Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de turizm sektöründen önemli isimleri ağırladı. Erdoğan, konuşmasında "Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızı aileleriyle ülkemizde tatil yapmaya davet ediyoruz. Vatandaşlarımız izinlerinden en azından bir haftasını Türkiye evimiz, vatanımızı tanıyalım anlayışıyla turizme ayırmalıdır. Sadece kendileri gelmekle kalmayıp, yaşadığı ülkelerdeki komşularını, dostlarını alıp gelmesini istiyoruz. Bu çerçevede "Komşunu Al Gel" kampanyasını başlatıyoruz" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle;
OTELLERİMİZ DÜNYANIN NADİDE YERLERİNDENDİR
Ülkemiz için turizm gerek istihdam, gerek dış ticaret açığımızın kapatılmasına sağladığı katkı, gerekse ekonomik getirisi sebebiyle stratejik bir sektördür. Geçtiğimiz 14 yılda turizm sektörü ile gelişmeyle ülkemizin büyümesi birbirine paralel şekilde gerçekleşmiştir. Bu dönemde turist sayımız 12-13 milyondan 40 milyona, turizm gelirlerimiz ise 13,5 milyar dolardan 31,5 milyara çıkmıştır. Ulaşım imkanları, destinasyonların faaliyete geçmesi sektörün önünü açmıştır. Gerçekten şu andaki turizm noktasında otellerimiz vesaire dünyada nadide yerlerdendir. Bunu övünerek söylemek kesinlikle mümkün. İstanbul'da inşası süren yeni havalimanımız halen faaliyette olan 55 havalimanımız, hızlı tren hatları, duble ve otoyollar gibi yatırımlarla ülke çapında gerçekten çok ileri bir düzeye geldi.
EKONOMİDE İLK 10 TURİZMDE İLK 3'E GİRMEYİ HEDEFLİYORUZ
Turizm tamamen ülkemizin kendi imkanları, ürünleri, varlıklarıyla hizmet üretmektedir. Bu da turizm faaliyetleriyle ortaya çıkan kaynağın ülkemize katkısını, gücünü ve değerini arttırmaktadır. Ekonomide dünyada ilk 10'a girmeyi hedeflerken turizmde ilk 3'e girmek için mücadele ediyoruz. Son zamanlarda yaşanan ekonomik krizler bizden kaynaklanmamaktadır. Bu sıkıntılı süreçten kurtulmanın yolunun içe kapanmaktan, küçülmekten değil yeni bir atılım dönemine girmekten geçtiğine inanıyorum. İhracat, turizm, ekonomide yeni ve güçlü politikalara yöneliyoruz. Turizm Acil Eylem Planı da bu yaklaşımlarla açıklanmıştır. 2002 yılında turizmin üç başlığı vardı; kum, deniz, güneş. Bunun dışında turizmde hareket alanı yoktu. Hareket alanlarımız genişledi ve ülkemizi tercih eden turistlerin sayısı da ciddi oranda artmaya başladı.
İLK ETAPTA TURİST SAYISINI 8 MİLYON ARTTIRMAK HEDEFİMİZ
Hizmet kalitemiz değişti. Ülkemiz içinde de turizm kültürünün giderek yaygınlaştığını görüyoruz. Vatandaşlarımızın turizm noktasında nasıl bir hareketlilik içinde olduğunu görüyoruz. Bu da bizi ayrıca sevindiriyor. Elbette bu imkanları değerlendirmenin yolu yeni stratejiler geliştirmekten, yeni yöntemler, araçlar bulmaktan, kampanyalar düzenlemekten geçiyor. İlk etapta turist sayısını 8 milyon arttırarak işe başlamalıyız. Bakanlığımız bizzat benim himayemde sektörle işbirliği içinde bir kampanya başlatıyor. Tüm turistlere seslenmek istiyorum: Türkiye en güzel denizlerin, en güzel dağların, en güzel ırmakların, en güzel toprakların, en güzel ağaçların, en güzel güneşin, en güzel yemeklerin, en güzel meyvelerin, en sıcak, en içten gülümsemelerin velhasıl yeryüzünden yaşanacak en güzel zamanların ülkesidir.
