Eski Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, Türkiye’de düşünceyi açıklama, kadın hakları ve gazetecilik hakları konusunda geride olduğumuzu belirterek, devletin partizanlık yapılarak yönetilemeyeceğini söyledi.
Abdullah Gül'ün başbakan olduğu dönemde başbakan yardımcılığı yapan Ertuğrul Yalçınbayır, Bursa Demokrasi Kulübü’nün düzenlediği programa katıldı. Geçirdiği rahatsızlıktan sonra uzun bir süre kendini toparlamaya çalıştığını, yaklaşık 5 aydır Türkiye ve Bursa gündeminden uzak kaldığını söyleyen Yalçınbayır, iyileştikten sonra incelediğinde Türkiye’de her şeyin tekrar ettiğini gördüğünü anlattı. Yalçınbayır, yönetim hakkının önemine değinerek, “Hiçbir anayasada iyi yönetim hakkı düzenlenmiş değil ancak şu bilinmeli, tüm hakların güvencesi o. Bütün haklar oraya geliyor. Bizdeki yönetim klasik hiyerarşi yönetimidir Devletin ve partilerin yönetimi de böyle. Bu yönetim anlayışının değişmesi lazım. Tavandan yukarıya doğru gelen yönetim anlayışı gelmeli” diye konuştu.
“İDARE HALKA HESAP VERECEK”
İdarenin halka hesap vermek zorunda olduğunu, halkın da hesap sorması gerektiğini dile getiren Yalçınbayır, şöyle devam etti:
“Hesaplaşma her işte şart olan bir hadisedir. Bizde yukarısı il teşkilatını da belirler, milletvekili adaylarını da belirler, bakanları da belirler. Türkiye, bakıyorsunuz 17. büyük ekonomiye sahip. Çok büyük bir nimet. Yer altı ve üstü kaynaklarımız var. İnsanların genç olması önemli. Bunun hayata yansıması nedir? Hayatın her sahasını düzenleyen insanı gelişmişlik vardır. Eğitim, yaşam, adil yargılanma ve saadet hakkı gibi hepsini içeren insani gelişmişlik endeksi vardır. Türkiye’nin son 10 yıldaki sıralamasına bakın. 88 ve 93 arasında. Bu endekste neler var. Bütün özgürlükler var. Hayatın her safhası var. Düşünceyi açıklama özgürlüğü var. Bütün özgürlüklerin kaynağı bu.Bunlar olmayınca katılımcılık mümkün değil.”
“TÜRKİYE ŞİMDİYE KADAR HİÇ İYİ YÖNETİLEMEDİ”
Türkiye’de düşünce özgürlüğünün az olduğuna dikkat çeken Yalçınbayır, “Düşünceyi açıklama konusunda geri sıralardayız. Kadın hakları ve gazetecilik hakları konusunda sonlardayız. Adil yargılanma hakkında 65. sıradayız. Demokratik ilkeler bakımından 80. sıradayız. Bütün bu endeksleri alın, bizim bu konuda sadece bugünkü yönetimlerle ilgili değil, tüm dönemlerde iyi yönetilmediğimiz iddiasındayım” dedi.
Türkiye’de 1998’te imzalanan Aarhus Sözleşmesi'nin uluslararası anlamda çok önemli bir belge olduğuna işaret eden Yalçınbayır, belgenin hala uygulanmadığını vurgulayarak, “2001’den itibaren tüm dünyada uygulanan bu sözleşmeyi Türkiye hala uygulamadı. Adalete erişim, bilgiye ve belgeye ulaşım hala sağlanamadı. Bu sorunlar AB ilerleme raporunda her yıl eleştiriliyor. Biz bu ilerleme raporu ile birlikte sadece şunu söyleriz: ‘Hoşumuza gitmemektedir. Çöpe atarız’ diyen bakan ödül almaktadır. Siyasetçilerin bu raporları çok iyi okuması lazım. Sadece iktidarın değil, muhalefetin yapması gereken en önemli şeyler. Türkiye’de orada bir harita çıkmaktadır. Bu haritayı hiç dikkate almıyoruz. Bilgi edinmeyi, danışmayı, STK’ları ve aktif idareyi düzenleyen bir anlayışı getirmek gerekir” şeklinde konuştu.
