Amerika’da yapılan çalışma, elektronik sigara içen kişilerde koronavirüse yakalanma riskinin 5 kat daha fazla olduğunu gösterdi. Araştırmanın olayın ciddiyetini gözler önüne serdiğini belirten Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, elektronik sigaranın zararlarına dikkat çekti. Koronavirüsün bulaşma ihtimalinin elektronik sigara ile kat kat arttığını anlatan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Son dönemlerde elektronik ve ısıtılmış sigara kullanımı ciddi şekilde arttı. Bu aslında sigara bağımlılığının bir benzeri. Ancak hastalıklardan korunmuyor sadece kendinizi yalancı bir emniyete alıyorsunuz. Elektronik sigara kullanırken ortamda maskenizi indiriyorsunuz, tedbirsiz davranıyorsunuz. Dumanı derin çekme ile ortamdaki havayı virüs parçacıklarıyla ciğerlerinize çekiyorsunuz. Zaten varyantlı virüslerin gelmesiyle koronavirüsün bulaş ihtimali kat kat artıyor” diye konuştu.
Elektronik sigaraların normal sigaradan daha zararlı olduğu uyarısında bulunan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Bunlar aslında tütün ürünleri değil. Gliserin içerisine eklenmiş olan nikotin ve esanstan oluşan yağlı bir ürün. Açıkçası bunlar standardize olmadığı için, herkes tarafından kolayca merdiven altında üretilebildiğinden ve bunun yanında içerisindeki kimyasalların yan etkileri bilinmediğinden sigaradan fazla zarara yol açıyor. Sigara bırakmak amacıyla elektronik sigara kullanımının büyük bir hata olduğunu söyleyebiliriz. Sigaranın etkileri nikotin ve yanan yağla beraber alınan o dumanın ciddi yan etkilere neden olabileceğini söyleyebiliriz. Elektronik sigara, sigaradan çok daha zararlı bir durum içeriyor. Kendi kliniğimizde yaptığımız çalışma gösterdi ki bunun hastalık olarak akciğerde yaptığı etki normal sigaranın zararıyla hemen hemen aynı oranda” ifadelerini kullandı.
Sigaranın katranını azaltmak amacıyla geliştirilen filtrelerin de zararı ortadan kaldırmadığını hatırlatan Prof. Dr. Akkoyunlu, “O dönemde kanser riskinin azaldığını söylüyorlardı. 50 yıldır yapılan çalışmalar katran içeriğinin azaltılması, filtre takılması, mekanik filtrelerin kullanılmasının kanser riskini azaltmadığını gösterdi. Bunlar sadece kanserin yerini değiştirmektedir. Katran olduğunda daha merkezi bölgelerde kanser meydana gelirken katran azaldığında daha uç bölgelerde kanser görülüyor. O nedenle sigara, sigara ürünleri ya da sigaraya benzeyen kimyasal maddeler kullandığınızda bunların hepsinin yan etkilerinin oldukça yüksek olduğunu bilmelisiniz” uyarısında bulundu.
Koronavirüse bağlı yoğun bakıma yatışları sigara içen kişilerin oluşturduğunu anlatan Prof. Dr. Akkoyunlu, “İnsanlar ‘arkadaşım sigara içiyor, bakalım koronavirüs bulaşacak mı?’ diye düşünüyorlar. ‘Enfeksiyon kaptı ama ölmedi, sigara içenler ölmüyor’ diye yanlış bir algıya kapılıyorlar. Türkiye’de zaten koronavirüse bağlı ölümler yüzde 1’in altında. Bu bakış açısı bizim psikolojik bir yanılsamamız. Yoğun bakımlara baktığımızda bunların büyük bir kısmını sigara içenler oluşturuyor. Sigara içenler çok daha fazla hasta oluyorlar. Yoğun bakımları görüyoruz sigara içenler hastalığı çok daha ağır geçiriyorlar. Sigara içenler koronavirüsten çok daha fazla hayatını kaybediyor” dedi.
Elektronik sigaranın normal sigaraya göre masum gösterildiğini söyleyen Ergün Akşahin, “Elektronik sigara kullanımını kesinlikle onaylamıyorum. ‘Sigarayı bırakamıyorum’ diyenlere inanmayın. Bırakmak istedikten sonra kolay. Sigarayı bırakalı 15 yıl oldu. Nefes alışım, yemeklerin tadına kadar her şey değişti” diye konuştu. İclal Saraçoğlu adlı bir diğer vatandaş koronavirüs nedeniyle bu dönemde sigarayı bırakmak gerektiğini ifade etti. Sigaranın her türlüsüne karşıyım diyen Abdurrahman Peçenek, “Bu madde vücuda zarar veriyor, keseye zarar veriyor. Hiçbir şekilde faydası olmayan bir madde. 58 yaşındayım ve bu zamana kadar hiç sigara kullanmadım. Kullanmayı da düşünmüyorum” dedi.
DHA