“Elazığspor bu sene çok konuşulacak”

Elazığsporlu futbolcular ve yönetim kurulu Elazığ Belediye Meclis üyesi Adnan Kılınç’ın düzenlediği yemekte basın mensuplarıyla bir araya geldi.Mustafa temizer parkında gerçekleşen yemeğe Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu ve Yardımcısı Atik Birici katıldı.

Yemeğin ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Elazığspor Klüp Başkanı Selçuk Öztürk Elazığ Sporla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“BİZ SON KEZ SANİCA BORU YÖNETİM KURULU İLE BEN BİR GÖRÜŞME YAPACAĞIM”

Basın Mensuplarını sorduğu sorulara cevap veren Öztürk ilk olarak akıllarda kalan Sanica Borunun sponsor olup olmayacağına açıklık getirdi.Öztürk”. Sanica Boru ismini değiştirmemiz için kongre yapmamıza gerek yok. Biz artık şirket olduğumuz için, şirket yönetim kurulundan alacağımız bir kararla kaldırabiliyoruz. Bu hafta yayıncı kuruluş dikkat ettiyseniz Elazığspor olarak anons etmeye başladı. Biz son kez Sanica Boru Yönetim Kurulu ile ben bir görüşme yapacağım. Eğer sponsor olmayacaklarını belirtirlerse Sanica Boru ile artık bağımız kalmadığını ilan edeceğiz. Ama son birkez görüşelim.”dedi.

“ELİMİZDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAPACAĞIZ.”

Önümüzdeki haftasonu deplasmanda oynanacak olan Fenerbahçe maçı ile ilgili pek fazla yorum yapmayan Selçuk Öztürk“Oynanmamış maç konusunda yorum yapmıyorum. Ama Fenerbahçe Maçı’nda 7 puanda olmamızın bir rahatlığı üstümüzde olacak. Torku Konyaspor Maçı’nda mağlup olsaydık farklı bir atmosferle maça gidecektik. Daha rahatız. Birde kadromuza yeni kattığımız oyunculara dikkat ederseniz, genel futbolcu yapısında vardır. Büyük maçlarda farklı bir enstrümantal çalarlar. Büyük maçlarda kendimizi göstermek için ciddi mücadele edeceğiz. Bir de artık takım ruhunu yakaladık. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız.”dedi.

“AKHİSAR BİZİ 3-1 YENECEK VE EZECEK BİR TAKIM DEĞİL”

Geçen hafta oynan Akhisar maçını’da değerlendiren Öztürk “4 haftada 7 puan aslında beklenecek bir puandı bana göre yine oynadığınız takımlar belli. Ben Akhisar Maçı’ndan muhakkak puanla döneceğiz diye hesaplamıştık. Biliyorsunuz o zaman bir arkadaşımızın iyiliği yüzünden 7 tane oyuncumuzun lisansını çıkaramadık. Biz Kayseri ve Konya Maçı’ndaki kadromuzla çıksaydık Akhisar Maçı’ndan puan alırdık. Yani Akhisar bizi 3-1 yenecek ve ezecek bir takım değil. Ama bizim orada bir bahtsızlığımız oldu.”dedi.

“BÖYLE BİR ANTRENÖRÜ ELAZIĞ’A KAZANDIRDIĞIMIZ İÇİN BEN MUTLUYUM.”

