Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin içinde olması bir yana öncüsü ve lokomotifi olmadığı hiçbir projenin bu bölgede hayat bulabilmesinin, kalıcı olmasının mümkün olmadığını belirterek "Geçmişten ders alamayanlar bugün de bölgede Türkiye'ye rağmen bir takmı projelerini hayata geçirme peşindedir. Buna stratejik ortağımız Amerika'da da dahildir" dedi.
Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte Türkiye İş Kadınları Derneği ve Dünya Bilim Sanat Akademisi işbirliği ile düzenlenen "Geleceğe Bakış Kazanılmış Dersler" sempozyumuna katıldı. Erdoğan buradaki konuşmasında ağırlıklı olarak terör konusuna değindi. Türkiyenin bulunduğu konum itibariyle medeniyetler ittifakı açısında taşıdığını önemi vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin insanlığın ortak sorunu olan şiddet yerine barışın yoksulluk yerine refahın dünyada hakim olmasını, evrensel değer ve uygarlığın bölgede egemen olmasını istediğini söyledi. Bu iki temel sorun çözüldüğünde dünyanın her toplum her birey her ülke için daha yaşanılabilir bir yer olacağını dile getiren Erdoğan, dünyada mevcut durumun ve gelişmelerin bu yönde olmadığını vurguladı. Erdoğan, "Terör ve yoksulluk sarmalı, kökleri belirli bölgerinde yoğunlaşsa da bütün dünyayı etkisi haline almış karabasan haline dönüşmüştür" dedi.
Ortadoğu, Irak ve İsrail de yaşan sorunların bölge içinde kalmadığını, dünyayı ilgilendirir hale geldiğini söyleyen Erdoğan insanlığın bu karabasana teslim olmasını kabul edilemez olduğunu kaydetti. Erdoğan şöyle konuştu:
"Bizler terörle iç içe olan mücadelesini sürdüren bir ülke olarak, 30 bin insanı kurban veren ülke olarak bu işin acılarını yaşayan ve bilen ülkeyiz. Bu mücadelede geri adım atmamız mümkün değil. Dostlarımızı bu mücadelede yanımızda görmek istiyoruz. Terör örgütünü ‘bu terör örgütüdür' diye ifade eden ülkelerin, teröristleri ülkemize teslim etmemeleri anlaşılabilir bir yaklaşım değildir. Bu samimiyet testini aslında kaybetmektir. Samimi olsalar bu teröristleri sahibine teslim etmeliler. Bunu bugüne kadar hiçbir Avrupa ülkesi yapmadı. Yargıya çıkarıp yargıladıktan sonra tutuksuz yargılanmanın devamına ve ondan sonra bu teröristin bir başka Avrupa ülkesine gittiğini bir başka Avrupa ülkesinden de ne yazık ki, Kandil dağlarına, uçakla Irak'a gidip geçtiğini görüyoruz, görüyoruz ve görüyoruz. Bunu belgelerle kendilerine veriyoruz. Fakat, herhangi bir düzelmenin olmadığını görmek de ne yazık ki Batılı dostlarımızın bu konuda ne denli samimi olduğunu çok açık net, ortaya koyuyor."
-"BUGÜN BENİM EVİM YANIYORSA YARIN DA SENİN EVİN YANACAKTIR"
Erdoğan, "senin teröristin kötü, benim teröristim iyi" mantığıyla bir yere varılmasının mümkün olmadığını kaydetti. "Bugün benim evim yanıyorsa, yarın senin evin de yapacaktır" diyen Erdoğan, terörle ortak mücadelede Türkiye'nin hiçbir zaman sınırları içinde kapalı kalmadığını, küresel barışa hizmet ve küresel terörle mücadele etme anlayışı içinde olduğunu söyledi. Erdoğan, yoksullukla, cehaletle, küreselleşen sorunlara karşı küresel mücadele yürütülmesi gerektiğine dikkat çekerek, Batı veya genel olarak Hıristiyan dünyası ile Müslüman topluluklar arasındaki olumsuz etkileşimi tersine çevirmenin bu şekilde mümkün olabileceğini ifade etti. Erdoğan, "Dünya sadece sınırlı bölge toplulukları için değil, herkes için güvenli huzurlu, müreffeh bir yer haline gelecekse önce milletler, kültürler ve dinler arasında karşılıklı güvensizlik, ayrımcılık üzerine kurulu anlayışın değişmesi gerekir" diye konuştu.
