Sivrice merkezli 6.8 büyüklüğündeki depremde yıkılan binaların enkazlarında arama kurtarma çalışmaları devam ederken, yıkıntı altında olduğu belirlenen 'Azize' adlı kadına, UMKE (Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi) ekibinden bir kadın görevli telefonla ulaştı. Görevli, Azize'ye seslenerek, sakin olması gerektiğini belirtip, enkaz altında bulunan diğer yakınlarını da uyanık tutmasını istedi.
Bugün saat 10.30 sıralarında gerçekleştiği değerlendirlen ve kaydedilen görüntülerde kadın görevlinin, sık sık Azize'ye ismi ile seslenerek, "Sen bir annesin. Aşağıdaki herkesin şu anda annesi sensin. Bizim tek iletişim kurduğumuz kişi sensin. Tüm güç sende. Sen daha güçlü olacaksın. Ağlamıyorsun sakin olup hepsine destek oluyorsun. Konuşabilen herkese seslen. Hepsini konuştur. Hiçkimse uyumasın" dediği duyuldu.
Ayrıca kadın görevlinin Azize'ye telefonunun şarjının bitirmemesi uyarısında bulunup, moral verip, yapması gerekenleri de belirterek, "Telefonunu kendinden uzak tutma. Eşin konuşuyor mu ? Konuşabilen herkese seslen. Hepsini konuştur. Hiç kimse uyumasın. Herhangi birinin sesi kesildiği zaman hemen bize seslen. Biz yukarıdayız. Burnunuzdan nefes alın, ağızınızdan verin. Korkacak bir şey yok, hepimiz yukarıdayız, sakin olun" dediği görüntülerde yer aldı.
Bu arada ailesi ile enkaz altında olan Azize'nin eşi ve 1 oğlunun kurtarıldığı, diğer oğlu ile kendisine ise ulaşılmaya çalışıldığı öğrenildi.
AZİZE DE KURTARILDI
Elazığ'daki depremde sağlık personelinin telefonla görüştüğü "Azize" isimli kadın, enkaz altından 17 saat sonra kurtarıldı.
TELEFONLA GÖRÜŞEN UMKE GÖREVLİSİ O ANLARI ANLATTI
Elazığ'daki depremde enkaz altında kalan Azize Çelik ile telefonla görüşen UMKE gönüllüsü Emine Kuştepe, "Çok şükür hepsi sağlıklı olarak çıktı. Deprem altındaki kişiler genelde iç kanama geçirebilir ve iç kanamaya bağlı sıvı kaybı gelişebilir. Amacım, çocukları ve yaşlı teyze dahil hepsini uyanık tutmak, sesini duyabildiğimizi en az hasarla çıkarabilmekti." dedi.
Kuştepe, yaptığı açıklamada, Adıyaman'da 112 Acil Servis'te acil tıp teknisyeni olarak çalıştığını, UMKE gönüllüsü olarak Elazığ'a geldiğini söyledi.
Bakanlıktan aldıkları ihbar üzerine 16 kişilik ekiple yola çıktıklarını anlatan Kuştepe, dün akşamdan bu yana deprem bölgesinde olduklarını, sabah nöbeti devraldığında enkazın başına yardım ekibi istendiğini belirtti.
Enkazın üzerine çıktığında Azize Çelik'in yakınının telefonu kendisine uzattığını ve onunla görüşmesini istediğini kaydeden Kuştepe, daha önce de irtibat kurdukları bir anne ile kızını enkazdan çıkardıklarını anımsattı.
Daha sonra Çelik ile irtibat kurulduğunu ifade eden Kuştepe, şöyle devam etti:
"Telefonu aldığımda önce sağlık durumunu kontrol etmek amacıyla 'Azize Hanım telefonunuzun ekranını görebiliyor musunuz?' dedim. 'Evet şarjım yüzde 60, sizinle iletişim kurabiliyorum' dedi. Önce beden bütünlüğünü sordum, 'kolunda, bacağında bir şeyler var mı?' dedim. 'Yok, anneyim, iki çocuğum ve eşim var' dedi. Eşi özellikle beyin ameliyatı geçirdiği için solunum sıkıntısının olup olmadığını sordum. Azize Hanıma annelik dürtüsüyle yaklaştım, çünkü aşağıda acı var. 'Sen güçlü bir annesin ve şu an aşağıda bizim tek iletişim kurabildiğimiz kişi sensin' dedim ve hepsine annelik yapmasını istedim. Azize Hanım da kendi çocukları ve eşi dışında yan tarafta yaşlı bir teyzenin olduğunu, Türkçe konuşmayı bilmediğini ve Kürtçe konuşmam gerektiğini söyledi. Ben de Azize Hanıma, teyzeyle nasıl Kürtçe konuşabileceğini birkaç kelimeyle söyledim."
Kuştepe, teyzeden de bilgi aldıktan sonra koordineli şekilde AFAD, itfaiye ve gönüllü UMKE ekipleriyle enkazdan çıkarmak için uğraştıklarını dile getirdi.
"Çok şükür hepsi sağlıklı olarak çıktı. Deprem altındaki kişiler genelde iç kanama geçirebilir ve iç kanamaya bağlı sıvı kaybı gelişebilir. Amacım, çocukları ve yaşlı teyze dahil hepsini uyanık tutmak, sesini duyabildiğimizi en az hasarla çıkarabilmekti." diyen Kuştepe, anne ve kızını çıkardıkları sırada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı gördüğünü, onların da enkazdan çıkarılanların taşınmasına yardım ettiğini söyledi.
Kuştepe, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şoka girenler hızlı nefes alıp verir, bu da akciğerlerin kalbe basıncını artırır. Anne olduğu için 'doğumda nasıl burnundan nefes alıp ağzından sakin sakin verebiliyorsan, bunları hatırla' dedim ve hepsine bunu söylemesini istedim. Zeminde olduğu için ağzından nefes aldıkça toprak daha çok ağız içine dolacak ve tıkayacaktı. Onu anlatabilmek için yaşadığı hikayelerden yola çıkarak o şekilde hepsinin nefes almasına yardımcı oldum. Ben aynı zamanda empati kurarak yaklaştım. Çok şükür Azize Hanım şarjı bitmeden canlı olarak çıktı ve yaşıyor hepsi. Mutluluk yaşıyoruz. Dilerim, tüm hayatlar Azize ve ailesi gibi aramıza gelir."
Enkaz altında kalan 8 kişinin verdiği talimatlar doğrultusunda hayatta kaldığını vurgulayan Kuştepe, "Muhammed ikinci oğluydu, eşi ve bir çocuğu erken çıktı. Muhammed'in yanına 3 defa aşağıya girdim. Fiziki muayenesini yaptım, korkmamasını söyledim. Azize Hanımın tüm yakınları yukarıdaydı ve hepsiyle görüştük. Sağlık durumları iyi, çok şükür. UMKE görevlisi olarak göreve devam edeceğiz. Destek ekibi olarak, 81 ile neresi olursa olsun çıkış için hazırız." ifadelerini kullandı.
(DHA-AA)