Yapılan transferler hakkında sorulan sorulara cevap veren Elazığspor Klüp Başkanı Selçuk Öztürk“Transferlerle ilgili olarak geçen sene olduğu gibi hemen hemen 18 Süper Lig Kulübü’nün içersinde en tasarruflu davranan kulüplerden biriyiz. Rakiplerimizle kıyas yaptığınız zaman bazı rakiplerimizin 3’te 1 oranında harcadığı bir transfer ücretiyle biz yolumuza devam ediyoruz. Orada biz uygun, makul ve mantıklı hareket ederek iyi bir takım kurduğumuza inanıyoruz. Bu takımı kurarken de bizi kabul eden Trond Hoca’ya ve Herman’a teşekkür ediyorum. Trond SOLLİED gibi bir adamı Anadolu’nun bu güzide şehri Elazığ’a getirip antrenör yapmak kolay değil. Başarılı olur veya olmaz onu tartışmıyorum. Elazığspor 2 maç aldı havaya girdiğimizden değil. Belki yarın başarısız olacak ve yollarımızı ayıracağız o ayrı bir konu. Böyle bir antrenörü Elazığ’a kazandırdığımız için ben mutluyum.Ben Trond Hocamızı iki yerde takdir ettim. Birincisi ilk transfer görüşmelerimizde ‘Dedim transfer politikanız nedir?’ cevabı şu oldu. ‘Ben 30 yıllık hocayım. Hiçbir yönetime, başkana ben şu futbolcuyu istiyorum demedim. Dememde. Ben yönetmenim siz senaristsiniz. Ben size istediğim bölgeyi söylerim. O oyuncunun özelliklerini söylerim, gidip bulmak getirmek sizin işiniz. Oynatmak benim işim.’ Ve transfer politikamız böyle oldu. Bize direkt bize bir isim söylemedi. Akhisar’la işi bittikten sonra GEKAS’la bir irtibat içerisine girdik. Osman Bey kardeşimizi GEKAS için gönderdik. VITOLO ve Habip SOW’u oradan görüşmeler neticesinde aldık. Yani hocamız bu ikinci oyuncuyu alın demedi. İkincisi Akhisar Maçı’ndan sonra dedim ki hocam kim kötüydü kim iyiydi. Sonuçta 3–1 mağlup olduk. Cevabı ne oldu? ‘Sahanın en kötüsü ben ve Herman, Herkes iyiydi.’dedi. Bu bir objektif bakış açısı. Ben orada hocayı ikinci kez takdir ettim. Bende Akhisar Maçı akşamı dedim sonuna kadar arkandayım, bu işi beraber yürüteceğiz. Bu şekilde başarılara imza atarak yolumuza devam ederiz.”dedi.

“BEN YENİLSEKTE ÇIKIP KONUŞAN BİR ADAMIM. BEN DÜZ BİR ADAMIM. ”

Öztürk açıklamasının devamında şunları dile getirdi.“Sonuçta biz ve ailem futbolun içinden gelen insanlar değiliz. Ben futbolu bilmek zorunda da değilim. İşimde değil bu benim. Biliyorsunuz biz Elazığspor’a maalesef o başı boşluk kalmışlıktan kurtarmak, şehrimize nasıl bir faydamız, olur, taraftarlarımıza bu memlekette yaşayan insanlarımıza nasıl bir faydamız olur, sonuçta biz Elazığ’da büyüdük. Elazığ’da para kazandık. Çantamızı alıp gitmedik Elazığ’dan. Nasıl bir dönüşümüz olur düşüncesiyle Elazığspor’a sahip çıktık. Ben futbolun içinden gelen bir adam değilim. Sadece şehir milliyetçiliği yaptık. İyikide yapmışız, pişman da değiliz. Ama zaman içerisinde bu işi öğreniyoruz. Bizde bir çıraklık döneminde geleceğiz tabi ustalık dönemine girerken, ha bugün usta olduk demiyorum. Ama ne yaptık bu sene ciddi bir ekip kurduk. Arkadaşlarımız daha profesyonel çalışıyor. Bu işi özveriyle, kendine güvenerek, dürüst, namuslu, şerefli yapan arkadaşlarımızla yürütüyoruz. Bu işleri başarmamızda yardımcı olan Genel Menajerimiz Özgür Bey’e, Sportif Direktörümüz Yasir Bey’e, Futbol Şubemizdeki Zafer Bey’e, Trond Hoca’ya ve bizi tercih edip gelen futbolcularımıza teşekkür ediyorum. Scout Hocalarımız Osman ve Bülent GÜLLÜ’ye çok teşekkür ediyorum. Yönetim Kurulu arkadaşlarımı da sonsuz teşekkür ediyorum. Sistem yavaş yavaş oturuyor. Ben bu konuşmaları 2 galibiyet aldık diye anlatmıyorum. Ben yenilsekte çıkıp konuşan bir adamım. Ben düz bir adamım. ”dedi.

“160 TANE KOMBİNE BİLET SATILDI. UTANDIM BEN”

