Elazığ'ın duran adamı Bilal Çoban

Türkiye’de son zamanlarda gündem konusu olan duran adam protestosunu Elazığ stadyumu için Elazığ’da Hazar Stratejik ve Araştırmalar Merkezi Başkanı Bilal Çoban da protesto ederek başlattı.

Geçtiğimiz hafta Gençlik Spor Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığının ortaklaşa düzenlemiş olduğu Sporda Şiddet ve Düzensizliğin önlenmesi çalıştayına katılan Elazığspor Genel Müdürü Ali Topal, Bakan Kılıç ile stadyum konusunu görüştükten sonra Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç “Elazığ Stadyumu'na 5 trilyon para harcadık. Elazığ stadında olan zemin Arenada yok. Elazığ'dan bu konuyla ilgili bir ses gelmesi lazım.Kulağa fısıldamakla olmaz. Oluşturun kamuoyunu getirin talebinizi değerlendirelim. Ama bu konuyla ilgili Elazığ'dan bir ses gelmeli." Diyerek Elazığlılara üzücü haberi vermişti.

Bunun üzerine Hazar Stratejik ve Araştırmalar Merkezi Başkanı Bilal Çoban, Fısıldamıyoruz Haykırıyoruz, Elazığ Stadyumunu İstiyoruz adı altında bir imza kampanyası başlatacaklarını fakat bu imza kampanyasına gerekli izinin alınmamasından dolayı bir basın toplantısı düzenlendi.

Düzenlenen basın toplantısında son zamanlarda Türkiye’de gündem konusu olan duran adam protestosunu ‘Elazığ Stadyumunu İstiyor’ diye Elazığ’da da bu protestoyu başlattıklarını ifade etti.

“Fısıldamıyoruz Haykırıyoruz, Elazığ Stadyumunu İstiyoruz”

Bugün burada farklı bir amaç için toplandıklarını belirten Çoban, amaçlarının asıl nedeninin “Fısıldamıyoruz Haykırıyoruz, Elazığ Stadyumunu İstiyoruz” adı altında bir imza kampanyası başlatacaklarını ve bu sürecin başlamasının tek sebebinin Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın “Fısıldamakla olmaz kamuoyu oluşturmanız lazım, ne istediğinizi açık bir dille belirtmeniz gerekiyor” açıklaması oldu.

“Kamuoyunun Sesi Olmak İstedik”

Bu söylemlerin ardından böyle bir kampanya oluşturarak kamuoyu oluşturmak istediklerini belirten Hazar Stratejik ve Araştırmalar Merkezi Başkanı Bilal Çoban, “Tabi buna en son ses verecek insan bizlerdik. Fısıldamıyoruz haykırıyoruz diyerek kamuoyunun sesi olmak istedik. Bu yüzden toplanarak 10 günlük bir imza kampanyası düzenleyip ses getirmek istemiştik ve bunun için gerekli dilekçeleri, evrakları hazırlayıp ancak statüko engeline takıldık ve bu imza kampanyası izin çıkmadı. Tabi bu izin çıkmamasına rağmen izinsiz bir şekilde stant kurup bu imza kampanyasını başlatabilirdik. Ama biz böyle bir şeye gerek duymadık. Biz bir yer vererek sözüm ona öğretmenevi olmayıpta başka bir yer önerip şurda yapın kampanyayı deselerdi biz yine kabul edecektik ” İfadelerine yer verdi.

“Bu Kampanya İçin Red Kararı Verildi”

Dün gece saat 12.00 sularında bir telefon aldığını belirten ÇOBAN, bu kampanya için red kararı verildiğini, yoksa bugün bu kampanyanın başlayacağını duyurmak için toplanacaklarını belirtti.

“Bakan Kalıç Arabasından İnme Gereğinde Bile Bulunmadı”

Bu yüzden olayın daha fazla üzerinde durmak istemediklerini söyleyerek yine siyaset yapmaya çalıştığını söyleyecekleri için bu konuyu burada bitirerek daha fazla irdelemek istemediğini belirterek; “ Tabiki bu süreçle ilgili söyleyeceklerimize engel değil tabiki konuşacaz tabi ki eleştirimizi yapacağız. Başbakanımızın 20 Ekim 2012’de Elazığ Havalimanın açılışına geldiğine Elazığ’a Stadyum yapılacağının vaadini vermişti. Bunun için gerekli projelerin hazırlanıp ihaleye girileceğini söylemişti ve bu açıklamanın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen herhangi bir gelişme olmadı. Bundan bir hafta önce ise Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç Elazığ’ın kamuoyu oluşturması gerektiğini ve bu işin fısıldamakla olmayacağını ifade etmişti. Sayın Bakan Elazığ’a geldiğinde Stadyum için ayrılan yeri göstermek için oraya gittiğinde arabasından inme gereğinde bile bulunmamıştı. Bizim için bu kadar önemli olan bir meselede işte bu hafriyatla daha çok yüksel 70 metre yüksekliğinde sanki biz teknik elemanmış gibi eleştirilere maruz kalmıştık. O zaman bu konu çok yazılıp çizilmişti.” Dedi.

