Ermeni diasporasına vekilden en anlamlı cevap

ANKARA (İHA) - ABD Kongresi'ne sunulan 'Sözde Ermeni Soykırım Yasa Tasarısı' ile ilgili tartışmalar sürerken, kongre üyelerine en anlamlı cevap AK Parti Erzurum Milletvekili Muzaffer Gülyurt'tan geldi.

1915 yılında babası Ermeni kampında esir düşen Gülyurt, "Babam Ermenilerin eline 14 yaşında esir düşmüş. Bize yıllarca Ermenilerin yaptıklarını anlattı. Kampta fırında çalıştırılan babam ayağına çivi battığı için Yanıkdere'de katledilmekten son anda kurtulmuş ancak esir düşen tüm erkekler yakılarak, katledilmiş" dedi.
ABD'ye gidişi son anda iptal edilen Gülyurt'un hatıraları elinde kaldı. Ancak kongre üyelerine mektup yazarak acı hatıralarını anlatmaya hazırlanan AK Parti'li vekil, "Asıl zulmü Ermeniler yapmıştır" dedi. 'Sözde Ermeni Soykırım Yasa Tasarısı'nın ABD Kongresi'ne sunulmasının ardından 'soykırım' iddialarıyla ilgili en duygusal cevap AK Parti Erzurum Milletvekili Muzaffer Gülyurt'tan geldi. Babası Ali Hüsnü Efendi 14 yaşında Ermeni kampında esir düşen AK Parti'li Gülyurt, soykırım iddialarına sert çıktı. Meclis Başkanlığı'nın, lobi çalışması yapmak üzere ABD'ye gitmeyi planlayan TBMM Dışişleri Komisyonu'nun gezisini iptal etmesi Gülyurt'u üzdü. "Amerika'ya gitseydim kongre üyelerine babamın yaşadıklarını anlatacaktım" diyen Gülyurt, Ermeni diasporasını gerçekleri çarpıtmakla suçladı. Sözde Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili gerçekleri dedelerinden, babasından dinleyerek büyüdüğünü belirten AK Parti'li Gülyurt, memleketi Erzurum'un Ermeni mezalimini yaşamış bir il olduğunu söyledi. Erzurum'da Ermeni Mağdurları Derneği olduğunu hatırlatan Gülyurt, Erzurum'da hemen hemen her evde mutlaka Ermeni zulmünden zarar görmüş insanlar olduğuna işaret etti.