ÜLKEMİZDE GEÇMİŞLE GELECEĞİ BİR ARADA YAŞAYABİLİRSİNİZ
Ülkemiz Efes'ten Kapadokya'ya, Sümela'dan Ani'ye, Nemrut'tan Mevlana'ya, Selimiye'den İshak Paşa'ya dünyanın en büyük açıkhava müzesidir. Hangi milletten, hangi inançtan, hangi dilden olursa olsun herkese hitap edecek olağanüstü zenginliklerin ülkesidir ülkem. Doğuyla batıyı, kuzeyle güneyi, otantikle moderni, geçmişle geleceği, denizle dağı, mozaikle çiniyi, neyle kemençeyi, kaplıcayla kayağı ve daha nicelerini sadece Türkiye'de bir arada bulabilirsiniz. Sizleri tüm bu güzellikleri ülkemizde yaşamaya davet ediyorum.
YURT DIŞINDAKİ VATANDAŞLARIMIZ İÇİN KOMŞUNU AL GEL KAMPANYASI
Hala yurt dışında yaşayan 5 milyon insanımız var. Yurt dışında Türkiye'ye devamlı gelen giden 3,5 milyon vatandaşımız var. Dünyanın neresine giderse gitsin hiçbir vatandaşımız ülkesi ile bağını bırakmaz. Biz yurt dışındaki vatandaşlarımızın tamamını aynı zamanda ülkemizin fahri turizm elçileri olarak da görüyoruz. Her yıl ülkelerine gelen vatandaşlarımızın sıla-i rahim geleneği mutlaka devam etmelidir. Vatandaşlarımız izinlerinden en azından bir haftasını Türkiye evimiz, vatanımızı tanıyalım anlayışıyla turizme ayırmalıdır. Sadece kendileri gelmekle kalmayıp, yaşadığı ülkelerdeki komşularını, dostlarını alıp gelmesini istiyoruz. Bu çerçevede "Komşunu Al Gel" kampanyasını başlatıyoruz.
Sıla-i rahim: Hısım akrabayı ziyaret emek ve onlarla görüşmek ve mektuplaşmak; alakayı devam ettirmek akrabanın kusurlarını affetmekdir. İslam dinin en önem verdiği konulardan biridir. Sıla-i rahim, akrabalar, yakınlar arasındaki bağı ve iletişimi sağlam tutmak bu ilişkileri koparmamaktır. Akrabalık ilişkilerinin iyi olması için karşılıklı saygı sevgi ve yardımlaşmanın güçlü olması gerekir.
DÜĞÜN, NİŞAN VE SÜNNETLERİNİZİ ÜLKEMİZDE YAPMALISINIZ
Başlattığımız bu seferberliği turizmci, medya, esnaf, vatandaşlarımızla elbirliği içinde dalga dalga büyütmeli ve hedefine ulaştırmalıyız. Ülkemizi keşfetmek için yola çıkan, yanında komşusunu, eşini, dostunu da getiren vatandaşımızdan bir ricam daha var: Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızdan düğün dernek vatanda olur anlayışıyla düğün, nişan, sünnet gibi cemiyetlerini ülkemizde yapmalarını bekliyorum.
TÜRKİYE'DE YAŞAYAN YABANCILARA SESLENİYORUM
Bugün yurtdışında vatandaşlarımız tarafından yılda 50 binden fazla düğün yapılıyor. Rakam çok ciddi. Bu yıldan başlayarak birkaç yıl boyunca bu düğünleri mümkün olduğu kadar ülkemizde yapmalıyız. Almanya'daki kardeşlerime, Fransa'dakilere, Hollanda, Belçika'daki kardeşlerime sesleniyorum, Avusturya'daki, İngiltere'deki kardeşlerime sesleniyorum, bu hassasisiyeti gösterin. Böyle vesilelerle ülkemize gelecek yabancı misafirlerimizin Türkiye'yi tanıma ve yaşama imkanı bulduklarında ziyaretlerini her yıl tekrarlayacaklarına inanıyorum. Bir başka mesajım ise ülkemizde yaşayan yabanıcalara sesleniyorum. Onlara da "işin de burada tatilin de burada" diye seslenmek istiyorum.
YANIMIZDA YER ALAN VE ALACAKLARA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM
Böylece yurtdışındaki vatandaşlarımıza, onların komşularına, dostlarına ve ülkemizde bulunan yabacılara yaptığımız kampanyalarla başlatıyoruz. Bu kampanyanın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu kritik dönemde her alanda olduğu gibi yanımızda yer alan ve yer alacak olan herkese şükranlarımı şahsım ve milletim adına ifade ediyorum. Bu vesile ile yurtdışında yaşayan bütün kardeşlerime sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla.