Elon Musk'ın Twitter hamlesi gündemdeki yerini koruyor. Ünlü milyarderin Twitter'ın en büyük hissedarı olması oldukça sürpriz olsa da bu hamleyi fırsata dönüştürmek isteyenler de yok değil. Örneğin; Trump destekçileri eski ABD Başkanı'nın hesabının yeniden açılması için Elon Musk'a seslenmeye başladı. Ancak Twitter çalışanları Elon Musk'ın şirketin yönetim kurulunda bir koltuk kazanmasından oldukça kaygılı, hatta onların panikledikleri bile söylenebilir.
Reuters'ın haberine göre, dört Twitter çalışanı, Musk'ın, kötü niyetli kullanıcılar ve zararlı içerikle ilgili politikaları üzerinde etkili olmasından kaygılandıklarını söyledi. Dört çalışan, yönetim kuruluna girmesiyle birlikte Musk'ın ılımlılık konusundaki görüşlerinin, Twitter'ı sağlıklı bir söylem yeri haline getirmek için yıllardır gösterilen çabaları zayıflatabileceğini, bu durumun, trollerin ve toplu saldırıların gelişmesine yol açabileceğini belirtti.
Trump'ın Facebook ve Twitter'daki yasağının ardından Elon Musk, birçok insanın ABD teknoloji şirketlerinin "ifade özgürlüğünün fiili söz sahibi" olarak hareket etmesinden memnun olmayacağını tweet'lemişti.
Musk, yeni bir yönetim kurulu üyesi olarak ne yapmak istediğini açıkça belirtmiş değil. Ancak Twitter'da etkin olacağına ilişkin niyetini dile getirmişti. Musk, Twitter'ın yüzde 9,1'lik hissesini satın aldığını açıklamadan bir hafta önce, 80 milyon takipçisine Twitter'ın ifade özgürlüğü ilkesine uyup uymadığı konusunda bir anket yapmıştı ve çoğunluk 'hayır' oyu vermişti.
Cezalandırılma korkusuyla isminin açıklanmamasını isteyen Twitter çalışanları, Musk'ın kendisini eleştirenlere saldırmak için Twitter'ı kullandığı önceki olayları işaret etti. Örneğin Musk, 2018'de Tayland'da bir mağarada mahsur kalan çocukları kurtarmaya yardım eden İngiliz bir dalgıcı "sübyancı" olmakla suçlamıştı. Ancak 2019 yılında dalgıç tarafından açılan hakaret davasını ise Musk kazanmıştı.
Bir Twitter sözcüsü, konuya ilişkin görüş bildirmesi talebi üzerine, Salı günü şirketten yapılan açıklamayı yineledi. Bu açıklamada, Twitter'ın yönetim kurulunun, şirketin verdiği "tüm hizmetleri kapsayan önemli tavsiye ve geri bildirim rolü oyladığı" kaydedildi; gündelik faaliyetleri ve kararları ise Twitter idaresi ve çalışanlarının yürüttüğü belirtildi.
Bir Twitter sözcüsü, konuya ilişkin görüş bildirme talebine yanıt verdi ve yönetim kurulunun "tüm hizmetleri kapsayan önemli bir danışmanlık ve geri bildirim rolü oynadığını" söyledi. Ancak günlük operasyonların ve kararların Twitter yönetimi ve çalışanları tarafından alındığını belirtmeyi de ihmal etmedi. Sözcü, "Twitter, politikalarının ve kurallarının geliştirilmesi ve uygulanmasında tarafsızlık taahhüdüne bağlıdır" dedi.
Ancak Reuters'ın konuştuğu bazı çalışanları, şirketin buna bağlılığından pek emin olmadığını ima etti. Bir Twitter çalışanı, "Yönetim kurulunun etkisinin olmadığına inanmakta zorluk çekiyorum. Eğer durum buysa, Elon neden yönetim kurulunda bir koltuk sahibi olmak istesin ki?" dedi.
Ancak Reuters'in konuştuğu diğer çalışanlar, Musk'ın katılımının yeni özellik ve ürün lansmanlarının hızını artırmaya yardımcı olabileceğini ve aktif bir Twitter kullanıcısı olarak yeni bir bakış açısı sunabileceğini söyledi.
Bir çalışan, yönetim kurulunun Twitter içindeki tartışmalarda diğer teknoloji şirketlerinden daha fazla öne çıktığını söyledi. Mark Zuckerberg'in Meta'yı çift sınıflı bir hisse yapısıyla kontrol ettiği söyleniyor. Ancak Twıtter'ın Meta'nın aksine, tek sınıf hisseye sahip olduğu, bunun da Twitter'ı Musk gibi aktivistlere karşı daha savunmasız hale getirdiği belirtiliyor.