“Bakanın Elazığ’a Kastı Ne Bilmiyorum”

Sayın Başbakanımızın Elazığ’a geldiğinde verdiği bu sözden sonra bu söze güvenmek zorunda olduklarına dikkat çeken ÇOBAN, “Ama hala Sayın Bakanın Elazığ’a kastı ne bilmiyorum fakat bunu üzerine alacak bizler değil siyasilerdir. Siyasilerden de bir haftadır ses çıkmadı ama biz buna cevap verilmesini istiyoruz. Biz halk olarak bu projeyle gereken cevabı verecektik. Amacımız bunu ilk başta bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurmak ardından ise on günlük bir imza kampanyası düzenlemekti. “Fısıldamıyoruz Haykırıyoruz, Elazığ Stadyumunu İstiyoruz” sloganıyla kampanyamızın başlayacağını bildirecektik.” Şeklinde konuştu.

“Elazığ’a Olan Bu İlginizden Dolayı Gözlerimiz Yaşardı”

Çoban, “Bunun haricinde buradan Valimizi, Belediye Başkanımıza, Ak Parti İl Başkanına ve Milletvekillerimize seslenip gelin ilk imzayı sizler atın diye seslenecektik. Bunda ne var bizim arkamızda durarak aferin çok güzel bir proje yapıyorsunuz diyerek bir imza atıp destek vermelerini bekliyorduk. Elazığ’a olan bu ilginizden dolayı gözlerimiz yaşardı diye bir siyasi cümlede kurulabilirdi ve bu imza sürecine destek verilebilirdi. Duyarlılığınız için de hepinize teşekkür ediyoruz. Aslında biz bunu yapacaktık imza sürecini başlatıp, geri çekiliyoruz. Gerçektende alandan da çekildik sadece imza işlemi için bir resmi bir yazışma gerekiyordu, bu yazışmayı yaptık onun haricinde taraftarlar derneklerinden ya da taraftarlardan aldığımız 10 kişilik bir ekip o imza kampanyasını yürüteceklerdi ve basın açıklamalarını kendileri yapacaktı gerek gördükleri takdirde. Sonra da kurumlara taraftarlar götürecekti.”

“Biz Ne Konuştuysak Hata Oldu Bunlar Siyaset Yapıyor Denildi”

Ancak bu kampanyaya izin verilmemesinden dolayı siyasileri sert bir dille eleştirerek konuşmasına şöyle devam etti:

“Her konuda olduğu gibi burada birilerinin elini kaldırması bu şehirle ilgili bir söz söylemesi durumunda işte vekilinden ilgili bütün kurumlarına kadar bunlar zaten siyaset yapıyor diyeceklerdi onun için bir kerede siz siyaset yapın şehir için elzem olan şeyleri siz alıp getirin, siyaset kurumuysanız yani siyaset yapın o zaman. Biz ne konuştuysak hata oldu bunlar siyaset yapıyor denildi. Biz hep sustuk ne yapalım dediysek yok dediniz. Anladık iyi tamam da birazda siz siyaset yapın.” Dedi.

“Elazığlı Bürokrat Olmaz Dediniz, Hadi Getirdiğiniz Bürokrat Çalıştırınız”

ÇOBAN, “Elazığlı bürokrat olmaz dediniz hadi getirdiğiniz bürokrat çalıştırınız. Söylenecek çok söz var herkesin adına ama çığlık atıyoruz ama hala üzerimize basılıyor. Siyaset yapıyorsunuz evet yapıyoruz siyaset evet biz bu şehir olarak hepimiz siyaset yapıyoruz.Şehrin mevcut durumunda bir şehir düşünün bu şehir hiç mi kimseye yaramaz bu mudur yani? Demek kimseye yaramamış bütün herkese yaranamayan bir şehir olabilir mi? Eğer doğru bir şehirse çok iyi bir durumda olması lazım eğer yaptıklarınız doğruyduysa yine televizyonların karşısında çıkıp bunlar siyaset yapıyor diyecekler evet işte çünkü boşluk var evet sizde bu boşluğu siyaset yaparak doldurun bazı söylemler insanların kafalarını bulandırmaya gerek yok.”

“Neymiş Bu Fısıltı Vekiller Gidip Bakanın Kulağına Mı Söylüyor”

Şehir olarak stadyumun herkesin hakkı olduğunu dile getiren ÇOBAN, “Var mı bir tane Elazığ’da stadyumu hak etmiyoruz diyen. Yani fısıltıyla olmaz neymiş bu fısıltı. Yani bu vekiller gidip bakanın kulağına mı söylüyor ne yapıyor bunlar. Anlamadım ki bizde dönüp öz eleştiri yapalım yerimizi belli değil projemiz var mı yok hazır mıyız yok kamuoyunda tartışıldı mı yok ne yapıldı mı bilmiyoruz. Biz 2020 olimpiyatlarına aday bir ülkeyiz.Olimpiyatları alacağız bunun yanında Avrupa futbol şampiyonasını alacağız.Biliyorsunuz ki eş zamanlı yürütülüyor bu işler.Yarın 2020 de biz maç seyretmek istiyoruz bu bizim hakkımız değil mi.Buna rağmen biz stadyumun üzerini kapatacağız şunu yapacağız bun u yapacağız o zaman yapın 30 sene önce ki stadyum hala kaç senede yapacaksınız bilmiyoruz.bağırmayın yapacağız Ama bu şehir de bağırmadan hiç bir şey yapılmıyor yani bağıra bağıra oluyor.Yazık bize biz niye bağıralım ki.stadyum yapacaksınız anladık yapacaksınız da söz verildi gelip açıklamada yapıldı.Ama bi kerede bir şeye bizden başlayın daha şehir kalmadı stadyum yapılacak en son şehir burası kaldı bütün işlerimiz böyle gidiyor.Artık gına geldi biz çok şey mi istiyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Muhabir/Arzu Akın