Bedros Şirinoğlu, "Her nedense Türkiye'de yaşayan Ermenilerle meydana gelen bu olayın üstü kapatılmak istenmiyor" diye konuştu.
[
****](https://www.mynet.com/politika-haberler)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermeni Cemaati Başkanı Bedros Şirinoğlu, Ermeni Hastanesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Herman Balyon(u kabul etti.
Görüşmede Şirinoğlu’nun Osmanlı Padişahı 2. Mahmut’un resminin bulunduğu kol düğmesi dikkati çekti.
Başbakanlık Resmi Konutu'nda gerçekleşen görüşmenin ardından bir açıklama yapan Şirinoğlu, Başbakan Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile görüştüklerini belirterek, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı adına cemaatin sorunlarını ele aldıklarını söyledi.
Şirinoğlu, Başbakan Erdoğan'a hem teşekkürlerini hem de özürlerini ilettiklerini belirterek, Kasım ayında bir arkadaşlarının dil sürçmesi ile Başbakan Erdoğan'a kaçak Ermeni sayısının 100 bin olduğunu söylediğini, ancak Türkiye'deki kaçak çalışan Ermeni sayısının 20 bin olduğunu söyledi. Şirinoğlu, "Sayın Başbakan bizim sözümüze güvenerek, inanarak, 100 bin kelimesini kullanmıştır. Araştırma yapmadan, araştırma yapsaydı, Sayın Başbakanımız hemen kişi sayısını öğrenebilirdi. Bu bize olan güvenidir. Biz Sayın Başbakanımıza çok teşekkür ediyoruz. Bize güvendiği için. Ve özür diliyoruz kendisini yanılttığımız için" diye konuştu.
Vakıflarına ait 8 mülkün Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından kendilerine iade edildiğini hatırlatan Şirinoğlu, bunun için de Başbakan Erdoğan'a teşekkür ettiklerini kaydetti. Başbakan Erdoğa ile 7'nci kez bir araya geldiklerini belirten Şirinoğlu, Erdoğan'ın her randevu taleplerine olumlu cevap verdiğini söyledi.
Daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandıran Şirinoğlu, Türkiye'de kaçak çalışan Ermenilerle ilgili konunun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, " 'Sayın başbakanımızın ağzından çıkan söz kalbiyle bir değildir. Kalbinin sözleri değildir. Sayın Başbakanımız gereğini yapacaktır' dedim. Tahmin ediyorum ki Sayın Başbakanımız gereğini de yapmıştır" diye konuştu.
Bir gazetecinin 'Kaçak Ermenilerin çocuklarının okullara gitmesi ile ilgili konu gündeme taşındı mı?' şeklindeki soruya ise Şirinoğlu, "Gündeme taşımaya gerek yoktur. Çünkü Sayın Başbakanımız Milli Eğitim Bakanı Sayın Nimet Çubukçu'ya gereken talimatı vermiştir. Bu hususta çalışmalar yapılmaktadır. Burada olanlar zaten burada okuyor. 17 Ermeni okulumuz var, talebelerimiz var, onlar okuyorlar. Kaçak durumunda olanlar için gereken yapılacak. Ama tabii bunun da bir prosedürü var. Sadece Ermeni kaçak yok ki burada. Bunların her birisi için bir okul yapılırsa, bunun altından nasıl kalkarız. Az bir miktarda 10-15 tane bir çocuk varsa bu da zannediyorum ki Nimet Çubukçu bunların çaresine bakacaktır" yanıtını verdi.
"SOYKIRIM DEĞİL, KAVGA"
Soykırım tasarılarının parlamentolardan geçmesi ile ilgili bir değerlendirme olup olmadığının sorulması üzerine de Şirinoğlu, şunları kaydetti:
"Soykırım kelimesini kullanmak istemiyorum. Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Türkiye Cumhuriyeti'nin refahı ve mutluluğu için çalışmak durumundayız. Bizim ülkemizi kollamak durumundayız. Bütün vatandaşlarımızla birlikte. 1915'te olan olaylar, iki çok samimi arkadaşın, birbirini çok seven iki ortağın arasına nifak sokulmuştur. B nifak neticesinde birbirini çok seven arkadaşların kavgası maalesef kötü bitmiştir. Kavgaydı bu. Güvensizlik doğdu birden bire ve kavga ettiler. Bu kavga 100 sene önce olmuştur bu, ileriye bakmak lazım. Türkiye'nin geleceği için çalışmak lazım. Sayın Sarkisyan da konuşmalarında 'Ermenistan'ın geleceğine bakalım, vatandaşlarımızın mutluluğina bakalım' demiştir."
Bir gazetecinin, "1915 öncesi Anadolu'daki Ermeni nüfusu 1.5 milyondu, şimdi 70 bin tane var. Bunun adı nedir?' sorusu üzerine de Şirinoğlu, "Bunun adı kavgadır. 1.5 milyon Ermeni vardır. Muhakkak ki hem Ermeni tarafından hem Türk tarafından zayiatlar olmuştur. Bu 1.5 milyon Ermeni'nin büyük bir kısmı da yurt dışına gitmiştir. Ben bir şeyler olmamıştır demiyorum. Ermenistan'daki soydaşlarımız da sıkıntı yaşamıştır, fakat bunu fazla eşelemekte fayda yok. Bunu eşelersek ilerimiz hep karanlık kalır, aydınlanmayız. Önemli olan zayiat varsa, Türk milletinin de zayiatı var. Benim büyükbabam da bu olaylarda vefat etmiştir. Ama bunu fazla kurcalamaya gerek yok. Bunu soykırım olarak da bana göre nitelendirmeye gerek yok.
Dünyada bu tür olaylar, savaşlar çok olmuştur, sıkıntılar çok olmuştur. Ama üstü kapanmıştır. Her nedense Türkiye'de yaşayan Ermenilerle meydana gelen bu olayın üstü kapatılmak istenmiyor. Neden kapatılmak istenmiyor, ben anlamıyorum" yanıtını verdi.
Şirinoğlu, 'Ermeniler kendilerini Türkiye'de güvende hissediyorlar mı?' sorusuna da, "Evet, Ermeniler kendilerini Türkiye'de güvende hissediyorlar. Ermenilerden bir şikayet duydunuz mu? Duyan var mı arkadaşlar, yok" karşılığını verdi.
Ermenilerden şikayet yoksa soykırım tasarılarının neden meclislerden geçtiğinin sorulması üzerine ise Şirinoğlu, "Diasporada yaşayanlar gelsinler Türkiye'deki Ermeni vakıflarını mallarını mcin sorulması üzerine, " 'Sayın başbakanımızülklerini, okullarını, Ermeni vatandaşların yaşantılarını görsünler ondan sonra karar versinler" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın kendilerinden bir talebi olup olmadığının sorulması üzerine de Şirinoğlu, "Hayır. Sayın Başbakanımız Türkiye'de bütün vatandaşların özellikle azınlık vatandaşların sıkıntılarını zaten gözlemliyor ve gerekeni yapıyor. Bunun için Sayın Başbakanımıza çok teşekkür ediyoruz" dedi.
'Azınlık olarak bundan sonra yapılacaklar için bir ipucu var mı?' şeklindeki soruya da Şirinoğlu, "Biz azınlığız ama Türikye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Her TC vatandaşı gibi bizim de Sayın Başbakandan eksiklerimizi tamamlaması hakkında talepte bulunma hakkımız vardır, gereğini yapıyordur" yanıtını verdi.
Şirinoğlu, protokollerin ilerlemesi noktasında ne derece umutlu olduklarının sorulması üzerine de, "Ben umutluyum. Çünkü zannediyorum ki hem Ermenistan hem Türkiye geçmişten ders alacaktır ve süratle bu iş bitecek" diye konuştu.
İHA