Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bilgi ve teknoloji alanındaki gelişmelerin insan hayatına etkilerinin sosyolojik olarak irdelenmesi gerektiğini belirtti.
Yıldız, Erciyes Üniversitesi'nde düzenlenen 2. Ulusal Bilişim Kongresi'nin açılışında yaptığı konuşmada, ülke çapında yaptıkları işlerin odağına insanı koyduklarını ifade ederek, "Bilgi ve teknolojideki gelişmelerin insan hayatına etkilerinin sosyolojik olarak irdelenmesi gerekir. Eğer böyle yapmazsak, geleceğe bütün komplikasyonlarıyla beraber aldığımız bir dünya bırakırız" dedi.
Bütün hizmetler ve teknolojik gelişmelerin insan odaklı olmadığını dile getiren Yıldız, dünyada 2,4 milyar insanın bilişim teknolojilerinden faydalandığı bir ortamda, 1,5 milyar insanın hala elektrikle tanışmadığını kaydetti.
Bilişim teknolojilerindeki gelişmelerin tüketici alışkanlıklarını değiştirdiğini anlatan Yıldız, şunları söyledi:
"Türkiye'de 16 milyon kişi bilişim teknolojisiyle bir şekilde tanışıyor. Kore'de 50 milyon insan arasında internet bağımlılığı tıbben teyit edilmiş olan 2 milyon insan var. Bunun mutlaka sosyolojik açıdan irdelenmesi lazım. Türkiye'nin nüfusu 75 milyon ve 106 milyon adet cep telefonu var. Çocuk ve yaşlı nüfusu çıkardığımız zaman geriye kalan 50 milyon nüfusta, 64 milyon cep telefonu abonesi var. Bir Miraç Kandili'nde 1 milyar mesaj çekiliyor. Günlük cirosu 90 milyon lira olan bir sektör karşımıza çıkıyor. Bu sektörün toplam cirosu 22 milyar liraya ulaşıyor. Türkiye'nin Edirne'den Kars'a, Sinop'tan Hatay'a kadar olan elektrik dağıtım cirosu 22 milyar lira. Tüketici alışkanlıklarını ciddi şekilde değiştiğini görüyoruz. Bunu sonucunda kendimizden kattığımız ve duygularımızı yansıttığımız yapı yerine tamamen mekanik hale gelen bir yapı ortaya çıkıyor. Bu işin duygu, his ve insan yanını mutlaka kontrol etmek durumundayız. Her şey para demek değildir. Bu kısımları kontrol ettiğimiz takdirde tüm bu teknolojik gelişmelerin bize fayda sağladığını görüyoruz."
İnternette ahlaki açıdan istenmeyen sitelere filtre konulduğunu, teknoloji kullanılırken olumsuz yönlerin ortadan kaldırılması için yeni teknolojiler geliştirildiğini bildiren Yıldız, şöyle devam etti:
"Bu sektörü çok iyi kurgulayabilmemiz lazım ki bize fayda sağlayabilsin. Aşırı hız felaket getirmeden kontrol edilmesi lazım. Bizim internet bağımlısı olmadan, ekstremlerle yetinmeden, ifrat tefrit noktalarında bulunmadan normal hayatımızı daha da normalleştirmeyle alakalı çabalarımızın devam etmesi lazım. Kendimizden bir şeyler kattığımız, duygumuzu, sevgimizi, kalbimizi ortaya koyabildiğimiz bir yapıya kavuşmamız lazım. Türkiye, vicdanıyla, kalbiyle, aklıyla beraber büyüyor. En önemli kaynağı olan insan kaynaklarıyla birlikte büyümesi lazım. Onun için bilişimin sosyolojik etkilerinin göz ardı edilmemesi gerekir."
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkan Yardımcısı Muhterem Çöl, bilişimin sektör olmasının yanı sıra yaşam biçimi haline geldiğini, bilişim sektörünün diğer sektörlere öncülük ederek yeni iş alanları oluşturduğunu anlattı.
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral de, bilişim alanındaki hızlı gelişmelere rağmen, toplumda henüz bu konuda yeterince bilinç oluşmadığını kaydetti.
Türkiye'nin gelişmesi için bilişim alanında vizyon oluşturulması ve beyin dönüşümünün sağlanması gerektiğini ifade eden Meral, Türkiye'nin son 10 yılda her alanda önemli mesafeler kat ettiğini, 2023 vizyonu kapsamında Türkiye'nin dünyanın en güçlü ülkeleri arasında yer alabilmesi için iş adamlarının da vizyonlarını buna göre ayarlamaları gerektiğini söyledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz