seni evlatlık alalım?

(yazar: tequila boom boom)Aradığımız mizah :)

geçen gün sirkeci'de bir mekanda 6 tl'lik bişeyler atıştırdıktan sonra hesabı ödemek için kasaya geldim ve 10 tl uzattım.

Reklam
Reklam

-abi 1 liran var mı?
+maalesef.
-artık 4 tane 1 liran var abi. afiyet olsun, yine bekleriz.

seviyorum lan böyle yaratıcı, anlık espri yapan esnafları.

(yazar: jack nicholson)Bu biraz ağır olmuş gibi :)

iş hanının tuvaletini kedi büyüklüğündeki fareler basar. 160 kiloluk bir arkadaş tuvalete gider ve geri gelir:

-abi tuvalette bir fare gördüm. kedi kadar. çok korktum amına koyayım!
abim sakince cevaplar:
-o da şimdi arkadaşlarına seni anlatıyordur. tuvalette bir insan gördüm, öküz kadar. çok korktum a.... koyayım.

(yazar: sessiz yeni masumiyet benim)''Hatta sen 2.5'luk kola da aç bana...''

6 kişi için toplam 30 lahmacun almaya gidilmiştir. bir lahmacuncuya girilir ve sipariş verilir. bitmek üzereyken paketleyen şahıs:

Reklam
Reklam

+ağbi paket olcak dimi?
-yok sar, elimde yicem

(yazar: systemfailure)''Her şeyi boşver...''

bu sabah minibüste en arkada oturan iki arkadaştan duyduğum diyalog;

-yağmur yağıyor
+yağsın banane amk.

2 dakika sonra..

-işe geç kaldık
+kalalım sanki çok önemli insanlarız amk.

(yazar: skyofthelimit)Şaha kalktı derken???

yurdun banyosunda kabindeyken tuvalet kısmına konuşarak iki kız girer.ben de elimde olmadan kapının arkasından kulak misafiri olurum;

-ee anlat nasıl geçti?
+ya,hayvan bildiğin coştu dün yaa!
-oha,seninki mi?çok uysala benziyordu ama o be!
+ne uysalı,hala götüm acıyor,ağzıma sıçtı ya.şaha kalktı bildiğin.

Reklam
Reklam

(tam burada bir takım öksürmeler ile varlığımı belli etmeye çalıştım,tınmadılar)

-ee,bugün de gidecek misin?
+e her gün gitmem gerek,zaten bırakmaya niyetim yok,çok hoşuma gidiyor her şeye rağmen.

(konuşma devam ettikçe anladım ki boşuna şoka girmişim,kız binicilik dersi alıyormuş,attan düşmüş,anlattığı da buymuş)

(yazar: lalalanoluyola)Ah be garson kardeş :\

ankara - altınpark'ta bir çay bahçesi. arkadaşımla birlikte birer çay içer konuşuruz diye gitmişiz. iki kişiyiz ve başka müşteri yok. çay bahçesini yeni devraldıkları belli çünkü şark köşesinde yerleri olduğunu 3 defa hatırlattılar.

Reklam
Reklam

garson- (arkadaşıma) ne alırsınız?
arkadaşım- iki çay lütfen
garson- (bana) siz ne alırsınız?
ben- ben arkadaşın çaylarından birini içerim.
garson- ????????

(yazar: sbanyq) Ablacım ne yaptın ya :))

dün itibariyle yengemle yolculuğumla ilgili konuşurken yaşanmıştır:

-bu arada uçaktaki erkek kabin memuru da çok tatlıydı yenge yaa, arkasını dönünce sen ne şirinsin öyle dedim o derece.
-nasıldı ki?
-çok güzel gülümsüyordu, cin cin bakıyordu, ses tonu süperdi, yanakları sıkılası şirin bir elemandı işte; yani aslında pek alıcı gözüyle bakamadım.
-belli belli, verici gözüyle bakmışsın :)

(yazar: nukleer baslikli kiz)Bu taksicilerden korkulur :)

ön bilgi: kisaltma kablosu, zorlu center'a gidecektir. eğer köprü trafiği açıksa direkt gidecek, değilse, altunizade metrobüs durağına gidecektir.

kisaltma kablosu: merhaba abi. kolay gelsin
taksici: sağol kardeşim. buyur.
kablo: abi 1. köprü hakkında bilgin var mı?
taksici: 1. köprü 1974 yılında yapıldı ve temeli süleyman demirel tarafından atıldı canım kardeşim.
kablo: ahauhaaeuaheaeuhaeuhahahaahaha

(yazar: kisaltma kablosu)This is Trabzoooon!! :))

yer trabzon, şehir merkezinde bir lokanta...

müşteri- bu laz böreği neden yapılıyor?
garson- neden yapmayalım?
müşteri- ???!!!

(yazar: lunallena)