-"BİZİM GELECEĞİMİZİ BİZ TEMİN EDERİZ, BİZ BELİRLERİZ"
Hükümet olarak dış politikada "düşman değil, dost kazanmak" parametresini benimsediklerini söyleyen Erdoğan, geçmişte komşu ülkelerin tamamıyla düşmanlıkları olan Türkiye'nin şimdilerde tüm komşularıyla barış içerisinde ilişkilerini sürdürdüğünü kaydetti. Erdoğan, Rusya, Suriye, Yunanistan, Bulgaristan, Irak ve İran'ı bu ülkelere örnek göstererek, şunları söyledi:
"Bir yerlerden icazet alacak olursak bunları yapmamız mümkün değildi. Bu ülkelere gittiğimiz zaman bize, ‘Niçin bu ülkelere gidiyorsunuz?' diye arkadan bazı mektuplar geliyor. Bizim geleceğimizi biz temin ederiz, biz belirleriz. Bu mektupları gönderenler, bizim menfaatlerimizi düşünerek mektupları bize göndermiyor. Kendi egemenliklerini teyit etmek için bu mektupları gönderiyor. Biz birilerinin egemenliği için değil, ülkemizin huzuru, mutluluğu ve bölge barışı için bu adımları atmak durumundayız. Attık ve atmaya da devam edeceğiz."
-"TÜRKİYE'NİN İÇİNDE OLMADIĞI BİR PROJE BÖLGEDE HAYAT BULAMAZ"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin içinde olması bir yana öncüsü ve lokomotifi olmadığı hiçbir projenin hayat bulabilmesinin, kalıcı olmasının mümkün olmadığını kaydederek, "Geçmişte Türkiye'ye rağmen kurulmak istenen dengelerin, oluşturulmak istenen yapıların sonrasında dünyayı nasıl tehdit eden patolojik unsurlar haline dönüştüğünü gördük. Geçmişten ders alamayanlar bugün de bölgede Türkiye'ye rağmen bir takım projeleri hayata geçirme projesindedir. Buna stratejik ortağımız Amerika'da dahildir" diye konuştu.
Irak'taki, Ortadoğu'daki gelişmelerde Türkiye'nin "sürekli olarak" bir kenarda tutulmak istendiğini vurgulayan Erdoğan, "Çözebildiniz mi? Çözemediniz, çözemeyeceksiniz" ifadelerini kullandı. Erdoğan, Türkiye'nin böyle bir organizasyonun arabuluculuğu içerisinde olması halinde bu çözümün çok daha erken olabileceğini kaydederek, "Buna yaklaşmıyorlar. Niye? Kendileri bu konuda olaya samimi yaklaşmıyorlar da onun için. Bu iş bizim ihtisas alanımıza girer, kendilerine söylüyoruz" diye konuştu.
-"GELİN, ŞU KAN, ŞU ÖLÜM DURSUN"
Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin burada her türlü görevi üstlenmeye hazır olduğunu bildirerek, "Gelin, ‘şu kan, şu ölüm dursun' diyoruz. Ama bu yaklaşımları göremiyoruz. Türkiye'nin bu çerçevedeki görüş, öneri ve itirazları kısır çıkarların değil, engin tecrübelerinin eseridir" dedi. Osmanlının yıkıldığı yıllarda sahip olduğu topraklarda kurulmuş devletlerin sayısının 24 olduğunu, insanların yüzlerce yıl bu topraklarda, barış içinde yaşadığını hatırlatan Erdoğan, bu toprakların şimdi en çok çatışmaların çıktığı, sorunların yaşandığı yerler haline geldiğini ve bunu düşündürücü olduğunu kaydetti.
-"TERÖR ÖRGÜTÜ, KÜRT KÖKENLİ VATANDAŞLARIMIZIN TEMSİLCİSİ DEĞİLDİR"
Erdoğan, bölgede tahrik edilen mezhepsel, etnik ve ideolojik ayrımların şiddet zemininde, istikrarsızlık ürettiğini belirterek, terörün uluslararası destek gördüğünü, bu desteğin ise terörizmin tehdit kaynağı olmasını sürdürdüğünü dile getirdi. Terörü "terörist", ve "terörizm" diye iki başlıkla ele aldığını söyleyen Erdoğan, terörizmin ulusal değil, uluslararası olduğunu söyledi. Erdoğan, uluslararası kaynakların terörü beslediğini kaydetti.
ANKA