Erdoğan: Bankacılık Sektörüne Bir Kez Daha Sesleniyorum Faizleri Lütfen Makul Seviyelere Çekin (4)

- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan; "Milletin temsilcileri olan bizler, gerekirse acı ilaç mahiyetinde önlemleri alması kaçınılmaz hale gelir. Hep doların baskısı altında kalmamalıyız. Bakıyorsunuz o dolarizasyonu yönetenler durdukları yerde çok ciddi paralar kazanıyorlar. Bende bugün dedim ki, yeni bir adım atalım. Altın borsasını güçlendirelim. Enstrüman olarak altın üzerinden münasebetlerimizi geliştirelim. Bize yakışan da budur. Ama bundan koptuk. Bobini sürüyor, basıyor doları oradan kazanıyor. Yorulmuyor, terlemiyor. Altın borsasını o yüzden çok çok önemsiyorum" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Borsa İstanbul'da yapılan, "Borsa İstanbul ile İslam Kalkınma Bankası Arasında İmzalanacak Stratejik İş Birliği İçin Mutabakat Zaptı Gong Töreni"nde konuştu. Tören, 15 Temmuz belgeseli ile başladı. Ardından, Ankara Hacı Bayramı Veli İmam Hatibi Ahmet Karalı tarafından Kuran-ı Kerim okundu. Borsa İstanbul Başkanı Himmet Karadağ, ilk olarak kürsüye çıktı. Karadağ, Borsa İstanbul'un FETÖ ile mücadelesine değindikten sonra, "Borsa İstanbul, 15 Temmuz'da işgale uğrayan tek finans kuruluşu oldu. Şehitlerimizin aziz ruhları şad olsun. Borsamıza Cuma gecesi yapılan bu hain saldırıya inat ilk işlem gününde normal operasyonlarımıza devam ettik" dedi. Törende, İslam Kalkınma Bankası Başkanı Dr. Bandar Hajjar de bir konuşma yaptı. "MİLLETİN TEMSİLCİLERİ OLAN BİZLERİN, GEREKİRSE ACI İLAÇ MAHİYETİNDE ÖNLEMLERİ ALMASI KAÇINILMAZ HALE GELİR" Bankacılara seslenen Erdoğan konuşmasının devamında, şu ifadeleri kullandı: "İşsizlik bakın yüzde 11'in üzerinde bu ülke bu hale düşmeli mi? Düşmesini istemiyorsak bizim ihtiyacımız yatırım üretim, istihdam ve rekabettir. Yatırım olabilmesi için girişimcinin gerekli olanakları yakalaması lazım. Ancak paradan para kazanmaya alışmış bu bankacılık sistemi kredi noktasında gerekli desteği vermiyor, veriyorsan çok yüksek faizli veriyor. Girişimci korkak, ürkek oluyor bu durumda. Usulüne uygun bir şekilde yapılırsa millet, inanıyorum ki ayağa kalkar. Yapılmazsa haksızlığa eninde sonunda isyan eder. O zaman milletin temsilcileri olan bizlerin, gerekirse acı ilaç mahiyetinde önlemleri alması kaçınılmaz hale gelir." "İSTANBUL FİNANS MERKEZİMİZ OLSUN" İstanbul'un finans merkezi haline gelmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "İstanbul'u finans merkezi haline getirme projemiz sadece bizim için değil tüm dostlarımız için önemli bir fırsattır. Bunun adımını başbakanlığım döneminde attım. Muhalefet felaket bir şekilde üzerime saldırdı. Dünyada paranın hep merkezleri vardır. Siyasi merkez farklıdır, finans merkezi farklıdır. Türkiye'de de tarihi konumu itibariyle İstanbul'un finans merkezi olması dışında daha doğal, tabi ne olabilir. Ankara siyaset, İstanbul finans merkezimiz olsun. Çok direndiler. Şu anda inşaatlar yükseliyor. İnşallah İstanbul Anadolu yakasında finans merkezi inşaatları yükseliyor. İstanbul'un bu noktada merkez şehirlerinden biri olacaktır. Faizsiz finans sistemi güçlendirmeliyiz. Türkiye Varlık Fonu da finans ihtiyacımızı karşılama noktasında, bir diğer önemli aracımız haline dönüşecektir" açıklamasında bulundu. "HEP DOLARIN BASKISI ALTINDA KALMAMALIYIZ" Erdoğan, "Hep doların baskısı altında kalmamalıyız. Bakıyorsunuz o dolarizasyonu yönetenler durdukları yerde çok ciddi paralar kazanıyorlar" dedi. "ALTIN BORSASINI GÜÇLENDİRELİM" Erdoğan, "Bende bugün dedim ki yeni bir adım atalım. Altın borsasını güçlendirelim. Enstrüman olarak altın üzerinden münasebetlerimizi geliştirelim. Bize yakışan da budur. Ama bundan koptuk. Bobini sürüyor basıyor doları oradan kazanıyor. Yorulmuyor terlemiyor. Altın borsasını o yüzden çok çok önemsiyorum. İlgili kurumlarımız başta Merkez Bankası olmak üzere çok daha fazla çalışmalı. Çünkü o ayrı bir özgüven verecektir. Altın farklı bir şey. Onun için de taraflar için hayırlara vesile olmasını diliyorum" diye konuştu. Konuşmaların ardından mutabakat zabtı imzalandı ve gong çalındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan törenin ardından Atatürk Havalimanı'na geçerek Ankara'ya hareket etti.