İSTANBUL (ANKA) - Başbakan Erdoğan, yapılan canlı bomba saldırısını, "Bütün bunların hepsi ülkemizin refahına, huzuruna ne yazık ki yönelik saldırılardır. Biz bütün bunlara karşı, dik duracağız, diri olacağız, bir olacağız, beraber olacağız ve bunları aşacağız" diye değerlendirdi.
Erdoğan, Ambulans Dağıtım Töreni'nde yaptığı konuşmada, başta terör olmak üzere bugün devam eden bazı sorunların sadece ve sadece Türkiye'nin büyümesini engellemeye, ilerlemesini yavaşlatmaya dönük girişimler olduğunu söyledi. Ankara'da ABD Büyükelçiliği'nde canlı bomba saldırısını da örnek gösteren Erdoğan, şöyle devam etti:
-"CANLI BOMBA PARAMPARÇA OLMUŞTUR, TETKİKLER SÜRÜYOR"-
"İşte bugün Ankara'daki gelişme Ankara'da bildiğiniz gibi Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçilik Binası'nın personel girişine, ne yazık ki bir canlı bomba saldırmak suretiyle orada arzu etmediğimiz bir neticeye vesile oldu. Ve tabii ki bu, terörün uzantıları, başında beri söylediğimiz gibi bu ortak mücadeleyi dünyanın her yerinde birlikte vermemizin gereğini söyledi. Şu anda bütün güvenlik görevlisi arkadaşlarımız orada tetkiklerini, incelemelerini yapıyorlar. Sağlıklı neticeler tam olarak ortaya çıktığında gerekli açıklamalarımızı, başka İç İşleri Bakanım olmak üzere yapacaktır. Şu anda tabii ki bu canlı bomba, kendisi paramparça olmuştur. Bunun yanında özel güvenlik ekibinden orada, bir rivayete göre bir, bir rivayete göre de iki vatandaşımız orada rahmeti olmuştur. Yaralılar da var. Onlara acil şifalar diliyorum. Bütün bunların hepsi ülkemizin refahına, huzuruna ne yazık ki yönelik saldırılardır. Biz bütün bunlara karşı, dik duracağız, diri olacağız, bir olacağız, beraber olacağız ve bunları aşacağız."
-"ŞEHİTLERİN KEMİKLERİN SIZLATMAYACAĞIZ"^-
Erdoğan, diğer taraftan hiçbir şehidin kemiklerini sızlatmayacaklarını, onların ruhunu muazzep etmeyeceklerini vurgulayarak, "Sizleri incitecek, sizleri mahcup edecek, sizlerin başını öne eğecek hiçbir girişimin içinde bulunmadık, bulunmayacağız. Tamamen anayasal, tamamen yasal, meşru yollardan milletin değerleri ile örtüşen şekilde kardeşlik sürecini ilerleteceğiz" dedi.
-"MİLLETİMİZİN HAYIR DUASI OLDUKÇA BU ÜLKE GÜÇLENMEYE DEVAM EDECEK"-
Millet olarak umutlarını hiçbir zaman yitirmeyeceklerini ve karamsarlığa kapılmayacaklarını vurgulayan Erdoğan, "Hayallerimizi asla ertelemeyeceğiz.İyi niyetle çıktığımız bu yolda inşallah hayırlı neticeler alacak, Türkiye'nin önünü açacak, istikrarla ve güvenle büyütmeye devam edeceğiz. Milletimizin desteği, Milletimizin hayır duası bizimle oldukça, bu ülke büyümeye, güçlenmeye devam edecektir" diye konuştu.
-"SAĞLIKTA SESSİZ DEVRİM GERÇEKLEŞTİ"-Türkiye'nin son 10 yılda gerçekleştirdiği sağlık yatırımlarından bahseden Erdoğan, 20 yaş üstü vatandaşların, Türkiye'nin hangi noktadan nerelere geldiğin çok daha iyi bildiğini söyledi. Türkiye'nin son 10 yılda sağlık alanında çok büyük ilerleme kaydettiğini belirten Erdoğan, "Adeta sessiz bir devrim gerçekleştirdi. Son 10 yılda öyle bir atılım gerçekleştirildi ki inanın dünya bu atılımı hayranlıkla izliyor. Gıptayla izliyor ve Türkiye'yi örnek alıyor" diye konuştu.
