Toprak, koruyucu örtüden mahrum kaldığında rüzgarın da etkisiyle aşınmaya uğrar. Bunun sonucunda toprağın bir yerden başka bir yere taşınmasına erozyon ya da aşınma denir. Erozyonun meydana gelmesinde pek çok faktör etkilidir. Doğal yollar ile de meydana gelebilen erozyonun, insan etkisi ile de meydana gelmesi de mümkündür.
Erozyonun nedenleri arasında taşkınlar, engebe ve eğimin fazla olması, iklimin etkileri, ormanların tahribatı gibi nedenler vardır.
Erozyona neden olan faktörler şöyle sıralanabilir;
İklim, toprak özellikleri, topografya ve bitki örtüsünün özellikleri olarak gruplara ayrılan erozyon nedenleri, doğal erozyon faktörü olarak da tanımlanır. İnsanların neden olduğu faktörler ise erozyona neden olan doğal faktörlerin toprakları tahrip etme hızını ya da gücünü artırıcı niteliklere sahiptir.
Yağış, rüzgar ve sıcaklık erozyon oluşumunda etkilidir. Toprak üzerine düşen yağış sularının ne kadar fazlası toprağa girerse toprak yüzeyinde akışa geçebilecek su miktarı da o oranda azalır. Bu durum toprak özellikleri ile alakalıdır. Dağlık araziler, yüksek derecede eğime sahiptir. Erozyon eğimli bölgelerde ortaya çıkar ve şiddetini arazinin diklik, uzunluk ve şekli gibi özellikleri belirler.
Türkiye’nin yüzde 86’sında erozyon görülür. Türkiye’nin dünyada yer aldığı konum iklimleri etkiler. Bu da erozyona neden olur. İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşanan kuraklık ve yağış yetersizliği, yaz aylarında daha fazla kendini hissettirir. Bu durum bitki örtüsünü yetersiz kılar, yetersiz bitki örtüsü ise erozyona neden olur. Ülkemizin erozyondan en çok etkilenen bölgeleri bu bölgelerdir.
Türkiye’nin ortalama yükseltisi 1132 metreye dek ulaşır. Ülkemizin arazisinin eğimli ve engebeli olması, doğal dengenin bozulmasında etkilidir. Jeolojik yapının ana materyal yapısı, bünye özelliği, yağış sularını tutma ve geçirme kapasitesi gibi özellikler; erozyonun şeklini, şiddetini ve seyrini belirler.