Erdoğan konuştu vekiller ağladı

Başbakan Erdoğan, parti grubunda konuşurken öyle sözler kullandı ki, Bülent Arınç ve bazı vekiller gözyaşlarını tutamadı.

ANKARA (ANKA) - Başbakan Erdoğan, parti grubunda konuşurken öyle sözler kullandı ki, Bülent Arınç ve bazı vekiller gözyaşlarını tutamadı. Kürt ve Türk kardeşliğine vurgu yapan Başbakan Erdoğan, "Neşat Ertaş'ın Gönül Dağı'ndan Şivanperver'in Halepçesi'ni dinlerken duygulanmıyor musunuz? Fuzuli'nin dizeleri ile Ahmede Xani'nin dizeleri sizi hislendirmiyor mu" dedi. Erdoğan'ın bu sözleri üzerine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve bazı vekillerinin gözyaşlarını tutamadığı gözlendi...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kürt Açılımı konusunda hükümete tepki gösteren CHP Lideri Deniz Baykal ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye tepki gösterdi.

Reklam
Reklam

Söz konusu açılıma “gölge” olmamaları gerektiğini söyleyen Erdoğan, kendisini “vatan hainliği” ile suçlayan Bahçeli’ye ise sert yanıt vererek, “Sayın Bahçeli yaklaşan büyük kongresinin hazırlığı içersinde bu hezeyanlara girmesi yanlıştır. Bizim vatan sevgimizi ölçecek ne kalitededir ne kariyerdedir” dedi.

İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASI

AKP Meclis Grubu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantıya TBMM eski Başkanı Köksal Toptan da iki yıl aradan sonra ilk defa katıldı. Toptan, toplantıya birçok bakandan önce gelerek gruptaki yerini aldı. Meclis Grubu’nda konuşan Başbakan Erdoğan ise “Kürt Açılımı”na yönelik eleştirilere dikkat çekti. Terör sürecinden kimsenin kazançlı çıkmayacağını ifade eden Erdoğan, özellikler annelerin büyük kaybının olduğunu söyledi.

Erdoğan, “Şehit anneleri Diyarbakır’da bir araya gelip kucaklaşıyor da birilerine bakıyorsunuz onlar bu buluşmadan da rahatsız oluyor. Attığımız bir adım var. İçişleri Bakanı koordinasyonunda bir süreç devam ettiriyoruz. Paketten bahsetmiyorum. Süreç. Bu süreci devam ettirirken de parlamento içi, dışı, siyasi parti liderleriyle akademisyenlerle çeşitli aydınlarla, medya mensupları ile bu konuda söyleyecek sözü olan herkesle görüşmeler yapılsın. Bu görüşmeleri İçişleri Bakanımızın koordinesinde görüşüyoruz. Ama bakıyorsunuz, dün ana muhalefetle diğer muhalefet partisinden anında red cevabı geliyor. Hani bunlar uzlaşmadan yanaydılar? Hani mutabakattan yanaydılar. Bu meselede mutabakat olmayacak da çözüm aramak olmayacak da nerede çözüm arayacaksınız söyler misiniz?” dedi.

Reklam
Reklam

AKP’nun kurulmasından itibaren söz konusu meseleye en sağlık şekilde bakan siyasi partinin kendileri olduğunu söyleyen Erdoğan, siyaset sahnesinde yerlerini aldıktan sonra meseleye ülkenin bütünlüğü açısından, kardeşlik hukuku açısından baktıklarının altını çizdi. Terörün kabul edilemez olduğunu devamlı anlattıklarını, terörle mücadelede en ufak zafiyet göstermediklerini ifade eden Erdoğan, “Bu günkü nokta terörle mücadelede gösterilen zafiyeti değil, başarılı performansın göstergesidir” dedi.

-“GÖLGE OLMAYIN”-

Biz hiçbir zaman illegal yapılanmaları AKP olarak kabul etmediklerini, kimsenin bu konuda kendilerine yakıştırma yapamayacağını söyleyen Erdoğan, hiçbir zaman konuyla ilgili tutarsız davranış sergilemediklerini, samimiyetten uzak yaklaşımlar göstermediklerini vurguladı. Meseleleri, konjonktüre ve siyasal şartlara endekslemediklerini kaydeden Eerdoğan, Kürt sorunu üreten politik yaklaşımı sahiplenmelerinin ve sürdürmelerinin ise mümkün olmadığının altını çizdi. Erdoğan, şöyle dedi:

“Bizim siyaset felsefemiz böyle bir sorunu üretmeyi ve çözümsüzlüğe mahkum etmeyi de normal göremez. Sorunun devam etmesine çanak tutan anlayışlar yaşanan acıların vebaline de ortak olur. Sorunu bu şekle getirenlerden medet beklemiyoruz ama gölge olmayın. Bu bütünlük projesine 'kapınızı kapatmayın' diyoruz. Gelin bu çalışmayı birlikte şekillendirelim”

Reklam
Reklam

Söz konusu meseleye anlık yaklaşmadıklarını parti programında da yer aldığını ifade eden Erdoğan, “Diyarbakır’da ortay koyduğumuz düşüncelerle bugün ortaya koyduğumuz arasında bir fark yoktur. Bu; bir demokratik açılım ‘inşallah’ projesi olacak. Bunu böyle görüyoruz ve bu önemli bir girişim” dedi.

