Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Malatya’ya bir söz vermiştim. Nüfusun 750 bini geçmesi durumunda Malatya’nın da büyükşehir olacağını ifade etmiştim. Malatya 750 bin sınırı geçti. Çıkardığımız kanunla Malatya’yı da büyükşehir statüsüne kavuşturduk. Bundan önce burada valilik var mıydı? Vardı. Belde belediyeleri var mıydı? Vardı. Ama büyükşehir belediyesi yoktu. Herkes yapılması gerekenler konusunda suçu birbirine atıyordu. Şimdi yolda gelirken yine önümüze çıkanlar yolla, suyla, toplu ulaştırmayla çıktılar. Büyükşehir belediyesinin neden önemli olduğunu anlatabiliyor muyum. Burası yıllar önce büyükşehir belediyesi olsaydı bu sorunlar yaşanmayacaktı. Valinin, kaymakamın oy gibi derdi olmadığı için rahat. Yapsam ne yazar yapmasam ne yazar diyor. Siyasetçinin bu derdi var. Vali kardeşim kusura bakmasın. Siyasetçinin vatandaşın oyuna ihtiyacı var. Eğer bu hizmeti götürürse oy isteyebilir.
GERİ GİTME OLMAYACAK
2014 Mart seçimlerinde Malatya büyükşehir. Tüm ilçeler, köyler mahalle olarak bütün büyükşehir hizmetlerinden istifade edecek. Büyükşehir statüsü kazanınca Malatya’nın ödeneği daha da artacak. Hizmetler konusunda geriye gitme olmayacak. Bu kardeşiniz damdan düşmüş bir kardeşinizdir. Hangi konuda. Büyükşehir. İstanbul’da büyükşehir belediyesi başkanlığı yaptım. Hem de bugünkü koşullarda değil. Şimdi Malatya’nın mülki sınırları büyükşehrin sınırı haline geliyor. İstanbul’daki tecrübeyi başta Malatya olmak üzeri 30 şehre yayacağız.
GÖNLÜM ÇOK HUZURLU
Bu kardeşiniz düşlerinde hayalinde modern kalkınmış bir Türkiye var. Havalimanından gelirken gönlüm çok çok huzurlu. 11 yıl önce havaalanıydı. Gelirken böyle yollar yoktu. Girdiğimiz vadiler adeta ölüm vadisi gibiydi. Daha eksiklerimiz var. Malatya çok daha iyi bin noktaya gelecek. Büyükşehir olarak hizmet vermeye baş lamasıyla farkı siz de hissedeceksiniz.
AYIN SON GÜNÜ AÇIKLAYACAĞIM
Bu buluşma vesilesiyle önemli bir konuyu dikkatlerinize sunmak istiyorum. Önümüzdeki hafta içinde demokratikleşme paketini kamuoyuna duyuracağız. Büyük ihtimalle ayın son günü, sanıyorum pazartesi günü Ankara’da bu açıklamayı yapacağız. Demokratikleşme konusunda bizim hiçbir çekincemiz yok. Yasaklardan kısıtlamalardan ifade özgürlüğünden, ifade özgürlüğünün daraltılmasından, ayrımcılıktan çekmiş bir siyasi pati olarak yasakların karşısında olduk. Şartlar oluştukça tek tek yasakları ortadan kaldırdık. Önümüzdeki hafta açıklayacağımız paketle 11 yıllık sürecin yeni bir safhasını başlatmış olacağız. Malatya’ya gelip istismar siyaseti yapacaklar olacaktır.
BİZ BUNU SİZLE YAPAMADIK
Muhalefet partisin temsilcileri değişimin önüne set çakmaya çalışacaklardır. Sizin bunlara pirim vermeyeceğinize yürekten inanıyorum. Bizim kimseden gizlediğimiz paket yok. Paket açıklandığında itibaren kamuoyunda tartışılmaya başlanacak ve Meclis’e gelecek. Ana muhalefet bunu neden gizlediler diyor. Biz bunu sizle yapamadık. Bugünü kadar sadece bu işin lafını yaptınız. Anayasayla ilgili hadi yeni anayasa. Eyvallah yeni anayasa. Bakınız yeni anayasa konusunda dahi, bizim 326 milletvekilimiz var. Bunların üçünün 220 milletvekili var. Biz üzümü yiyelim, bağcıyla işimiz yok. “Ama sizin sayınız fazla, siz burada fazla kişiyle temsil edileceksiniz” dediler. “Hayır eşit sayıda yapalım” dedik. Bundan daha iyi bir yaklaşımı nasıl yapacağız.
İŞ AĞIR GİDİYOR DEĞİL Mİ?
Anayasa çalışmalarında iş ağır gidiyor değil mi? Sayın Meclis Başkanı ziyaretimize geldiğinde “Bakın sizden ricam var. İş yapalım. Arkadaşlarıma tatil yapmayacaklarını söyledim. Aynısını siz de diğer partilere söyleyin, yeni yasama yılına yeni anayasayla girelim” dedim. Mutabıksanız yeni anayasa paketi 15 günde çıkar. 15 gün değil 1 ay olsun bu bitir. Hemen manevra. Efendim tatil, yeniden çalışma başlatalım. “Madem 59 da mutabıksınız gelin yol alalım bu maddeleri Meclis’ten geçirelim” dedim ona da yanaşmadılar. Bunları işi gücü ipe un sermek, iş bitirme değil.
VEKİL ELİNE TAŞ ALIR MI?
Halkın derdini hiçbir zaman dert edinmediler. “Bunlar işe yaramaz maddeler” dediler. Anayasa maddelerini için böyle bir şey söylenebilir mi? Demokratikleşme paketiyle Türkiye’yi bir üst sınıfa taşıyan bir paket hazırladık. Bakın bir süredir belli illerimizde çok kirli bir tezgah devreye sokulmak isteniyor. Geçen hafta bunu Adıyaman’da söylemiştim. Malatya’da alevi kardeşlerimizin duygularını istismar etmeye çalışıyorlar. CHP’nin bazı eli kanlı terör örgütleriyle nasıl iç içe olduğunu görmelerini istedik. Dün Ankara’da Emniyet Genel Müdürlüğü binasına ve polis evine saldırı düzenlendi. İşte Taksim’de CHP ile bu örgüt yan yana kol kola eylem yaptılar. Ankara’da ODTÜ’de CHP ile bu kanlı örgüt birlikte eylem yaptılar. Bakıyorsunuz barikatların en önünde CHP milletvekilleri var. Sorumluluğunu, kimliğini unutup eline taş alanlar var. Milletvekili eline taş alır mı? Alıp polise atar mı?
CHP GENEL BAŞKANI BARIŞTAN BİRŞEY ANLIYORSA GİDİP ESAD'A ANLATSIN
CHP Genel Başkanı barıştan bir şey anlıyorsa bunu gitsin Esad’a anlatsın. CHP Genel Başkanı barış kavramını birden bire hatırladı. Suriye’de çocuklar katledilirken katliam lafını, barışı ağzına almıyordu. Mısır’da darbe yapıldığında Mısır halkı sokakta katledildiğinde CHP Genel Başkanı barış kavramını ağzına almıyordu. Reyhanlı katillerini kendilerine rehber edinenlerden barış hasıl olmaz.