Türkiye'yi sarsan gözaltılar sonrasında Erdoğan- Başbuğ görüşmesi tekrar gündeme oturdu.
RUŞEN ÇAKIR: SÜRPRİZ DEĞİL
Emekli orgenerallerin gözaltına alınmasının sürpriz olarak değerlendirmenin yanlış olduğunu söyleyen Vatan Gazetesi yazarı Ruşen Çakır, 'Bu operasyon Başbuğ-Erdoğan görüşmesinde gündeme gelmiştir. Emekli generallerin askeri lojmanlardan alınması da bunu gösteriyor. Ergenekon soruşturmasının halen aktif olarak görev yapan kamu görevlilerine uzanıp uzanmayacağını merak ediyorum' dedi.
Sabah Gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak da Ergenekon operasyonu kapsamında bugün yaşanan gözaltıları sürpriz olarak görmediğini söyledi. Org. Başbuğ ile Başbakan Erdoğan'ın yapmış olduğu görüşmede bu gözaltıların da mutlaka gündeme geldiğini düşünen Ilıcak, Kanal D'ye konuştu. 'Zamanında ben de kullanılmıştım. Mustafa Balbay ve Büyükçelebi gibi gazeteciler bizzat meselenin içinde olmayabilir ama mutlaka dirsek temasları olmuştur" diyen Ilıcak, gözaltıların ardından Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ümit Zileli'nin kendisine yönelik sert sözlerine de yanıt verdi.
İşte Nazlı Ilıcak'ın o açıklamaları...
"OPERASYONUN GENİŞLEMESİNİ BEKLİYORDUM"
"Ben şahsen Ergenekon'un genişletilmesini bekliyordum. Özellikle Hurşit Tolon'un ve de Şener Eruygur'un isimleri geçiyordu çokça... Şener Eruygur'u özellikle Emekli Oramiral Özden Örnek'in günlüklerinden biliyoruz; 'Sarıkız Operasyonu' sıkıntıya girince 'Ayışığı' darbe teşebbüsüne giriştiğinin bilincindeyiz. Ardından Taraf gazetesinde de çıktı, 'Cumhuriyet Çalışma Grubu'nu kurdu ve Sivil toplum kuruluşlarıyla bazı faaliyetler yürütmenin dışında fişleme işlemlerine de girişti. Şener Eruygur bazı mitinglerde de ön plandaydı, bütün bunları yan yana koyunca bazı yasa dışı faaliyetlerle ilişkide olabileceğini düşünüyorum. Ama Ergenekon ile ne kadar ilgisi var bilemiyeceğim.
Hurşit Tolon'a gelince, Emekli Oramiral Özden Örnek'in günlüklerine bakarsanız; 'Biz şu toplantıları yaptık, komutanlar da laikliğe ne kadar bağlı olduklarını söyleyecekler' deniliyordu. Bunun ardından, bakınca, bazı beyanatlarda bulunuyordu. Bunlar bana danışıklı dövüş gibi geliyor. Ergenekon kapsamında tutuklu bulunan Ümit Sayın'ın konuşması var. Sayın, istihbarat görevlisi askerle konuşuyor ve 'Merak etmeyin' diyor. 'Tolon emekli olacak ancak onun kurduğu yapıyı Org. Başbuğ koruyacak' diyor. Ümit Sayın'ın notlarıyla ortaya çıkan 1'nci Ordu Komutanlığı'nda bazı düzenlemeler olduğu...
"HEPİMİZ BALBAY'IN 'GENÇ SUBAYLAR RAHATSIZ' MANŞETİNİ HATIRLIYORUZ"
"Mustafa Balbay veya Büyükçelebi ise bizzat meselenin içinde olmayabilir ama 12 Mart öncesi 9 Mart'ta gündeme gelen cunta gibi.. Askerler işin içindeydi ama Genelkurmay Başkanı onlarla işbirliği yapmadı, 9 Mart olmadı. O zaman Devrim Gazetesi vardı.. İlhan Selçuk da dahil bazı gazeteciler bu konuda rol aldılar. Aşırı yıpratma yayınları yapıyorlardı. Deniz Gezmiş alkışlanıyordu, 'Atatürk'ün izinden giden bir genç' olarak. Şimdi de 'Kuvay-ı Milliye' adı altında bazı örgütlenmeler yapılmış çok benzerlikler var. Aşırı bir ulusalcılık hakim.. 'Sevr hortlatılıyor' düşünceleri... Hep aynı şeyler altında bir darbe zemini oluşturuluyor. Bu gözaltına alınan gazeteci arkadaşlar silah alıp vermez ama mutlaka bir dirsek temasları olmuştur. Belki iyi niyetliler. Ama hepimiz Mustafa Balbay'ın 'Genç Subaylar Rahatsız' manşetini hatırlıyoruz..
ÜMiT ZİLELİ'NİN SERT ELEŞTİRİSİ
Nazlı Ilıcak, Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ümit Zileli'nin bir televizyon kanalında, Ilıcak'ın Mustafa Balbay ile ilgili açıklamaları nedeniyle, 'Ayağını denk alsın, onu uyarıyorum' sözüne de yanıt verdi. Ilıcak şöyle konuştu;
"Mustafa Balbay'ın Ergenekon meselesiyle alakası var mı bilemem. Direkt kendisini hedef alan bir açıklama yapmadım ben.. Ergenekon ile ilişkisini bilemem ama olayın 12 Mart öncesi sistemle benzerliklerini görüyoruz. Bir 'ulusalacılık', bir 'İkinci Kurtuluş Savaşı' söylemi bağlamında... Andıç meselesinde de gördük bu tip olayları. Taraf'ın yayınladığı bazı 'eylem planı' gibi belgeler var... Bunlar doğru belgeler bu gibi hazırlıklar oluyor. Ancak üst düzey komutanlar buna fırsat vermiyor. Org. Büyükanıt karşı çıktı ve şimdi Org. Başbuğ da buna fırsat vermiyor."
"ERDOĞAN ORG. BAŞBUĞ İLE BU GÖZALTILARI GÖRÜŞTÜ"
"Org. Başbuğ ve Erdoğan'ın yaptıkları görüşmede bu operasyonu da konuştuklarını düşünüyorum. Emekli komutanların bu şekilde gözaltına alınması ilk defa oluyor. Bence bu bilgi Org. Başbuğ'a mutlaka verilmiştir. Genelkurmay Başkanı'nın da haberi vardır. Bunu da kutlamak lazım ayrıca. Askerlerin arasından çürük elmalar ayıklandığında askerin de toplum genelinde yüksek olan güvenilirliği daha da artacaktır."
"BEN DE KULLANILMIŞTIM"
"Ben de daha önce milliyetçilik anlamında kullanıldım. Bunu itiraf ediyorum. 12 Eylül öncesi beni de kullandılar.. 'Kemalist' çevrede özellikle Atatürkçü demiyorum 'tırnak içinde Kemalist' diyorum, iki önemli düşman belirlendi. Bölücülük ve şeriat... Sanki bu tehlikeler çok yakınmış gibi bir altyapı hazırlandı."