Reklam
Reklam

Bu konuda babası Ali Hüsnü Efendi'nin de acı hatırası olduğunu kaydeden Muzaffer Gülyurt, babasının yaşadıklarını şöyle anlattı: "Tabi biz o zaman küçüktük. Babam 1901 doğumlu. 1915 yılında Bolşevik ihtilalinden önce, Ruslar Erzurum'u istila ettiğinde aşağı yukarı 14-15 yaşlarında imiş. Kendisi Osmanı zamanının Sultani okulunda okumuş. O tarihlerde Ruslar Erzurum'u işgal etmeye başladığında halkımızın çoğu muhacir olmuş. Çoğunlukla da Tokat'a göç etmişler. Ailemizin bir kısmı da Tokat'a kağnı arabalarıyla göç etmişler. O zaman babamlar da göç edip gitmeye çalıştıklarında o zaman Erzurum'da bir cephanelik patlayınca babam yaralanmış ve göç etme şansları kalmamış. Dolayısıyla Ruslar, Erzurum'u işgal edince esir düşmüşler. O zaman yaşlı ihtiyar erkekler, kadınlar, erkeklerden en fazla 14-15 yaşlarında çocuklar var. Gerisi tamamen asker. Erkekler içerisinde de babam da 14-15 yaşlarında ama Ruslar bunları alıyor, esir ediyorlar. Çeşitli yerlerde çalıştırmışlar, hatta babamı fırında çalıştırmışlar. Ondan sonra Ruslar Bolşevik ihtilalinden sonra Erzurum'dan çekilmişler. Erzurum'dan çekilince Ermenilere devretmişler. Zaten Erzurum'da bir sürü yaşayan Ermeni varmış. Ama daha ziyade orda ki Ermeni çeteleri mevcut Ermenileri de tahrik ederek Erzurum halkına zulmetmeye başlamışlar. Zaman zaman münferit olaylarda sokaklarda veya bazı yerlere götürerek öldürdükleri oluyormuş. İnsanları, gençleri çalıştırırlarmış. Mesela en son 12 Mart kurtuluşundan önce, Osmanlı ordusu Erzurum'a gelmeden o zaman kıtlık da var, yiyecek doğru düzgün bir şey bulamıyorlarmış. Rusya'dan trenlerle buğday gelecekmiş ancak o sene o kadar çok kar yağmış ki bütün tren yolları kapanmış. Ermeniler de yolları açtıracağız, sizi burada çalıştıracağız bahanesiyle Türkleri toplamışlar, götürmüşler. Bu çalıştırma esnasında barakalarda ısınıyorlanmış. O ara babam ocağı yakmak için ağacı ayağıyla kırarken ayağına çivi basıyor ve ayağı müthiş şişiyor. Ertesi gün çalışamaz ve yürüyemez duruma düşüyor. O gün, o Ermeniler çalıştırdıkları kaç kişi varsa hepsini toplamışlar. 'Sizi falanca yerde çalıştıracağız' diye alıp götürüyorlar. Yanıkdere semtinde hepsini katlediyor ve öldürüyorlar. Babam şöyle derdi, 'Ayağıma batan çivi nedeniyle beni götüremediler ve benim hayatım böylece kurtuldu'. Daha sonra Osmanlı ordusu Erzurum'a geliyor ve Ermeniler çekiliyor, kaçıyorlar. Ama her çekilme anında yıkarak, yakarak çekiliyorlar".

Reklam
Reklam

ABD KONGRE ÜYELERİNE MEKTUP YAZACAK Şu anda Erzurum merkezde kayıtlı 13 bin 273 kişinin Ermenilerin zulmünden dolayı hayatını kaybettiğini açıklayan Gülyurt, ilçelerde de çok sayıda vatandaşın Ermeni zulmünü yaşadığını kaydetti. Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde konuyla ilgili bilimsel çalışmalar yapıldığına dikkati çeken Gülyurt, "Amerika'ya gitseydim, oradaki bilimsel yayınları da yanıma alıp götürecektim" dedi. Ermeni diasporasının olayları tersine çevirerek, Türkleri onlara zulmetmiş gibi gösterdiğini dile getiren Gülyurt, "Asıl zulmü onlar yapmışlardır. Karşılıklı münferit olaylar olabilir ama bugün Ermenilerle olan ilişkilerimizi globalleşen dünyada karşılıklı komşuluk ilişkileri içinde götürmemiz gerektiği kanaatindeyim. Amerika'nın da kalkıp 'Ermenilere, Türkler soykırım yapmış' gibi düşünerek kendi parlamentosunda kabul etmesinin çok yanlış olacağını düşünüyorum. Bizim müttefikimiz olan dostumuz olan ABD'nin böyle bir şey yapması ilişkilerimizin bozulmasına sebebiyet verir. Dostumuzdan böyle bir şey bekleyemeyiz. Tarihi belgelere bakıldığında tamamen yalan ve yanlış üzerine kurulmuş bir senaryo. Böyle bir şeyi bilimsel manada incelesinler, arşivlere baksınlar, araştırsınlar. Bakarlarsa bunun tam tersi olduğunu görecekler, bizim Ermenilere karşı soykırım yapmadığımızı, tam tersine Türklerin, Müslümanların Ermenilerin zulmünden zarar gördüğünü görecekler" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Gülyurt, Erzurum'da Alacaköy ve Yanıkdere'de toplu mezarlar olduğunu, binlerce insanın cesetlerinin buralarda çıkarıldığını belirterek, Erzurum Atatürk Üniversitesi'nin de bu konu üzerinde çalıştığını söyledi. Gülyurt, parti yönetimiyle konuştuktan sonra gerekirse ABD Kongre üyelerine birer mektup göndermeyi ve babasının yaşadıklarına bu mektupta yer vermeyi düşündüğünü de sözlerine ekledi.