MUĞLA (CİHAN)- AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Muğla'daki 6 ay olan turizm sezonunu 12 aya çıkaracaklarını söyledi. Erdoğan, kredi kartı konusunda vatandaşları uyardı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Muğla'daki toplu açılış töreni ve Marmaris'teki programının ardından Fethiye'ye geldi. Marmaris'ten helikopterle Fethiye'ye geçen Erdoğan, kara yolu ile mitingin yapılacağı Cumhuriyet Meydanı'na geldi. Havadan 4 helikopter , denizden de Sahil Güvenlik botları tarafından korunan miting alanına gelen Erdoğan'a, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu ve Muğla milletvekilleri eşlik etti. Boynuna Fethiyespor atkısı asılan Başbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'la birlikte alandakileri selamladıktan sonra konuşmasına başladı.
YAZ KIŞ TURİZM OLSUN MUĞLA'DA
11 yıllık iktidarları süresince Muğla'da 5,4 katrilyon TL yatırım yaptıklarını anlatan Erdoğan, son 2 yılda yapılan 13 trilyonluk yatırımların açılışını yapmak için Muğla'da bulunduklarını söyledi. Muğla'da turizmin 6 ayla sınırlı kalmasından duyduğu rahatsızlığı dile getiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: "Uluslararası toplantılar için Muğla ve Antalya'da adımlar atalım, kışın oteller kapalı olmasın. Bunu biz yaparız. Sadece yazın çalışan bir Fethiye değil, Marmaris, Milas, Bodrum değil yaz kız çalışan bir Muğla istiyoruz. 2002 yılında Türkiye'ye 13 milyon turist geliyordu. 2012 yılı sonunda bu rakam 35,7 milyon turiste ulaştı. O zaman Türkiye'ye turist gelmeyecek diyorlardı. Turizmi yasaklarlar diyorlardı. O zaman 8,5 milyar dolar turizm geliri 29 milyar dolara ulaştı. Bu yıl 30 milyar doları aşacağız. Rakamlarla 2013 yılında 2012 yılını geride bırakacağız.”
KREDİ KARTI ALIRKEN DİKKAT
Konuşmasının bir bölümünde kredi kartı harcamalarına da değinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, faiz lobisine dikkat çekti. Erdoğan, "Kredi kartlarını almada hassas olun. Faiz lobisinin en büyük kaynağıdır bunlar. Yorganınız kadar ayağınızı uzatın. Sonra bunlara malzeme olamayın. Elinizde ne var ne yok alır götürürler. Bu konuda hassas olun.” diye uyarılarda bulundu.
FETHİYE'YE İSMİNİ VEREN ŞEHİDİMİZ SURİYE'DE
AK Parti hükümeti olarak dış politika konusunda kendilerini eleştirenler olduğunu ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye politikasına farklı bir açıdan yaklaştı. Fethiye'ye ismini veren ilk Türk hava şehidi Yüzbaşı Fethi Bey'in mezarının Suriye'de olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Fethiye ismi nereden geliyor biliyor musunuz? Şehit pilot yüzbaşı Fethi Bey'den geliyor buranın ismi. Kimdir bu Fethi Bey? 1913 tarihinde Fethi Bey Suriye'de uçuş yaparken uçak düşüyor ve şehit oluyor. İlk hava şehidimiz. Fethi Bey'in kabri nerede? Şam'da. Emevi Camii'nin yanı başında. Şimdi bize Suriye ile neden ilgileniyorsunuz diyenlere soruyorum. Bizim orada şehitlerimiz var. Fethi Bey oraya gittiyse orada iz bıraktı. Bizim Suriye ile ortak medeniyetimiz var. Bizim orada Fethiye'ye adını veren şehidimiz var. Bizim Suriye'de kardeşlerimiz var. Nerede şehidimiz varsa oraya gideriz. Kosova, Bosna Hersek'e Makedonya ya sürekli gidiyoruz. Orada tarihimiz var bizim. Gideceğiz. Onları ayağa kaldırıyoruz. Gitmezsek ecdadımız bize bunu sorar. İçine kapanan büyük devlet olamaz. Kapılarını herkese kapatan büyük devlet olamaz.” dedi.
ETNİK KÖKENDEN KORKAN DEVLET BÜYÜK OLAMAZ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuşmasının geri kalan bölümünü ise şöyle sürdürdü: "Vatandaşının dilinden, etnik kökeninden, şarkısından korkan büyük devlet olamaz. Vatandaşını Türk, Kürt, Boşnak, Roman, Laz diye ayıran devlet büyük olamaz. Türkü kadar Laz'ı da Abaza'sı da Kürdünü de seviyorum. Allah beni yarattığı gibi onları da yarattığı için seviyorum. Dayatmalar yapan, baskı yapan büyük devlet olamaz. Büyük devlet Ege'yi kucakladığı kadar aynı şefkatle Doğu'yu, Güneydoğu'yu da kucaklayacaktır. 'Dinsel milliyetçilik yapmayacağız' dedik. Bize hor baktılar. Kızlarımızı üniversitelere gönderemedik. Birçok kızımız bu yüzden ülkesini terk etti. Şimdi hepsi üniversitelere gidiyor. Ne oldu var mı sıkıntı? Kamuda hepsi çalışıyor. Şimdi herkes el ele geleceğe yürüyor.”