Türkiye’de evlilik yaşı yükselirken evlenme oranı da düşüyor. Hükümet yaşlanan nüfus karşısında gençlerin artık eskisi gibi düşünmediğine dikkat çekse de gençler evlilik sürecindeki masraflar nedeniyle kara kara düşünüyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Erzurum’da gerçekleştirdiği ziyarette, Gençlerle Buluşma programına katıldı. Gençlerin evlenmemesine dikkat çeken Erdoğan, “ Gençler nedense evlenmiyor. Ben 25 yaşında evlendim. Ama şimdi bakıyoruz; 30, 35, 40... alıp başını gidiyor. Bir an önce evliliği yapmak lazım” ifadelerini kullanmıştı.
Gençlerin evlenmeye yanaşmamasındaki en temel neden yine ekonomik şartlar. İki genç evlilik yolunda ilerlemeye başladığında pek çok masrafla karşılaşıyor. Aile olmanın daha ilk adımlarında yeni bir ev kurma ve düğün yapma masrafı en ucuz harcamalarla 750 bin TL ile 1 milyon TL’ arasında değişiyor.
İstanbul’da düğün organizasyonu 200 kişi için ufak atıştırmalıklar, ses sistemi, fotoğraf çekimi ve sade masa düzeninin olduğu paketlerde 275 bin TL’den başlıyor, 500 bin TL’ye kadar çıkıyor. Gelin ve damatlık için de 50 bin TL gençlerin cebinden çıkıyor.
Teklif ve nişan yüzüğünün toplam maliyeti 50 bin TL olurken, harici başka takılar da istenirse işler iyice içinden çıkılmaz bir hale bürünüyor. Bu aşamaların hepsini geçen gençler, 2+1 eve çıktıklarında ise bu kez de İstanbul’da en az 25 bin lira kira veriyor.
Taşınma masraflarıyla bu tutar 100 bin TL’ye çıkıyor. Beyaz eşyalar 100 bin TL, yatak odası ve oturma odası takımı yine en düşük fiyatlarla toplamda 150 bin TL tutuyor. Küçük ev aletleri, nevresim takımları, mutfak eşyalarının yer aldığı çeyiz paketlerinin en düşük fiyatı da 25 bin TL.
Hal böyle olunca da gençler ya evlenmiyor ya da evliliği ilerleyen yaşlara bırakıyor.
Sözcü’de yer alan habere göre; bugün üniversite eğitimini tamamlayıp işe başlayan orta halli bir genç, 22-23 yaşlarında hayata borçla ve kredilerle yani birkaç sıfır eksiyle başlıyor. Maalesef işe başladıktan sonra da maaşının neredeyse tamamını kirasını ödemek için kullanıyor. Birikim yapamadığı ancak kıt kanaat hayatını idame ettirdiği için ev ya da araba alması ve geleceğe daha güvenli şekilde bakması da mümkün olmuyor. Şartların toparlanmasını beklerken ise maalesef ömür geçiyor.