ESET: Dünyada 3 milyon siber güvenlik uzmanına ihtiyaç var

Antivirüs yazılım şirketi ESET'in Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Stephen Cobb, küresel siber güvenlik personeli açığının 3 milyona dayandığına dikkat çekti.

İstanbul, 31 Ocak (DHA) - Antivirüs yazılım şirketi ESET'in Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Stephen Cobb, küresel siber güvenlik personeli açığının 3 milyona dayandığına dikkat çekti.
Çeşitli ülkelerden uzmanları bünyesinde toplayan sertifikalı siber güvenlik uzmanları birliği ISC yayınladığı çalışmada, söz konusu siber güvenlik personeli açığı sayısının 2.9 milyona ulaştığını duyurdu.
ESET araştırmasına göre en büyük uzman eksikliği Asya-Pasifik bölgesi ülkelerinde görülüyor. Araştırmada büyüyen ekonomilere, teknoloji geliştiren şirketlere ve yeni veri gizliliği mevzuatlarına sahip bölgede 2.14 milyon kişilik açık olduğu belirtilirken Asya-Pasifk Bölgesini, 498 bin kişilik açıkla Kuzey Amerika, 142 bin kişi ile Avrupa’yı da kapsayan EMEA bölgesi ve 136 bin kişiyle Güney Amerika izliyor.
CISSP sertifikalı bilgi sistemleri güvenlik uzmanı ESET Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Stephen Cobb’a göre ISC’nin incelemesi, küresel düzeyde siber güvenlik becerilerine duyulan ihtiyacı ortaya koyuyor. Söz konusu rakamların ciddiye alınmasını öneren Cobb, “2016'da yaptığım kendi araştırmamda, doğru siber güvenlik yeteneğini bulmanın orta düzeyde veya çok zor olduğunu düşünenlerin oranının yüzde 83 seviyesinde olduğunu gördüm” dedi.
Cobb ISC raporunda, katılımcıların yüzde 63'ünün organizasyonlarında “siber güvenlik alanında personel eksikliği” olduğunu söylediğine dikkat çekerken, yüzde 60'ının da organizasyonlarının “personel eksikliği nedeniyle orta ve ileri seviyede siber saldırı riski taşıdığını’ söylediğini belirtti.
Cobb, ülkelerin ve şirketlerin siber güvenlik mesleğine yeterince insan çekmek için gereken çabayı bir türlü gösteremediğini ve bu insanların doğru becerilere sahip olmalarını sağlamak konusunda yetersiz kaldıklarını vurguladı:
“’Yeterli insanın’ nelerden oluştuğuna dair tahminler, teknolojinin gelişme ve yayılma hızına ayak uyduramamaktadır. Genel anlamda, internete bağlanan her yeni cihaz, potansiyel saldırı alanlarının sayısını artırmaktadır. Bu cihazlar denenmiş ve test edilmiş teknolojilere kıyasla yeni olduklarından, onları korumak adına gerekli olan beceri düzeyi de artmaktadır. Drone cihazlardan akıllı ses sistemlerine, akıllı evlere, arabalara ve hatta sunucusuz uygulamalara dek yeni teknoloji dalgalarını temsil eden bu cihazlar, aynı zamanda kötü niyetli kişilerce çıkar elde etmek amacıyla kullanılabilecek yeni güvenlik açıklarını da beraberinde getiriyorlar.” (Fotoğraflı)

Reklam
Reklam