Ana dilde eğitim- öğretimi ve yayın konusunda açılımlar yaptıklarını kaydeden Erdoğan bu çalışmaların gündeme gelmediğini söyledi. “Vermediler aldık” gibi bir mantığın sürekli işlendiğini belirten Erdoğan, “Eğer bu tür yaklaşımlarla gelirseniz yaya kalırsınız. Biz, iktidarın bize yüklediği sorumluluğun bilinciyle bu adımları attık. Biz daha 2001 14 Ağustos’ta yola çıkarken onu söyledik. 'Batı neyse doğu da o olacak. Kuzey neyse güney de o olacak' dedik. Antalya da konuşmamızda şunu dedik: 3 kırmızı çizgimiz var. Dinsel, bölgesel, cinsel milliyetçilik yapmayacağız dedik ve taviz vermedik vermeyeceğiz” dedi.

-“BİZİM VATAN SEVGİMİZİ ÖLÇECEK NE KALİTEDE NE KARİYERDESİN”-

AKP’nin Türkiye’nin partisi olduğunu, belli illerin ve bölgelerin partisi olmadığının altını çizen Erdoğan, 71,5 milyon vatandaşın partisi olmakla iftihar ettiklerini, AKP’nin farkının da bu durum olduğunu vurguladı. Erdoğan, şunları söyledi:

Reklam
Reklam

“Ama bütün bunlara rağmen biz Türkiye’nin tamamı değiliz. Bunun için de diyoruz ki; siyasi partiler, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler omuz omuza verelim ve sorunu çözelim. Buruda siyasi polemiklere girmek istemiyorum. Bizi son derece ağır ve insafsız şekilde eleştiren, bizi adeta 'vatan haini' ilan eden Sayın Bahçeli’ye cevap verecek değilim. İnanıyorum ki; MHP’nin kendi içindeki mensupları bile onun bu yaklaşımından rahatsızlar. Sayın Bahçeli yaklaşan büyük kongresinin hazırlığı içersinde bu hezeyanlara girmesi yanlıştır. Bizim vatan sevgimizi ölçecek ne kalitededir ne kariyerdedir. Aynı şekilde CHP’nin sayın liderine de cevap verecek değilim. Onlarla bir tartışma içine girecek değilim. Bu şekilde çözümsüzlükten yana tavır içine sürüklendiklerini de hatırlatmak isterim. Henüz dere görülmeden muhalefet set çekmek için kazmayı, küreği almışlar. Eylem planı noktasında çalışmalar devam ediyor. Nihai aşamaya gelmedik, ne koordinatör ne şahsım açıklama yapmış değiliz ama kendileri anında açıklamalar yapıyor. Aman yarabbi. O ne edeptir, ne edepli konuşmalar yapıyorlar. Böyle bir sokakta dolaşan kişiler bu dili kullanmaz. Bu parlamento çatısı altında bu dili kullanan milletvekili nasıl olur. Bu nasıl bir ahlak anlayışı. Böyle bir şey mi olur. Hakarette bulunmak senin haddine değil. Ama bunun hesabını MHP’nin kendi tabanı da, onlardan soracaktır. Yine inanıyorum ki; CHP tabanı da onlardan soracaktır.”

Reklam
Reklam

-“SİYASİ GÖTÜRÜSÜ NE OLURSA OLSUN MESELEYİ ÇÖZECEĞİZ”-

AKP olarak ortak bir dil bulmaya çalıştıklarını ve sorunu ortak akılla çözmek istediklerini söyleyen Erdoğan, “Onlar ne ortak dilde, ne de ortak akılda varız diyorlar. Önemli olan ortak çözüm iradesinin bulunmasıdır. Elbette istismar mekanizmaları çalışacaktır. Çözümsüzlükten beslenenler ellerinden geleni yapacaklardır. Milli bütünlük, sadakat gibi kavramları dillerine dolayanlar siyasi hırslarını bunları alet edenler olacaktır. Siyasi götürüsü ne olursa olsun bizim bu meseleyi Türkiye’nin çıkarına, 71,5 milyon vatandaşın çıkarına, geleceğimiz adına çözmekten başka bir gayemiz yoktur ve olamaz. Her zaman birlik siyasetinin temsilcisi olduk, bundan sonrada birlik siyasetine uygun yaklaşımda olacağız” dedi.

-“KARA BULUTLARA ARTIK TAHAMMÜLÜMÜZ YOK”-

Erdoğan, Türkiye’nin istikbalini, milletin istikbalini düşündüklerini vurgulayarak “Hangi yaklaşım Türkiye’nin menfaatinedir. Hangi siyasi yaklaşım Türkiye’nin birlik ve beraberliğine hizmet eder. Bu meseleyi kardeşlik hukuku, vatandaşlık hukuku içinde çözerek Türkiye’nin nasıl bir ‘inşallah’ atılım sürecine gireceğini ve nasıl bir katkı sağlayacağını düşünün” dedi. Doğu bölgelerinde terörün tamamen bitmesinin yakın gelecekte mümkün olduğuna inandığını söyleyen Erdoğan, “Bu fotoğraf çok uzakta değil. Ben buna bütün kalbimle inanıyorum. Bu kadro bunu başaracaktır. Bizim niyetimiz son derece samimi. Artık gencecik fidanların solmasına tahammülümüz yok. Artık feryat figana artık daha fazla tahammülümüz yok. Ülkenin bir bölümü üzerine çöken kara bulutlara tahammülümüz yok. Umutsuzluğa tahammülümüz yok” dedi.

Reklam
Reklam