Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na sert çıktı

Başbakan Erdoğan, yolsuzluk iddiasını gündeme getiren Kemal Kılıçdaroğlu'na sert çıktı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ankara'da, kurultaya gitmekten fırsat bulup da halkın içine giremeyenleri siz Muş'a çağırın. Ellerine geçirdikleri aslı astarı olmayan belgeleri sallamak suretiyle benim Kayseri belediye başkanımı zan altında tutmak isteyenler önce kılavuzlarını değiştirsinler'' dedi.

Toplu açılış için Muş'ta bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı'na kurultay göndermesi yaptı. Başbabakan şunları söyledi:

Muş, 12 Eylül tarihinde yapılan halkoylamasında, bütün tehditlere rağmen yüzde 54,1 oranında sandık başına gittiğini ve yüzde 92,2 gibi çok yüksek bir oranda "evet" dedi. Teşekkür ederim.

Reklam
Reklam

Bu yüksek oranın, esasında Muş'un değişime ne kadar susadığını, milli birliği, kardeşliği ne kadar hasret kaldığını gösterdiğini, demokrasiye ne kadar özlem duyduğunu ve demokratik bir anayasanın hasretini nasıl içinde taşıdığını açık açık gösterdi.

Biz, sizin bize yüklediğiniz bu emanetin takipçisi olacak, onu şerefimiz, onurumuz bilecek ve her şart altında muhafaza edeceğiz. Nasıl ki bugüne kadar çetelere karşı durduysak, nasıl ki bugüne kadar milli iradeyi gaspetmek isteyenlerin karşısında durduysak, aynı şekilde sizin emanetinizi korumaya devam edeceğiz.

Bizim gelemediğimiz yerde, eserlerimiz geliyor, hizmetlerimiz geliyor, yatırımlarımız geliyor. Bu başbakan sizi ihmal eden bir başbakan değil. Sadece seçimden seçime değil, şu an olduğu gibi bu yatırımların açılışına geliyoruz. Bu meydan bundan önce de sizlerle kucaklaşmamıza şahit oldu.

Ankara'da, kurultaya gitmekten fırsat bulup da halkın içine giremeyenler var. Siz onları Muş'a çağırın. Ellerine geçirdikleri aslı astarı olmayan kağıt parçalarını sallamak suretiyle benim Kayseri Belediye Başkanımı zan altında tutmak isteyenler önce kılavuzlarını değiştirsinler, kılavuzlarını.

Reklam
Reklam

Yabancı diplomatlardan duydukları dedikodularla siyaset yapanları Muş'a çağırın. Hani, Muşlular'ın dediği gibi, 'beradayi beradayi konuşmasınlar'. Bunlar hep beradayi beradayi konuşuyorlar. Gelsinler, Muş'un nasıl değiştiğini görsünler, nereden nereye geldiğini görsünler, Muş'taki umudu, Muş'taki heyecanı hissetsinler.