Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriyeli Türkmenlere hem Beşşar Esed zulmüne karşı başarılı olabilmek hem de gerçekleşecek bir devrim sonrasında söz sahibi olmak için geniş ve kapsayıcı bir siyasi oluşum kurmaları tavsiyesinde bulundu.
Erdoğan, Ankara Dedeman Otel'de düzenlenen Suriye Türkmenleri Meclisi Kuruluş Toplantısı'na katıldı. Burada kısa bir konuşma yapan Erdoğan, "Suriye Türkmenleri Platformu ile çok daha yakın bir tarihte, 14 Aralık'ta İstanbul'da bir araya gelmiştik. Suriye'deki gidişatı ele almıştık. 3,5 ay sonra bugün Ankara'da ikinci buluşmamızı gerçekleştiriyoruz. Bu vesileyle Suriye Türkmenleri Platformu'nun Türkmen siyasi bilincinin pekiştirilmesi amacıyla yaptıkları bu anlamlı bu buluşmanın hayırlara vesile olmasını diliyoruz." dedi.
Erdoğan, Suriye Türkmenlerinin, Esed rejiminin iki yılı aşkın süredir yürüttüğü şiddet politikasına, bir diktatörlük anlayışının uygulanışına karşı, bunlarla birlikte 100 bine yakın şehidin olduğu bir coğrafyada sürdürdüğü bu zulme karşı vermiş olduğunun onurlu mücadelenin asla hatıralardan silinmeyeceğini kaydetti. Erdoğan, "Bir insani trajediye yol açan bölgenin güvenlik ve istikrarını tehdit eden bu mezalime karşı direnişiniz, özgür ve demokratik Suriye'nin doğuşuna ve inşasına önemli katkı sağlamaktadır. Türkmen kardeşlerimizin vermiş olduğu mücadeleyi alkışlıyor, şehitleri yad ediyorum." diye ekledi.
Türkmenlerin büyük bir özveri ve fedakarlıkla Suriye'de mücadele yürüttüklerine dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti: "Sahada verilen mücadele, siyasi alandaki birliktelik ve dayanışma ile perçinlenir ve çok daha büyük bir anlam kazanır. Bugün vermiş olduğunuz mücadele inanıyorum ki özgürlüğün temin edildiği gün inşa edilecek olan demokratik Suriye'nin temel taşlarını oluşturacaktır. Demokratik Suriye'de Türkmen kardeşlerimizin asli unsurlardan biri olarak hak ettikleri konuma sahip olabilmeleri için geniş, kapsayıcı, sesini duyurabilen bir siyasi oluşum çerçevesinde hareket etmelerinde fayda vardır. Suriye'nin sesi ve vicdanı olması beklenen bir meclis kurulması çalışmalarını destekliyorum. Bu oluşum içerisinde Halep'ten Humus'a, Lazkiye'den Şam'a, Rakka'ya, Hama'ya, İdlib'e, Dera'ya, Tartus'a kadar Suriyeli Türkmenlerin yaşadığı bölgelerin adil bir şekilde temsil edilmesi önem taşıyor. Böyle bir meclisin ilanı, Suriyelilerin aynı amaç etrafında birleşemeyeceğini iddia eden Türkmenleri engelleme çabası içindeki grupların çabalarını da boşa çıkaracaktır. Türkmenlerin birlik ve beraberliklerini güçlü bir şekilde ortaya koyacaktır. Kararlılık sergilenmesi de acı çeken kardeşlerimize moral sağlayacak ve manevi destek oluşturacaktır."
Suriyeli Türkmenlere "Sizin sıkıntılarınız bizim sıkıntılarımızdır" diye seslenen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Şundan emin olmanızı istiyorum. Sizin çektiğiniz acıları yüreğimizin derinliklerinde hissediyoruz. Bizler bir vücudun azaları gibiyiz. Uzuvlardan birisi bir acı çektiği zaman vücudun bütünü o acıyı hisseder. Bu olaya, bu gelişmelere bütünüyle böyle bakıyoruz. Türkmenlerin acılarını dindirebilmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz, göstereceğiz."
Bu konuda dün akşama dar kapsamlı bir toplantı yaptığını ve ilgililere gerekli mesajları verdiğini söyleyen Erdoğan, "Tüm sorunların bir anda çözülmesi beklenemez. Dost gibi görünenlerin bile birçoğu bu sürece sessiz kalmıştır. Bazı dost ve kardeşlerimizin bu süreçte dertli olduklarını gördük. Kimin ne kadar bu işte dost olduğunu da içerden tespit etme imkanı bulduk. Kendi içinizdeki birlik ve beraberliğin, uhuvvetin bozulmasına izin vermeyin. Türkmen halkı adına gerçekleştireceğiniz başarılarla Türkiye olarak iftihar etmeye devam edeceğiz. Desteğimizden şüpheniz olmasın. Türkmenleri Suriye'de maruz kaldıkları istibdat karşısında sessiz kalmamız düşünülemez. Türkiye Cumhuriyeti, Türkmen kardeşlerimizin çıkarlarını en yüksek seste dile getirmeye devam edecektir." şeklinde konuştu.
Erdoğan, son olarak şu ifadeleri kullandı: "İster Türkmen ajansına destek olsun, ister kurtarılmış bölgelerde okul inşa etmek olsun her türlü desteği sağlamaya devam edeceğiz. Yardım malzemelerinin ulaştırılmasında, kolaylık sağlanmasında da Türkiye yanınızda olmaya devam edecektir. Muhalefetin son bir ay içinde toparlanması, sahadaki varlığının güçlenmesi, uluslararası plandaki görünürlüğünü pekiştirmesi sevindirici gelişmelerdir. Muhalefet bunu rejimin şiddet politikalarına rağmen başarabilmiştir. İstanbul'da geçici hükümet başkanı seçilmesi, muhalefetin kurumsallaşmayı ileri taşıma noktasında mihenk taşı oldu, otoritesini güçlendirdi. Bu otoritesi Suriye halkının ihtiyaç ve beklentileri noktasında göstermiştir. Önümüzdeki dönemde oluşturulması beklenen kabinede Türkmen kardeşlerimizin de temsil imkanı bulması son derece önemlidir. Hep birlikte ele ele olunmalı. Burada tek mesele Suriye halkının zaferi olacaktır, bu otokratik rejimden kurtulmak olacaktır. Bu rejimden kurtulmak suretiyle diktatör ve yandaşlarından kurutulmak suretiyle Suriye halkı özgürlüğüne ve gerçek bağımsızlığına kavuşmuş olacaktır. Suriye sandalyesinin 26 Mart'ta Arap Birliği toplantısında Suriye'nin meşru temsilcilerine devredilmesi önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu bölgesel sahiplenme, diğer uluslararası örgütler için emsal teşkil etmesi bakımından da önemlidir. Bu bağlamda ilan edilecek Suriye Kurucu Türkmen Meclisi'nin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Gerek Türkmen kardeşlerim gerekse muhalif güçler içerisinde kim olursa olsun hepsiyle bir dayanışma içerisinde el birliği, güç birliği ile bu zalim diktatoryal rejime karşı bu mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor. Sonunda da inanıyorum ki Allah'ın nusreti sizlere bizlere yakındır. Şüpheniz olmasın. Zalimler her zaman kaybedecektir. Zalimlerin zulmü ebedi değildir, geçicidir. Hakk'a kul olanların bu zulüm karşısında zaferi yakındır.
(CİHAN)