Maç biletlerinin pahalı olduğunun sürekli gündemde olmasına değinen Öztürk “Elazığspor’un Atatürk Stadyumu kritik süreçlerin haricinde ne zaman dolmuş. Bu Bank Asya’da da aynıydı, 2. Lig’de de aynıydı. 13 Bin kişilik kapasitemiz var. Biz hiçbir zaman dolduramamışız. Ya Elazığspor düşmeye oynarken dolmuş. Dikkat edin hep düşmeye oynarken dolmuş. Kardeşim çıkarken gelin doldurun stadı. Diyorsanız biraz tökezleteyim takımı, yine alta doğru düşürelim. Öylemi yapmamız lazım. Kombine bilet bizim için büyük bir hüsran. Ben şöyle düşünüyorum. Karabük Maçı 3 bin civarında seyircimiz vardı. Konya Maçı’nda 2000-2500 arttı. Yani ben bu konunun zaman içerisinde oturacağına inanıyorum. Bilet fiyatlarına gelince; geçen maç kale arkaları 15’ti 10 yaptık. Taraftarımız dan şunu istiyoruz biz. Maratonumuz kaç lira 25. Yani o kadar da bize yardımcı olsunlar. Yani inanın şu Atatürk Stadı’ndan dolayı 200 milyara yakın AKSA’ya elektrik borcumuz var. Hergün tehdit alıyoruz. İşte şu maçta keseceğiz diye. 400 milyara yakın sosyal tesislerimizin elektrik borcu vardı, 15 senedir yatırılmamıştı geldik biz temizledik.Bu alttan ısıtma da bize çok ciddi bir mali külfet getirdi. 3 ay çalışıyor ama yaklaşık 100–140 milyar elektrik parası geliyor. Yani şimdi topladığınız zaman bugün burada 150’ye yakın güvenlik personelinin ücreti var. 600 Emniyet mensubu arkadaşlarımızın yemeğini karşılıyoruz. Burada çalışan arkadaşlarımızın maaşları var. Çimin bakımı çok maliyetli bir iş, yani bunlar hiç görülmeyen giderler. Yani biz de biletleri böyle yapacağız ki, birde cebimizden kalkıpta stada da para harcamayalım. Rica ediyoruz. Yani bunda da taraftarımız bize yardımcı olsun, bir de süper ligdeyiz yani. Stadyum gelirinden 3 lira paramız arttı. Kulüpte şuan altyapıda 33 tane çocuğumuzu yediriyoruz, içiriyoruz, yatırıyoruz. Elazığspor tarihinden belki ilktir. Bakın hep ilklerin adamıyız. Bu çocukları 300’e yakın sporcunun içerisinden tarama yaparak Elazığ’a davet edip seçmişiz. Bunların içerisinden Diyarbakır’ı, Siirt’i, İzmir’den, İstanbul’dan geleni var. Bunlar bir başarıdır. Hep vız vız bal yok” işte altyapıda biz 33 tane insana orada 3 öğün yemek çıkarıyoruz.Taraftar Grupları’na biz rica ettik. İşte belli bir dönem kale arkasında kalın diye. Bizim bundan beklentimiz neydi ciddi bir kombine bilet satışıydı. Ciddi kombine satışı gerçekleşmedi. Çok komik bir rakamda kaldı. 160 tane kombine bilet satıldı. Utandım ben. Bu takım 2. Ligde ve Bank Asya’da 2000 tane kombine satılmış. Öyle ucuz fiyatlara da satılmamış. Ama gidişata göre stadı ayarlayacağız” diyerek eleştiride bulundu.

“ELAZIĞSPOR BU SENE ÇOK KONUŞULACAK”

Klüp olarak maddi anlamda çok sıkıntıya düşeceklerini ifade eden Öztürk“Kulübün mali durumu sponsorlarımızı kaybetmemiş olsaydık. Bu sene Elazığspor’un aman aman bir sıkıntısı olmazdı. Ben finanse ettiğim için, işte kulübe para verdik geri alalım. Kendimizi kurtaralım. Öyle bir tavrın içerisine girmedim. Dünden bugüne. Verdiğim paradan halen daha bir kuruşunu geri almamışım. Alalım diye bir pozisyonun içerisinde de değiliz. Almaya kalkarsak kulüp çöker. Ben yaptığımız transferleri o 6 milyona göre hesap ederek yapmıştım. Sonuçta 18 oyuncu aldık, ona göre herşeyi ayarlamıştın bir anda 6 milyonun gelmemesi bizi belki ilerleyen günlerde ciddi manada sıkıntıya sokacaktır. Eğer kaynak oluşturamazsak. Stad reklamı anlamında üzgünüz. Maalesef geçen sene reklam veren Elazığ Firmaları’nın bir kısmı vazgeçmiş. Fiyatları aşağı çekmemize rağmen çoğu vazgeçmiş. Gerekçe ekonomik kriz. Aldığımız reklamların çoğu dışarıdan firmalar, ulusal firmalar. Onlar farkına vardı Elazığ bu sene çok konuşulacak. İnanın çok konuşulacak.Ben para yok, para yok demekten yoruldum. Bu kulüp sıkıntıda, işte para yok her toplantıda söylersem, çok özür dilerim bizimkide gevezeliğe dönüşmüş olur. Kendimiz söylüyoruz, kendimiz diniliyoruz. Biz belli projeler yapmışız. Geçen Sayın Valimize projelerimizden bahsettik. Bizim sizlerden beklentilerimiz şunlar. Değerli Muammer EROL Valimizden yarım kalan işlerimiz vardı. Onları ben yeni valimize izah ettim. Sayın valimizde veririz dedi. Birkaç küçük notlarımız vardı. Sağolsun hemen ilgilendi. Yeni valimize ben buradan çok teşekkür ediyorum. Belediye Başkanımıza verdiğimiz projelerimiz var. Yeri gelecek milletvekillerimize vereceğimiz projelerimiz olacak. Onlardan destek bekleyeceğiz.” Dedi.