Erdoğan, bundan 10 yıl öncesine kadar insanların hastalığın ızdırabını çektikleri kadar, sağlık hizmetlerinin, hastanenin ızdırabını da çektiğini, ambulans sirenini ise çok nadir olarak duyulduğunu, ambulansın sokaklarda, caddelerde ayda yılda bir görebildiğini kaydetti. Bu nedenle acil bir durum olduğunda hiç kimsenin aklına ambulans çağırmak gelmediğini belirten Başbakan Erdoğan, "O ambulansın vaktinde ulaşacağına dair kimsenin umudu yoktu. Bunu bir Başbakan olarak ben yaşadım. Üç yaralı arkadaşım trafik kazasından sonra ambulansa adeta istifleme koyarak hastaneye götürdüler. Yanımızda hemşire bile yok. Damdan düştük. Damdan düştüğümüz için de işte bu göreve geldiğimizde "biz bunu millete yaşatmayacağız' dedik" diye konuştu.
-"BAZILARININ ÖLÜLERİ BİLE HASTANEDE REHİN KALIYORDU"-
Hastanın binbir zorlukla sokağa indirilerek otobüs ve dolmuşa bindirildiğini, para varsa taksiyle karga tulumba hastaneye götürüldüğünü söyleyen Erdoğan, asıl çilenin ise hastaneye ulaşınca başladığını, hastaların odadan odaya, hatta hastaneden hastaneye dolaştırıldığını söyledi. İlaçların bulunamadığını ve eczane çilesinin yaşandığını kaydeden Erdoğan, "Yani hastaneye sağlam giren hasta çıkıyordu. Reçetenizde yazılan ilaçların eczanelerde bakıyorsunuz yarısı var, yarısı yok. Ondan sonra da farklı eczanelere gidip o ilaçları ücretle almak zorunda kalıyordunuz. Bazıları hastanede iyileşse bile rehin tutuluyordu. Parasını ödeyene kadar hastaneden çıkamıyordu. Hatta bazılarının ölüleri bile hastanede rehin kalıyordu" ifadelerini kullandı.
-"HASTANE BULSANIZ DOKTOR YOK"-
Erdoğan, büyük şehirlerden kırsala uzaklaştıkça sağlık çilesi daha da arttığını belirterek, "Hastane bulsanız doktor, doktor bulsanız cihaz yoktu. Hepsini bulsanız ilaç yok. Kış mevsiminde yollar kapanıyor, bazen altı ay açılmıyor. Maalesef nice hasta, köylerinde, evlerde, yollarda, kızakların üzerinde hayatını kaybediyordu. Allah'ın izniyle, milletin, sizlerin desteğiyle son 10 yılda bu manzarayı tamamen tersine çevirdik. Bizim insanımız sokakta, caddede, okulda, devlet dairesinde olduğu gibi hastanede de insanca muamele görecek, insanca hizmet alacak. "Devlet onun hizmetkarı olacak' dedik. Azimle, kararlılıkla, samimiyetle çalıştık. Hamdolsun her alanda olduğu gibi sağlıkta da insanımıza yakışan, yaraşan sistemi inşa ettik" dedi.
-"486 AMBULANSIN 300'UNU DÖNER SERMAYE İLE ALDIK"-
Türkiye'nin sağlık alanında son 10 yılda gücüne güç kattığını ve şu anda 2 bin 928 ambulansla sahada faal halde olduklarını belirten Erdoğan, normal ambulanslar dışında palet takılabilen ambulansların olduğunu söyledi. Şu anda önünde kar bıçaklı 20 tane ambulans bulunduğunu bildiren Erdoğan, "Adalarda ve sahillerde hizmet veren deniz ambulansımız var. 2008 yılından itibaren 17 helikopter ambulansı devreye soktuk. Bizden önce böyle birşey yoktu. Bizden önce böyle bir şey yoktu. İlk defa var. 2010 dan itibaren 4 jet ambulans aldık. 486 ambulanstan 330 tanesini döner sermaye ile aldık. 154 tanesine de genel bütçe ile aldık" dedi.
-"BAŞKA NUMARAYA GEREK YOK"-
Diğer taraftan 112 acil sağlık hizmeti servisini aktif hale getirdiklerini hatırlatan Erdoğan, "Başka numaraya gerek yok. 112 acil. Bitti. Türkiye'nin neresinde olursa olsun, 481 adet 112 istasyon sayısı, şu anda bin 865 istasyonla milletimize hizmet veriyor. Şehirlerde ilk 10, kırsalda ilk 30 dakikada ambulansla ulaşır hale geldik" dedi. Erdoğan, Antalya'da geçirdiği trafik kazası sonrası felç kalan bir kişinin bakımını üstlenen Gülsüm Kabadayı'yı da kutlarken, "Gülsüm kardeşimiz sadece insan olduğu için değil, tanımadığı birini himayesi altına alarak tüm dünyaya insanlık dersi veriyor. Sonradan Rus vatandaşı olduğu öğrenilen gence gözü gibi bakıyor. Allah rızası için bakan Gülsüm kardeşimizi kutluyorum" ifadelerini kullandı.
-TOKİ BEYLİKDÜZÜ'NE HASTANE İÇİN İHALEYE ÇIKACAK-
Konuşmasında Beylikdüzü'ne verdiği hastane sözünden de bahseden Erdoğan, "Beylikdüzü'ne hastane sözümüz var. Söylemiştim. Burada bir hastane demiştim Ne yazık ki sadece arazi noktasında bizi çok uğraştırdılar. Şu anda bu işi hallettik, inşallah TOKİ şimdi ihalesini yapmak suretiyle süratle bu hastanemizin inşasına başlayıp, Beylikdüzü'ne inşallah Sağlık Bakanlığımız hastanesini kazandıracaktır" açıklamasında bulundu.
-"YENİ BİR YASAL ADIM ATACAĞIZ"-
Bundan 5-6 yıl önce şehir hastaneleri projelerinin olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Maalesef, burada da yargı ile devamlı mücadele içinde olduk. Kayseri'de temel attık yarıda kaldı. Ankara'da Etlik'de başlayamadık. Olimpiyat Stadı'nın yanında İstanbul Şehir Hastanesi'ni aynı şekilde hala başlayamadık. Şimdi yeni bir yasal düzenleme ile inşallah bu adımı atacağız ve buralarda da bu şehir hastanelerimizi, ülkemizin ilk etapta 29 büyük şehrine kazandıracağız" dedi.
-"BİRİLERİ "TAKSİM MEYDANI'NA ÇIKAR EŞEK GİBİ ANIRIRIM' DEDİLER"-
Erdoğan, 10 yıl önce "enflasyonu düşüreceğiz' dediklerinde, bunu birilerin hayal olarak gördüğünü kaydederek, şöyle devam etti:
"Biz o hayali gerçeğe dönüştürdük. Yüzde 30'dan devraldık yüzde 6'ya indirdik. "Paradan 6 sıfır atacağız dediğimizde birileri bize "Bunlar ham hayal görüyor' dedi. "6 sıfır attığında enflasyon patlar' dedi. Birileri "Taksim Meydanı'nda çıkar eşek gibi anırırım' dedi. Ben tabi hala o köşe yazarlarını çok merak ediyorum. Ama onlar hiçbir zaman sözlerinin sahibi olmadılar. Olamazlar. Sözlerinin sahibi olanlar burada. Hamdolsun, şu anda o bol sıfırlı paralar unutuldu. Hayat gerçeğe dönüştü."
-"MAFYAYI, ÇETELERİ ÇÖKERTİRSENİZ"-
IMF ile ilişkiler konusuna da değinen Erdoğan, Türkiye'nin borcunun IMF'ye Mayıs ayında sıfırlanacağını, hatta 5 milyar dolar da borç verileceğini yineledi. Merkez Bankası'nın döviz rezervinin 123 milyar doları aştığına işaret ederek, "Nereden nereyeSiz yolsuzluk hortumlarını keserseniz, mafyayı, çeteleri çökertirseniz, işte o bir yerlere giden para nereye gelir? Bu milletin kasasına gelir, bu milletin cebine gelir" dedi.
-"BİZİ BÖLMEK İSTEYENLERE "HADİ ORADAN' DİYECEĞİZ"-
Türkiye'nin büyümesini sürdürebilmesi için milletle birlikte hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Başbakan Erdoğan, en büyük kaynağın birlik ve kardeşlik olduğunu vurguladı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz eğer bir olursak, iri olursak, kardeşlik hukukunu yüceltirsek inanın ulaşamayacağımız hiçbir hedef yoktur. Bizim aramızda Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abaza, Boşnak, Roman olmayacak. Arnavut olmayacak. Ya? Biz kardeşlerim, yaradılanı Yaradan'dan ötürü seveceğiz. Bizi bölmek, ayırmak isteyenlere 'Hadi oradan, çekilin' diyeceğiz. "Siz bu millete düşmansınız' diyeceğiz. Bu millet inşallah, bu birliğini, bu beraberliğini hiçbir zaman bu ayrılıkçılara feda etmeyecektir. Ben buna inanıyorum. Bu ana muhalefetin yaklaşım, anlayış tarzı hiçbir zaman bizim anlayışımızla mukayese edilemez."