ANKARA (ANKA) -Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın, "Meclis'te eşek gibi anırırım" diyen AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat hakkında TBMM'nin manevi şahsiyetini aşağılamak fiilini içeren TCK 301'nci madde doğrultusunda soruşturma talebinde bulunulup bulunulmadığı sorusuna topu cumhuriyet savcılarına atarak yanıt verdi.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, MHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural'ın, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, "Meclis'te eşek gibi anırırım" sözleriyle ilgili soru önergesini yanıtladı. Vural, soru önergesinde "AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat 24 Haziran 2008 ve 28 Haziran 2008'de çeşitli yazılı ve görsel basında yer alan milletimizin iradesinin tecelligahı olan TBMM ve milletimizin temsilcisi olan milletvekillerinin manevi şahsiyetini tahkir eden, üzülerek tekraren zikretme durumunda olduğum, ‘Meclis'te eşek gibi anırırım', ve ‘TBMM Kütüphanesinden Atatürk devrim yasalarıyla ilgili belgeler alınmaya başlandı. Birçok eşeği eşeklikten kurtardım" ifadelerini kullandığı malumlarınızdır. Fırat'ın bu ifadeleri hakkında TCK 301'nci madde doğrultusunda soruşturma talebinde bulunulmuş mudur? Soruşturma talebi geldiyse izin verilmiş midir?" diye sordu.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ise bakanlık kayıtlarında, 15 Ağustos 2008 itibariyle yapılan incelemede, Dengir Mir Mehmet Fırat hakkında, sözkonusu ifadeleriyle ilgili, Anayasa'nın 83. maddesi gereğince yasama dokunulmazlığının kaldırılması ya da TCK'nın 301. maddesi gereğince soruşturma izni verilmesi talebi yönünde, Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne intikal eden bir dosyanın olmadığının anlaşıldığını bildirdi. Önergeye verdiği yanıtta, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yer alan ‘Cumhuriyet Savcısının görevi'yle ilgili maddeler hakkında bilgi veren Bakan Şahin, şunları söyledi:
"5271 sayılı Kanunun 170. maddesinin birinci fıkrasındaki ‘kamu davası açma görevi, cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir' hükmü ile 160. maddesinin birinci fıkrasındaki ‘cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davası açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar' hükümleri dikkate alındığında, kamu davasının açılması konusunda görevli ve yetkili kılınan makam cumhuriyet başsavcılıkları olup, kamu davasının açılması konusunda Adalet Bakanının Cumhuriyet savcısına emir verme yetkisi bulunmadığı gibi, telkinde bulunması veya talimat vermesi de söz konusu değildir."