Öztürk açıklamalarının ardından şunları dile getirdi.

“Benim bu sene diğer rakiplerimize göre, rakip dediğim benim için kimdir, bakın Anadolu kulüplerinden bahsediyorum, Ligde belli kulüpleri ayırıyorum onlar uçmuş, bütçeleri uçmuş şekilleri uçmuş Onlardan geride kalan kulüplere baktığınız zaman bizden 50 milyon lira daha fazla para harcayan adam var. Bakın ben samimi söylüyorum ben 20 milyon lira para bulabilseydim bana destek olunsaydı ben bu Elazığspor’u bugünkü tablosuyla UEFA'ya götürmezsem, şampiyonlar ligini zorlamazsam ben bu işi bırakırdım. Hani diyoruz ya iki galibiyet aldı beklenti yükseldi, beklenti yükselmesin lütfen. Bugün ki şartlarda Elazığspor’un için birinci derecede ligde kalması, ikinci derece ilk 10'un içerisinde bitirmesi büyük başarıdır. Bana 20 milyon destek verilseydi ben o zaman derdim kardeşim UEFA veya Şampiyonlar Ligi’nden birini zorlardım. Bu iş o kadar zor, abartıldığı gibi değil.”

“Ben kulüpler birliği yasasının çıkmasını istiyorum. Destek veren başkanım. Şu anda hükümetimiz, dernek ya tüm kulüpler, kulüpler birliği yasası çıkarmaya hazırlanıyor ha bire öteleniyor. Ben bunun çıkarılmasına destek veriyorum. Kulüpler birliği yasasının çıkmasını ben istiyorum. Cesur bir yürekle, cesur bir sesle. Bunu herkes isteyemez. Kulüpler birliği yasası çıksın o zaman ben herkesi göreceğim. Kulüpler birliği yasasında kardeşim bütçen belli mi belli kaç lira gelirin var 10 lira ayağını 10 liraya göre uzatacan yüzde 20 fazla borçlanabilirsin. ve yöneticiler sadece 2 lira para verilebilir. bütçeler ne oldu otomatikman yerine oturdu. benle diğer kulüpler aynı parayı alıyormuyuz kardeşim, yayın geliri havuzdan galibiyet beraberlik, paralarımız eşit. Kimsenin kimseden fazla aldığı yok”

ARDA TURAN’I GETİRİN ELAZIĞSPOR’A ADAM HUZURSUZ OLURSA 3 GÜN SONRA VERİMLİ OLMAZ.