“CEZA DAVALARINDA 7 MİLYONA YAKIN DOSYA VAR”
İyi yönetimin hukukun üstünlüğünü sağlamak zorunda olduğunu söyleyen Yalçınbayır, “Türkiye’de 17 bin 500’e yakın kanun ve kanun hükmünde kararname var. Bunlara bağlı olarak çıkartılan genelge, tüzük ve yönetmeliklerdeki maddelerin sayısı 400 bine yakın. Bu kadar kuralla kendi aramızdaki ve idare ile ilişkilerimizi düzelteceğimizi düşünüyoruz. Ha bire kanun çıkarıyoruz. Ceza davlarındaki dosya sayısı 7 milyon. İdari yargıda dava sayısı artmış. Bazı kesimler tehditler sebebiyle davalarını açamıyor” dedi.
“PARTİZANLIKLA DEVLET YÖNETİLMEZ”
Devlet yönetiminde asla partizanlık olmaması gerektiğini söyleyen Yalçınmbayır, “AK Partili arkadaşlara derdim. Bölge milliyetçiliği olmayacak, din milliyetçiliği olmayacak, parti milliyetçiliği olmayacak, partizanlık kesinlikle olmayacak ama artık her şey partizanlıktan geçer hale geldi. Siyaset önemli bir kurum. İdare bir bütün. İl başkanı açacak valiye veya diğerlerine bir telefon. İstediğini yaptıracak. Sen kimsin ya? Nasıl bunları yaparsın? Bunların nasıl yapıldığını görüyoruz. Bu iyi yönetilmediğimizin açık göstergesidir” açıklamalarında bulundu.
“DEMOKRASİ SADECE SANDIK DEĞİL”
Demokrasinin laftan ibaret olmadığını ve bunu içselleştirilmesi gerektiğini söyleyen Yalçınbayır, “Sadece sandık değildir. Bu bir değerler bütünüdür. Hakların hakkı iyi yönetilme hakkıdır. Bu bizim hakkımız, seçilenlerin görevidir. Yöneticiler görevini iyi yapamıyorlarsa, buna cevap vermek gerek.Önce doğru kuralların konulması lazım. Görevimiz budur. Galip gelmek bana göre önemli değil. İyi oynayarak galip gelmeliyiz. Kalite olmaksızın elde edilen başarılar gelip geçicidir. Yüzde 50 oyda alınması gereken dersler var. AK Parti teşkilatı çok iyi çalışıyor. Halkla birebir ilişkili. Bu diğer partilerin yeterince çalışmadığını gösteriyor. Biz istiyoruz ki fırçalı demokrasi olmasın. Meşru zeminlere bunlara fırsat verilsin. Başarı elde ediliyor ama yetmez” ifadelerini kullandı.
“BÖYLE KANUN YAPILMAZ”
İktidarın zinayı ceza kanunundan kaldırmasını eleştiren Yalçınbayır, “Böyle kanun yapılmaz. 250. madde geçerken meclisin hali neydi. 1 dakikada geçti. Daha sonra tartışmaları gördük. CHP grup başkan vekilleri, ‘AK Parti bizi aldattı’ dedi. Değerli kardeşim, orada sen aldatılansın. Orada niye duruyorsun? Ne genel başkanları onların istifasını istedi ne onlar istifa etti. Ondan sonra bu görüldü. Çünkü öngörebilmek önemli ama bunlar yapıldı. Şimdi ne görüyoruz? Özel Yetkili Mahkemelerle ilgili, DGM’lerin kaldırılması konuşuluyor” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz