CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun tablet ihalesine yönelik yolsuzluk eleştirisini yanıtlayan Başbakan Erdoğan, "Hiç utanmadan niyet okuyarak bir yolsuzluk olacağını iddia ediyorlar. Genel başkan mıdır, falcı mıdır anlamadım. Cumhuriyet Fal Partisi" dedi.
Erdoğan şunları söyledi:
"Belgeleri gösterince CHP hop oturup, hop kalkıyor. Ne diyor, bana geçmişi bırak bugüne gel diyor. Eski dosyaları açma diyor. Ey CHP 1940'lardan bugüne gelebildin mi? Sen o zihniyetten kurtulabildin mi? Milli şef anlayışından sıyrılabildin mi? Geçmişinle yüzleşmezsen, gurur duyduğunu ifade edersen ben de sana geçmişinde ne olduğunu hatırlatmaya devam ederim.
Sen geçmişte CHP'nin yaptığı baskıyı bugün de savunmaya devam edersen ben de sana o karanlık tarihini hatırlatırım. Yeni kuşaklar bu CHP'yi çok iyi tanımalı. Kalkmış bize Nazi, Hitler benzetmesi yapıyor. Senin geçmişinde Nazi'lere hayranlık var. Senin geçmişinde Dersim var. Günahsız insanların idam edilmesi var, öldürülmesi var. Kendi geçmişiyle yüzleşmedikçe biz de onlara geçmişini hatırlatmaya devam edeceğiz. Beyefendi değiştiğini söylüyor, diğer yanda eğitimde dayatmayı savunuyor. Bu milletin Konya'da CHP'den çektiklerini iyi bilirim. Konyanın camileri bu zulme şahittir. Bunlar Kuran öğretmeyi, öğretmeyi yasakladılar. Kuran'ın duvarda asılı olmasını arzulayan CHP ona bile tahammül edemiyordu. Alaattin Camii'ni ahır olarak kullandılar.
CHP yasaya bakınca hayali bir ihale görüyor. Sadece dolar görüyor ihale rakamları görüyor. Hiç utanmadan niyet okuyarak bir yolsuzluk olacağını iddia ediyorlar. Genel başkan mıdır, falcı mıdır anlamadım. Cumhuriyet Fal Partisi. Fal bakmayı bırakın, siz bizi gelecekte yolsuzluk yapmakla itham etmeyi bırakın da Anayasa Mahkemesi'nin partiniz hakkında verdiği kararı açıklayın. Mahkeme yapılan yolsuzlukları dün hükme bağladı. Sen busun. Siz önce bunları düzeltin. Kendi partisinde bunu yapanlar, yarın iktidara gelince ne yaparlar?
CHP'nin 12 davasına müdahil olmasından hükümet olarak memnun olduk. Çünkü biz 75 milyonun hükümetiyiz. Kılıçdaroğlu istesen de, istemesen de biz senin de hükümetiniz. Gık bile diyemezsin. 12 Eylül'de kendisi hayır diyemese de milletin demesi için elinden geleni yaptı. Biz onun da iyiliğini düşünerek bu anayasa değişikliğini yaptık. Partilerin kapatılmasını engellemek için madde getirmedik mi? Niye Genel Kurul'u terk edip gittiniz. Üç tane de bizim içimizden ihanet eden çıktı. O maddeyi Meclis'ten geçiremedik. BDP çıkmış şikayet ediyor. Kendim ettim, kendim buldum.