Elazığspora geçen sene bir çok başarı getiren Aydın Karabulutun ayrılmasına açıklık getiren Öztürk”Şimdi Aydın bize geçen sene ciddi manada faydalı oldu kardeşimiz özellikle ikinci yarıda. Şimdi Aydın’ı ben bir yıldır frenliyordum. Gitmek istiyor, onu yapmak istiyor, bunu yapmak istiyor. Biz biliyorsunuz ara dönemde Aydın çocuğumuzun sözleşmesini de yeniledik. Realize ettik rakamlarını artı 3 yıl daha uzattık. Yani 2016’ya kadar bizdeydi Aydın. Artı Aydın bize o zaman 10 milyon maç başına gelmişti. Üç dört tane de eşimiz dostumuz rica ederek yalvararak hatta ben de kendisine ‘Bak dedim senin hakkında şunlar şunlar konuşuluyor oğlum ama kefillerin sağlam. Onları da mahçup etme bizleri de mahçup etme’ dedim. Urfa’dan ayrılmıştı ne olmuştuysa Aldık kazandırdık. Şimdi tabi Aydın’ı getirirken yine bizi herkes eleştirdi. ‘Aman Urfa’dan kovulan adamı getirdi Elazığspor. Bu mu kadro? Serdar Özkan’ı da getirirken eleştiriyordu bizi kamuoyu. Bu işi bilen bilmeyen gören görmeyen. Neyse Aydın’ı getirdik. Allahı var kefillerini de mahçup etmedi bizleri de mahçup etmedi çocuğumuz oynadı ama son bir buçuk iki ay benim de defalarca motive etmeme rağmen hatta bu kamp burada toplanacaktı ya gelmediler. Gelmeyenlerden biri de Aydın’dı. 10 gün filan gelmedi etmedi. Takım Hollanda’ya gidecek bir gün kala mı kampa katıldılar? Tekrar Ankara’da motive et. ‘Oğlum evladım oyna yavrum çocuğum öyle oldu böyle oldu falandı filandı.’ Psikolog gibi tedavi ediyoruz adamları. Yeri geliyor yapıyoruz. Hepsi bizim çocuğumuz. Neyse destekledik toparladık gönderdik. Yani zaten huzursuzluk oradan başlamıştı dikkat edin Hollanda kampı öncesi. Neyse hadi özürleştik affettik oğlanı git dedik şu oldu bu oldu. Yani biz şöyle baktım. Objektif de bir gözlemciyim. Aydın’ın bize kalırsa çocuğun hayrı olmaz. Olmaz yani. Net. Yani oynamayacak. Yedekte kaldığı zaman huzursuz olacak. Yarın huzursuzluk çıkartacak çocuk. İnsanın elinde değil yedekte kalmak kolay bir iş değil. Huzursuz olacak çocuk, verimli olamayacak. Bilmem ne olacak. En son geldiler bana hatta Mecnun başkan beni bir ay önce aramıştı o zaman. Böyle bir duyum aldık Aydın’ı gönderirseniz biz talibiz falan filan. O zaman da hocamız kalsın dedi bize. Rica etti hocamız. Ama geldi son dönem artık nane limon oldu anlatabildim mi? Nane limon tadı vermeye başladı. Ondan sonra geldiler yanıma. Tamam kardeşim dedik al Allah bahtını açık etsin ne yapalım yani kimseyi zorla tutacak halin yok. Tutarsın baskı pres. Tabi bu Aydın için değil herkes için geçerli. Baskı pres yaparsın tutarsın takımda huzursuzluk yapar. Gönderirsin A2’ye bu defa biz vicdanen huzursuz oluruz. Gerek yok. Herkesle helalleşip ayrılmak en doğrusu. Biz de o şekilde yaptık zaten bir gün kala helalleştik. Aydın’ın bize kendinin ödeyeceği parası artık oradan alıp ödeyecek sonuçta biz Aydın’ın evraklarını almışız. 550 milyon ama 550 milyonun 100 milyonu bize borcu vardı. Onu da karıştırmayın yani. O Göztepe kulübünde oynamıştı o zaman Göztepe kulübü buna bir icra işlemi yapmış sözleşmesinden dolayı. Bir 75 bin bir de 25 bin lira bize icra geldi. Onları da ödedik. Ödediklerimizi de federasyon bizden kesti. Göztepe kulübüne 75’ini ödedi 25’ini de bugün yarın ödeyecek. Anladınız mı? O 100 bin lirayı aldık. Transferinden de bize 450 bin lira yani 450 bin lira bize gelir gelecek. Ona da elli elli senet almışız ufak ufak ödeyecek. Bu yani para kazandırdığı bu. Hatta ben aradım ‘Sen de gerekli açıklamayı tweet’ine at’ dedim. Menajerini aradım. Yani şimdi para kazanarak gittin millet de diyecek ki 5-10 milyon euro mu aldı Elazığspor? Dedim oğlum neyse söyleyin rakamını 450 bin lira. 450 bin liranın da önemi yok. Para da almasaydım gönderecektim. Yolarımızı helalleşip ayıracaktık. Çünkü bizim bu saatten sonra huzursuzluğa tahammülümüz olamaz. Gerek yok. O çocuk da huzursuz olacaktı biz de huzursuz olacaktık. Gerek yok. Yani bunun adı ‘Aydın Karabulut gibi bir oyuncu gönderilir mi? Vay anam vay’ değil yani perde arakası da önemli. Bu adam kim olursa olsun Arda Turan’ı getirin Elazığspor’a adam huzursuz olursa 3 gün sonra verimli olmaz. Doğru mu arkadaş? Doğru”dedi.

Muhabir/Arzu Akın