ERÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Baytok:

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erol Baytok, etin stratejik bir ürün olduğunu belirterek, "Hayvansal ürünlerde ithalatı zorlaştırmamız, teşvikleri özellikle yem bitkilerinde kesinlikle artırmamız gerekir" dedi.

Baytok, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin kırmızı et üretiminde batılı ülkelerle yarışamamasının nedeninin, yeterince kaliteli kaba yem üretmemesi olduğunu söyledi.

İthal edilen kaliteli hayvanların da saman gibi yem bile olmayan maddelere adapte olamadıkları için verimlerinin düştüğünü savunan Baytok, şöyle devam etti:

"Hollanda Almanya Amerika'da günlük 50-60 kilo, 80 kilo süt veren bir inek, Türkiye'ye gelip buranın yem standardına uymaya başladığında günlük süt verimi 20-25 kiloya düşüyor. Kaliteli kaba yem üreten iyi işletmelerimiz de var. Ancak, bu toplam üretimin içinde çok az bir miktarda. Orta ölçekli ve küçük işletmelerde çok ciddi kaba yem problemi var. Bunun da bir şekilde sübvanse edilmesi, devletin mutlaka desteklemesi gerekiyor. Kaba yem üretimini artırmamız lazım. Çünkü, kaba yem hayvanın tüketiminin yarısını oluşturuyor. Bu nedenle maliyetinin düşük olması lazım. "

Baytok, etin stratejik bir ürün olduğunu dile getirerek, şunları anlattı:

"Et, tanktan, toptan, tüfekten her şeyden daha stratejik bir üründür. Et yemeyen toplumun beyni çalışmaz. Türkiye olarak bugün hedeflediğimiz yerde değilsek bunun nedeni et yemememizdir. İleri toplumlara bakın, Amerika, Almanya, İsveç, Norveç'e bakın, et tüketimleri tavan yapmıştır. Milli gelirleri en yüksek ülkeler de onlardır. Bir toplum ne kadar et tüketiyorsa, o kadar milli geliri yüksektir, o kadar da çok kafası çalışır. Biz yeterince et üretemiyor ve yeterince et tüketemiyoruz."

-"Sanayicilerin hayvancılıkla uğraşması doğru değil"-

Türkiye'de hayvancılığın risk altında olduğunu savunan Baytok, şöyle devam etti:

"Bu risk giderek artıyor. Bu yıl bir de saman fiyatları arttı. Hayvansal ürünlerde ithalatı kesinlikle zorlaştırmamız lazım. Teşvikleri de özellikle yem bitkileri bakımından kesinlikle artırmalıyız. Başka türlü olmaz. Bir fabrikayı kapattınız. Başkası satın alır, tekrar hayata geçirir, ayağa kaldırır. Siz bugün hayvancılığı öldürdüyseniz yarın başlatamazsınız. Hayvancılık zor iştir. Herkes yapmaz, çiftçi yapar. Siz çiftçiyi bu işin cazibesini kaldırır da köyün dışına çıkarır, şehre gönderirseniz bir daha köye getiremezsiniz. 'Köyde sana saray yaptırayım deseniz' geri dönmez. Gidin köylerimize bakın çoğu boşalmış."

Prof. Dr. Baytok, son zamanlarda hayvancılığa verilen teşviklerin arttığına dikkati çekerek, "Ancak, bu iş milli olmaktan çıkıyor. Büyük karteller bu işe giriyor. Türkiye'nin önde gelen 10 sanayicisinden 6'sı hayvancılıkla uğraşıyor. Adam araba üretmesi gerekirken bakıyor hayvancılık karlı bu işe giriyor. Bence bu insanların hayvancılıkla uğraşması doğru değil. Bunlar tekel oluşturuyor. Küçük üretici, çiftçi bunlarla rekabet edemiyor. Bu sefer onlar kapatıyor" diye konuştu.