ŞANLIURFA (İHA) - TEDAŞ'a yaptıkları baskın ve kırılan camlarla kamuoyunun gündemine oturan Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'ne bağlı Başbük Köyü halkı, yaptıklarından dolayı üzgün olduklarını, ancak devletinde kendilerine sahip çıkması gerektiğini söylediler.
2000 kişilik nüfusu ve 3 bin dönüm arazisiyle bölgenin büyük köylerinden biri olan Başbük'te halk, geçtiğimiz Çarşamba günü sabah saatlerinde TEDAŞ Müessese Müdürlüğü binasına gelerek elektrik kesintilerini protesto etmiş, eylem sırasında binanın camlarını kırmışlardı. Müdahale eden güvenlik güçlerine de taş atan köylülerden, gözaltına alınan 8 kişiden 4'ü tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. TEDAŞ binasını basarak elektriksizliğe tepki gösteren Başbük Köyü sakinleri, kuruyan arazilerini basın mensuplarına gösterdi
Verilen elektrik çok düşük olduğu için lambaların yanmadığı, elektronik cihazların çalışmadığı köyde; kadınlar, taşımayla getirilen suyla çamaşırlarını elde yıkamaya başladı. Elektrik olmadığı için kuyular çalışmayınca hayvanların susuz kaldığı köyde en büyük zararı, karpuz, pamuk ve biber ekili tarlalar gördü. Köyde bulunan 15 su kuyusunun elektrik olmadığı için çalışmadığını söyleyen Mahmut Gültepe isimli vatandaş, yaklaşık bir aydır su verilmediği için karpuzların kuruduğunu söyledi. Milyonlarca lira harcayarak ektiği karpuz tarlasında ürünlerin kuruduğunu ifade eden Gültepe, "Halimizi başbakanımıza, ilgililere aktardık ama kimsenin bize faydası olmadı." dedi.
Kuruyan biber tarlasını gösteren Memduh Korkmaz isimli vatandaş ise biberlerinin tamamen kuruduğunu belirterek, yetkililerin elektrik problemine çare bulmasını istedi. Pamuk üreticisi Ahmet Puse da Çarşamba günü yaptıkları eylemden kendilerinin de üzüntü duyduğunu belirterek, "3 aydan beri emek verip borç edip pamuğu bu hale getirdiğimiz halde susuzluk yüzünden ürünümüz kurumak üzere. Bir ay sonra baraj da getirseniz iş işten geçmiştir. Millet perişan, hayvanlar susuzluktan ölmek üzere. Biz derdimize çareyi devletten istemeyeceğiz de kimden isteyeceğiz. Şimdiye kadar bizi 'bugün git yarın gel' diye oyaladılar. Devlet diyor, 'bize zarar vermişsiniz basmışsınız, camları kırmışsınız.' bundan biz de üzgünüz. Devlete zarar vermek istemiyoruz. Çünkü kırılan camlar bizim paralarımızla alınmıştır. Ama devletin bize verdiği zarar ortada. Başbük Köyü bütün umudunu pamuğa bağlamıştır. Millet artık çaresiz kaldığı için bu eylemi yapmıştır." diye konuştu.