Ankara - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ortadoğu'da artık kan ve ölümün dinmesini istediklerini belirterek, "Barış konusunda biz Türkiye olarak üzerimize ne düşerse bunu yapmaya hazırız" dedi.
Erdoğan, İngiltere Başbakanı Tony Blair ile Esenboğa Havalimanında düzenlediği ortak basın toplantısında,soruları yanıtladı. Erdoğan, İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Türkiye'den ayrıldıktan sonra Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail ve Filistin'i ziyaret edeceğini hatırlatarak, Tony Blair'in bu ziyaretinin Türkiye için önemli bir yanı olduğunu belirtti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Orta Doğu'da bizler de ta başından itibaren, gerek İran, Suriye, Ürdün'le telefon diplomasisi yoluyla yoğun bir çalışmamız oldu. İnanıyorum ki Sayın Blair'in yapacağı bu gezi ve bizim aramızda sürdüreceğimiz telefon diplomasisi ile Orta Doğu barışına yönelik katkılarımız çok daha farklı bir anlam kazanacaktır. Bunu başarmamız gerekiyor. Bu konuda artık kan ve ölüm dinsin istiyoruz. Barış konusunda biz Türkiye olarak üzerimize ne düşerse bunu yapmaya hazırız. Her şeyden önce siyasi liderler olarak üzerimizde büyük bir sorumluluğun, büyük bir yükün olduğuna inanıyorum. Burada bir din, ırk, vatan bu tür ayrımları düşünmeden sadece insan ortak paydasında insanlığın barışı yakalaması için bu adımı atmamız gerekir diye düşünüyorum"
Yabancı bir gazetecinin, Ortadoğu'ya ilişkin sorusu üzerine Erdoğan şu yanıtı verdi:
"Türkiye, Ortadoğu'da barışın tesisi için tüm gayretini gösteriyor. Ve kesinlikle biz aşırı hareketlerin her zaman her yerde bu Orta Doğu olabilir, bölgeler olabilir zararlı olduğunu hep gördük, hep görüyoruz. Bundan sonra da bunun yine o ülkeler için birer tehdit unsuru halinde cereyan ettiğini şimdiden hatırlatmak istiyoruz. Medeniyetler ittifakı sürecini de bunun için başlattık. Bunun için bu sürecin içerisinde yer aldık. Bildiğiniz gibi Pazartesi günü de Amerika da New York'da medeniyetler ittifakı çalışmasının sonuç raporunu Sayın Annan'ın öncülüğünde Zapetero ile açıklayacağız. Daha önce bunun ilk açıklaması İstanbul'da yapılmıştı, böylece BM nezdinde süreç başlatılmış olacaktı. Tabii ki Orta Doğu şu anda dünyada bu olumsuz süreçlerin adeta mihengi noktasını oluşturuyor. Temennim odur ki bizim attığımız adımlar Orta Doğu'da barışın tesisine önemli katkıda bulunur ve çekilen bu çileler de sona erer."