Erdoğan "Eşbaşkan 'Diyanet’i kaldıracağız' diyor. Sana bu yetkiyi kim verdi. Biz halimizden memnunuz kusura bakmasın. 'Mercedes’i alacağım' dedi, 'satacağım' dedi. Açıkladığı fiyata bak 1 milyon. Başkanıma sordurdum Mercedes’in fiyatı 320 bin lira. Bunlar akşam başka sabah başka. 'Haberim olsaydı bu arabayı geri verdirtmezdim' dedim. Senin makamın sıradan bir makam değil" dedi.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
"BEN NİYE ÖZÜR DİLEYECEĞİM"
'Bana ulaşacağına Diyarbakır için özür dilesin' demiş. Ben niye özür dileyeceğim. Özür dileyecek biri varsa sensin sen. 6-7-8 Ekim'de benim Kürt kardeşlerimi sokağa döken sensin. Ölen de Kürt kardeşlerimdi öldüren de Kürtlerdi.
Bizim kitabımızda hiçbir zaman kan yoktur. 40 yıllık siyaset hayatımda kan yoktur. Siz siyasette çıraksınız, tehditle yürüyorsunuz. Doğan medyasıyla iyi iş tuttular beraber yürüyorlar. Kimin ne yaptığı ortada. Eş başkanlar İstanbul’da başka, Ağrı’da başka yüzleriyle karşıya çıkar. Doğan medyası ilk günden beri bunlarla hareket ediyor. Yurtdışındaki basın kuruluşları da onlara katıldı.
"TUZAKLARLA MÜCADELE EDEREK..."
Biz milletimizle birlikte 'yeni anayasa' dedikçe muhalefet partilerinin neden karşı çıktıklarını anlıyorsunuz değil mi? Bunun aynısını eş başkanlar da söylüyor. Milletimizle birlikte manşetlerle çarpışa çarpışa bugüne geldik. Benzer tuzaklarla mücadele ederek yolumuza geldik. Tuzakların üstünde bir tuzak var. Tuzak kurduk, işi bitirdik diyenler hiçbir işi bitiremediler. İlk defa karşımızda bu kadar geniş bir cehpe görüyoruz.
"BAŞKANIMA SORDURDUM MERCEDES'İN FİYATI 320 BİN LİRA"
O millet evlatlarının orada okumasını istiyor. Sanane. Kılıçdaroğlu rahatsız oluyor. Türkçe Kuran-ı Kerim’i gösterdim. Eşbaşkan diyor ki 'Özel yapıldı götürüldü.' Diyanet İşleri Başkanımız çıkardı Türkçe, Kürtçe gösterdi, Doğu’ya gönderdi. Kuran-ı Kerim’in meailinin öğrenilmesini istemiyor. 'Diyanet’i kaldıracağız' diyor. Sana bu yetkiyi kim verdi. Biz halimizden memnunuz kusura bakmasın. 'Mercedes’i alacağım' dedi, 'Satacağım' dedi. Açıkladığı fiyata bak 1 milyon. Başkanıma sordurdum Mercedes’in fiyatı 320 bin lira. Bunlar akşam başka sabah başka. Haberim olsaydı bu arabayı geri verdirtmezdim dedim. Senin makamın sıradan bir makam değil. Başbakanlık havuzundaki bir uçakla birlikte Diyanet Başkanımız da gidebilecek.
"DANIŞTAY KARAR ALDI"
İmam hatip de sıkıntılar vardı kalktı. Bu onları rahatsız ediyor. Ben imam hatip mezunuyum. 4 yavrumun 4’ü de imam hatip mezunu. Burada okuyamadılar. Kızım en önemli üniversitesinde doktorasını bitirdi. İmam hatip mezunu…
Onlar yapamaz diye bir şey yok. Siz yapamazsınız diye bir şey yok. Bu ayrımcılığa gerek yok. Şimdi Danıştay bir karar aldı. Başörtülü olarak derslere girebilirsiniz. Seçmeli olarak Kuran dersine girebiliyo rmusunuz?
Tek parti dönemini yaşayanlar var ya, diktatör kelimesini ağzından düşürmeyenler var ya. Hayatlarının en rahat dönemini son 12 yılda yaşadı. Cumhurbaşkanı’na her türlü hakareti et. Diktatörlükte böyle bir şey yapabilinir mi? Seçimlerin hepsine girdik ve hep galibiyetle çıktık. Dün bu insanlar korkudan yurtdışına çıkıyorlardı. Partim kapatılmayla karşı karşıya kaldı yahu. Eyyy bana karşı bildiri yayınlayan 200 sözde aydın. Dün bu ülkede aydınların kendi vatanında can vermesine dahi izin verilmiyordu. Nazım Nazım diyorsunuz Nazım nereye gömüldü Rusya’ya..Ahmet Kaya… Porselenleri kırdınız. O Doğan Medyası varya, “vay alçak, vay şerefsiz” diye başlık attı be. ahmet kaya gitti Paris’te gömüldü.