ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin Suriye'ye ambargo uygulama kararının insan haklarına uygun olmadığını belirterek, "Bu tür yaklaşımlar çözümü değil çözümsüzlüğü körüklemektedir" dedi.
Başbakan Erdoğan ve Lübnan Başbakanı Refik Hariri, Başbakanlık Merkez Bina'daki başbaşa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısı öncesinde ise iki ülke arasında Tarım Alanında Teknik, Bilimsel ve Ekonomik İşbirliği Protokolü, Yatırımları Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması, Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması, Bayındırlık İşleri ve Doğal Afet Zararlarının Azaltılması Konusunda Bilimsel İşbirliği Protokolü ve Arşiv Alanında İşbirliği Protokolü imzalandı.
Başbakan Erdoğan, bugün atılan adım ve imzalanan anlaşmalarla bölgede barışa, istikrara ve güvene çok önemli katkılarda bulunulacağını söyledi. Bu ziyaretin çok önemli bir dönemde gerçekleştiğini kaydeden Erdoğan, görüşmede Irak'ta ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmeleri ele aldıklarını bildirdi. İki ülke arasındaki ticari ilişkileri de gözden geçirdiklerini anlatan Erdoğan, iki ülke arasındaki ticarek hacminin çok düşük bir seviyede olduğunu, bu oranı süratle yukarıya çıkarma konusunda mutabık olduklarını ifade etti. Erdoğan, iki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması'nın en yakın zamanda imzalanması için iki tarafın da siyasi iradeye sahip olduklarını vurguladı. Turizm alanında son yıllarda ilişkilerin geliştiğine işaret eden Erdoğan, Lübnan'dan Türkiye'ye gelen turist sayısında önemli artış yaşandığını, bu sayıyı daha da yukarı çekmeyi amaçladıklarını belirtti.
Hariri ise görüşmede ele alınan tüm konularda bir görüş birliğinin hakim olduğunu dile getirdi. Gelişiminden memnuniyet duydukları iki ülke ilişkilerinin, imzalanan anlaşmalarla daha da üst seviyeye çekileceğini vurgulayan Hariri, Serbest Ticaret Anlaşması'nın hayata geçirilmesi için Lübnan'ın üzerine düşeni yapacağını söyledi. Hariri, bu anlaşmanın iki tarafın da çıkarlarının korunmasına katkıda bulunması gerektiğini dile getirdi. Türkiye ile Lübnan arasındaki ilişkilerin en üst seviyeye çıkarılmasının önünde hiçbir engel bulunmadığını anlatan Hariri, Ankara'da kendilerini kardeşlerinin arasında gibi hissettiklerini kaydetti.
İki Başbakan, açıklamalarının sonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. ABD'nin aldığı Suriye'ye ambargo uygulama kararı ile ilgili Türkiye'nin görüşlerinin sorulması üzerine Erdoğan, bu devirde ambargolar gibi bir anlayışı insan hakları ve hukukun üstünlüğüne uygun bulmadığını ifade etti. Bu tür yaklaşımların çözümü değil çözümsüzlüğü körükleyeceğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin garantörü olduğu KKTC'ye yıllardır ambargo uygulandığını, bu ülkenin kardeşleri olarak ambargonun doğru birşey olmadığını bildiklerini söyledi. Erdoğan, "Barışın küreselleşmesinin yolu ambargolardan geçmez" diye konuştu.
İsrail'in işgal ettiği topraklardan çekilmesi konusunda Türkiye'nin oynayacağı rolün sorulması üzerine ise Erdoğan şunları söyledi:
"Şu anda Gazze'den tek taraflı çekilme planlarının doğru olduğu, adil ve kalıcı çözüme yönelik olduğu düşüncesinde değiliz. Burada Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin devreye girmek suretiyle adil ve kalıcı çözümün zeminini hazırlamasından yanayız".
Lübnan Başbakanı Hariri ise Irak'taki işkence skandalı ile ilgili görüşlerinin sorulması üzerine işgal hareketinin gerekçesi ne olursa olsun bu tür işkence olaylarının, işgal hareketinin haklı olmadığını gösterdiğini söyledi. Hariri, işgal edilen ülkenin halkının itibarının zedelenmesinin, işgalin haklı bir nedene dayanmadığını gösterdiğini anlattı. Hariri, ABD'nin Suriye'ye ambargo kararı ve İsrail-Filistin uyuşmazlığı ile ilgili görüşlerini de açıkladı. ABD Başkanı tarafından onaylanan ambargo kararının sorunu bir çözüme götürmeyeceğine işaret eden Hariri, geçmişte birçok ülkeye ambargo uygulandığını ancak bir sonuç alınamadığını vurguladı. Anlaşma yolu varken ambargo uygulanmasının bir fayda sağlanmayacağını ifade eden Hariri, "Araplar, hedef tahtasında oldukları duygusu içindeler. Ambargo kararı bu duyguyu iyice körükledi" şeklinde konuştu. Hariri, Suriye yetkililerinin bölgede adil, kalıcı, kapsamlı ve süreklilik arzeden bir barışı istediklerini vurguladı. İsrail'in işgal öncesi topraklarına çekilmesi ve işgal ettiği toprakları terketmesi gerektiğini dile getiren Hariri, bölgede arzu edilen barışa ulaşmanın yolunun BM Güvenlik Konseyi kararlarının uygulanmasından ve İsrail'in, Filistin, Suriye ve Lübnan'a ait topraklardan çekilmesinden geçtiğini kaydetti. Hariri, İsrail'in elinde her türlü kitle imha silahı bulunduğu uyarısında da bulundu.
Öte yandan, alınan bilgiye göre, iki Başbakan başkanlığındaki heyetlerarası görüşmede Başbakan Erdoğan, Suriye'nin PKK ve diğer terör örgütleri üyelerinin iadesi konusunda suçluların iadesi anlaşması çerçevesinde çok uyumlu davrandığını belirterek Suriyeli yetkililere teşekkür etti. Görüşmede iki Başbakan, İsrail Başbakanı Şaron'un Filistin'de attığı adımların barışa olumlu katkı yapacağına inanmadıklarını belirtti. Bölgede çok daha radikal kararlara ihtiyaç olduğunun vurgulandığı görüşmede Hariri, Şaron'un öngördüğü türden bir barışın nasıl bir tablo ortaya çıkartacağını anlattı.
Görüşmede, ayrıca iki ülkenin, BM Güvenlik Konseyi nda gibi hissettiklerini kaydetti. üyelik başvuruları konusunda birbirlerini destekleme kararı aldıkları öğrenildi. Suriye tarafı 2009-2010 döneminde adaylık başvurusu değerlendirilecek olan Türkiye'yi, Türk tarafı ise 2010-2011 döneminde adaylığını koyacak olan Suriye'yi destekleme sözü verdi.
Lübnan Başbakanı Hariri, Mısır doğalgasının Ürdün ve Suriye'ye transferi ile ilgili projeye Türkiye'nin de dahil olmasını istedi. Doğalgasın Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınabileceğini düşündüğünü anlatan Hariri, konunun Türkiye ile Mısır arasında gündeme gelmesi halinde, Türkiye'nin projeye dahil edilmesine destek vereceklerini vurguladı.